Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Bosna Hersek Belediyeler Birliği Başkanı ve Merkez Saraybosna Belediye Başkanı İvan Vukadin ile telelonferans aracılığıyla bir araya geldi. Toplantıda, korona virüs (COVID-19) sürecindeki deneyimler paylaşıldı.
Kısa süre içerisinde bölgesel olmaktan çıkıp küresel bir salgın halini alan korona virüs’e karşı her geçen gün ulusal ve bölgesel alanda önlemler artırılırken ülkeler arasında gerçekleşen buluşmalarda internet ortamına adapte oldu. Bu kapsamda Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Bosna Hersek Belediyeler Birliği Başkanı ve Merkez Saraybosna Belediye Başkanı İvan Vukadin ile telekonferans aracılığıyla buluştu. Toplantıda, başkan Vukadin pandemi sürecinde Türkiye’nin merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında iyi bir koordinasyon sağladığını belirterek nüfusunun çok yüksek olmasına rağmen salgınla örnek bir mücadele gerçekleştirdiğini anlattı. Başkan Şahin ise ülke olarak pandemiye karşı sağlanan başarıda; sağlık çatısı altında yapılan çalışmalar başta olmak üzere; güçlü liderlik, kurumsal koordinasyon ve son olarak yardımlaşma kampanyalarının etkili olduğunu söyledi.
Telekonferansta konuşan Başkan Fatma Şahin, “Küresel bir sorunla karşı karşıyayız. 100 yıl önce İspanya’da yaşanan salgında 50 milyon insan hayatını kaybetmişti. 1 asrın ardından korona virüs’le birlikte dünyada küresel bir sorun ortaya çıktı. Bizim de ulusal bir mücadelemiz var. Bu ulusal mücadelede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği çok önemlidir. Çünkü kriz yönetimlerinde liderlik, yaşanacak olası sorunları görme konusunda fayda sağlıyor. Hızlı tedbirler almak da bu süreçte önemli avantaj sağlıyor. Biz, Dünya Sağlık Örgütü pandemi ilan ettiğinde bilim kurulunu oluşturmuştuk. Gelinen noktada birçok ülkeye nazaran pozitif ayrıştık. Hem vaka sayısında hem de ölü sayısında Avrupa’ya ve Batı’ya göre çok iyi olduğumuzu görüyoruz. Sağlıkta oluşturulan kurumsal kapasite, salgın sürecinde bizi başarıya götüren bir diğer önemli husustur. 18 yıl önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önderliğinde millete hizmet etme yolculuğuna çıktığımızda; ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ dedik. Eğitim, sağlık gibi iki önemli kriteri büyük bir değişime sokarak senelerce üzerine ekleyerek bu politikamızı sürdürdük. 18 yıl önce başlattığımız bu dönüşüm sayesinde de yaptığımız çalışmaların ne kadar önemli olduğuna salgın sürecinde tanıklık ediyoruz. Açtığımız şehir hastaneleri, yoğun bakım ünite sayısındaki artış, tedavi sürecinde vatandaşa yönelik hizmeti kolaylaştırarak koruyucu ve önleyici tedbirleri kısa zamanda almamızı sağladı. Kısacası sağlıkta yaptığımız yatırım bugün en büyük gücümüz oldu. Tabi bütün bu sağlık imkanlarını ücretsiz bir şekilde vatandaşa ulaştırmak da sosyal devlet anlayışında sağlık ayağının ne kadar güçlü olduğunu kanıtladı. Bunun yanı sıra yerel yönetimler ile merkezi yönetim arasındaki güçlü koordinasyonda bize hızlı kararlar almayı ve akabinde yerinde tedbirleri uygulama şansını tanıdı. Öte yandan sosyal yardımlaşma ve dayanışma başlıkları da salgın sürecindeki önemli etmenler arasında yer alıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ulusal çapta başlattığı ‘Biz bize yeteriz’ kampanyası ile yerel çapta başlattığımız ‘kalbe dokun gönül kazan’ kampanyasının geri dönüşü çok güçlü oldu. Böylelikle hem yerelden genele hem de yerelden yerele halk ile hükumet arasında millet ve devlet arasında büyük bir güven ve dayanışma alt yapısı oluşturuldu” dedi.
“Türkiye’de merkezi yönetim ile yerel yönetim arasındaki karar mekanizması hızlı işliyor”
Bosna Hersek Belediyeler Birliği Başkanı ve Merkez Saraybosna Belediye Başkanı İvan Vukadin ise, pandemi sürecinde tecrübe paylaşımının çok önemli olduğuna vurgu yaparak, nüfus yoğunluğunun Bosna Hersek’te az olmasında dolayı sosyal mesafe kuralının uygulanmasında güçlük yaşanmadığını ve vaka sayısında ciddi bir artış görülmediğini belirtti. Vukadin, “Önemli tedbirler almayı sürdürüyoruz. Sıkıntılarımızı kolaylıkla çözüyoruz. Ancak maddi imkanlarımız kısıtlı. Çünkü hiç kimse böyle bir pandemi beklemiyordu. Şimdi geleceğe dair muğlak bir durum söz konusu ekonomi nasıl ilerleyecek. Ülkemiz ekonomik kapsamda çok güçlü bir ülke değil. Şu anda bizi düşündüren salgının ekonomik kısmı” şeklinde konuştu.
Vukadin, pandemi sürecinde nüfusun yoğun olduğu ülkelerde ciddi etkileri olduğunu aktararak, “Türkiye gerçekten yüksek bir nüfusa sahip olmasına rağmen salgın sürecinde büyük bir başarı sergiliyor. Bunun yanı sıra ekonomik önlemler kapsamında vatandaşının mağdur olmasının önüne geçmek için; borç erteleme ve ekonomik destek sağlıyor. Gerçekten bunlar önemli çalışmalar. Ayrıca şunu da belirtmek isterim. Bosna Hersek’te merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasındaki kararlar çok ağır işliyor. Türkiye’de ise bizim yaşadığımız sıkıntının aksine karar mekanizması çok hızlı işliyor” diye konuştu.
İHA