Türkiye’nin Atina Büyükelçisi Burak Özügergin, törende yaptığı konuşmada, “15 Temmuz 2016, tarih boyunca birçok badireler atlatmış ülkemizin karşı karşıya kaldığı en kanlı terör saldırısının tarihi oldu.” dedi.
15 Temmuz gecesi, 252 şehit ve 2 binin üzerinde gazinin kanlarıyla kahramanlık hikayesi yazıldığını vurgulayan Özügergin, “O gece, hain FETÖ mensuplarınca ülkemize yapılan alçak saldırı, bağımsızlığını, devletini ve demokratik kazanımlarını korumak için hayatını vermeye her zaman hazır olmakta birleşen Türk halkının kahraman direnişi ve vatanperver kolluk kuvvetlerimizin çabalarıyla bertaraf edildi.” diye konuştu.
Özügergin, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadelenin devam ettiğini vurgulayarak, darbe girişimini hemen kınayan Yunanistan’ın bu tavrı sürdürmeyerek, terörle mücadelede iyi komşuluk ilişkileri gereği üzerine düşen adımları atmamış olmasının, en hafif tabirle “düşündürücü” olduğunu dile getirdi.
Darbe girişimi sonrası Yunanistan’a kaçan 8 FETÖ mensubu askerin Türkiye’nin tüm taleplerine rağmen iade edilmemiş olmasına dikkati çeken Özügergin, “Bizim Yunanistan’dan beklentimiz; topraklarında Büyükelçilik olarak teröre 4 şehit verdiğimiz bu ülkenin, bırakın iyi komşuluk gereklerini, uluslararası hukukun temel ilkeleriyle bağdaşmayan tutumlarından vazgeçmesi ve gerek FETÖ gerek PKK gerek DHKP-C gibi terör örgütleriyle mücadelede aması, fakatı olmadan üzerine düşeni yapmasıdır.” değerlendirmesinde bulundu.
İtalya
Türkiye’nin Roma Büyükelçisi Ömer Gücük’ün ev sahipliğinde Büyükelçilikte düzenlenen programa, Türkiye’nin Vatikan Büyükelçisi Lütfullah Göktaş, KKTC Roma Temsilcisi Mustafa Davulcu ve davetliler katıldı.
15 Temmuz şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlikte konuşan Gücük, FETÖ tarafından icra edilen ancak toplumumun her kesiminden vatandaşın mücadelesiyle akim bırakılan darbe girişiminin 6. yılında o gün şehit düşenlere Allah’tan rahmet, gazilere şifa diledi.
15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün devlete yönelik yarattığı büyük tehdidi ortaya koyduğunu belirten Gücük, “Bu tehdidin bertaraf edilmesinde en büyük pay, kendi iradesi üzerinde bir güç tanımadığını, devletini ve demokratik kazanımlarını korumak için hayatını vermeye hazır olduğunu ortaya koyan Türk halkına aittir. Halkımızın liderleriyle bütünleşen kararlı ve fedakar duruşu, Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nın tüm cephelerinde olduğu gibi kendisini demokrasimizin savunmasında da bu vesileyle göstermiştir.” ifadesini kullandı.
Gücük, FETÖ ile yurt içinde ve dışında mücadelenin Türkiye’nin önceliklerinden biri olduğunu vurgulayarak “Yurt içinde öncelikle 15 Temmuz sorumlularının, hukukun üstünlüğü ilkesi temelinde adalet önünde hesap vermeleri sağlanmış, FETÖ’nün devlet kurumları içerisindeki örgütsel yapılanması deşifre edilmiş, mensupları hakkında idari ve adli süreçler başlatılmış ve örgütün ‘paralel devlet yapılanması’ çökertilmiştir.” diye konuştu.
FETÖ’nün sadece Türkiye için değil, faaliyet gösterdiği için tüm ülkeler için tehdit teşkil ettiğini belirten Gücük, şunları kaydetti:
“Bu bağlamda ‘yeni nesil bir terör örgütü’ olarak nitelendirilebilecek FETÖ’nün kendisini lanse etmeye çalıştığı gibi eğitim ve hayır işleriyle uğraşan toplumsal bir hareket olmadığı, siyasi ve ekonomik emelleri bulunan karanlık ve sinsi bir örgüt olduğu uluslararası planda yavaş yavaş da olsa anlaşılmaya başlanmıştır. FETÖ’nün yurt dışındaki yapılanmasına yönelik mücadelemiz uzun soluklu olarak kararlılıkla sürdürülecektir. Ülkemiz, FETÖ’nün yanı sıra PKK/PYD/YPG, DHKP-C, DEAŞ da dahil olmak üzere terörün tüm form ve biçimlerine yönelik mücadelesine devam etmektedir. Bu, vatandaşlarımıza, terör kurbanlarına ve gelecek nesillere yönelik borcumuz ve görevimizdir.”
İngiltere
Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Ümit Yalçın’ın ev sahipliğinde Büyükelçilikte düzenlenen programa, çok sayıda davetli katıldı.
Yalçın, burada yaptığı konuşmada, darbe girişiminin 6. yılında 15 Temmuz şehitlerini anmak, Türkiye’nin milli birlik ve beraberlik mücadelesini hatırlamak ve bu bilinci kuvvetlendirmek amacıyla resmi tören düzenlediklerini belirtti.
İngiltere’nin 15 Temmuz gecesi “bekle ve gör” politikası izlemediğine dikkati çeken Yalçın, İngiltere’nin Türk demokrasisine desteğini açıklayan ilk ülkelerden olduğunun altını çizdi.
Yalçın, darbe girişiminin hemen ardından FETÖ üyelerinin İngiltere’den iadesine ilişkin çalışmalar başlattıklarını aktararak şunları kaydetti:
“Esasen etkilerini ve nüfuzlarını kaybetmeleri bakımından burada belli bir gayret gösterildi. Nitekim bundan 10-15 yıl önceki pozisyonlarının, etki ve nüfuzlarının artık olmadığını burada hepimiz bizzat görüyoruz. İadelerle ilgili de aslında buradaki hükümet bizim yanımızda durdu, belli davalar ve mahkemeler bizim adımıza İngiliz hükümeti tarafından açıldı. Bunlar temyizlere, en üst mahkemelere kadar da taşındı ama mahkeme aşamalarında henüz arzu ettiğimiz sonuca varamadık.
Bu mücadeleler ve girişimler devam edecek. Bunlar bir süreç. Hem burada hem de dünyanın her yerinde bizim FETÖ ve diğer terör örgütleriyle mücadelemiz, diğer ülkelerle olan bağlantıları ve aldıkları destek, nüfuz veya varlıkları öncelikli konumuz olmaya devam edecek.”
İsviçre
Türkiye’nin Bern Büyükelçiliği Konutu’ndaki etkinlikte konuşan Türkiye’nin Bern Büyükelçisi Emine Ece Özbayoğlu Acarsoy, 15 Temmuz teşebbüsünün, Türkiye’nin maruz kaldığı en kanlı terör saldırısı olduğunu belirterek, “15 Temmuz, FETÖ’nün esasen herkesin güvenliğine karşı oluşturduğu büyük tehdidi ortaya koymuştur. Masumane bir eğitim hareketi kisvesi altında kurduğu okullarda genç beyinler yıkanmıştır.” dedi.
Acarsoy, yurt içindeki yapısının zayıflaması sonucunda FETÖ’nün yurt dışı faaliyetlerine önem verdiğine dikkati çekerek, “Türkiye dışındaki FETÖ yapılarıyla mücadele daha fazla önem kazanmıştır. FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasıyla mücadele Bakanlığımızın en öncelikli gündem maddelerinden biri olmayı sürdürmektedir.” diye konuştu.
“İsviçre’deki FETÖ yapıları zayıflıyor”
FETÖ ile mücadelede devlet ve millet iş birliğinin önemini vurgulayan Acarsoy, İsviçre’deki Türklere hitaben şu ifadeleri kullandı:
“İsviçre’de de hain örgütün eğitim kisvesi altında faaliyet gösteren yapılarının, talep yetersizliği sebebiyle ya kapatıldığını ya kapatılma sürecine girdiğini ya da kabuk değiştirmek zorunda kaldığını görüyoruz. Bunu başaran sizlersiniz. İsviçre’deki Türklerin FETÖ karşısındaki bu örnek hassasiyetinin hiç azalmadan sürmesini diliyoruz. Aranızda bu şahıslara yer vermemenizi istiyoruz. FETÖ ve benzeri yapılarla irtibatı olanların İsviçre’deki Türk toplumunu bölmeyi asla başaramayacağına da yürekten inanıyoruz.”
Türkiye’nin Zürih Başkonsolosu Hasan Emre Uygun, Azerbaycan’ın Bern Büyükelçisi Fuad Iskandarov, İsviçre Türk Topluluğu Başkanı Suat Şahin, Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisine Akredite Basın Mensupları Birliği (ACANU) Başkanı Tamer Aboalenin ve çok sayıda uluslararası kuruluştan temsilciler de etkinliğe katıldı.
Bern’deki Türk Diyanet Camisi’nde de 15 Temmuz şehitleri için Kuran-ı Kerim okundu.
“FETÖ’ye karşı hassasiyetimiz devam etmeli”
Cenevre’deki etkinlik ise BM Cenevre Ofisi Nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliği Konutu’nda gerçekleştirildi.
Etkinlikte konuşan Türkiye’nin Cenevre Başkonsolosu İpek Zeytinoğlu Özkan, 15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün demokrasiye, anayasal düzene, millete, hükümete ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a kastettiğinin altını çizerek, “İlk andan itibaren meydanları doldurarak, tankları durdurarak devletini ve demokrasisini korumak için canını vermeye hazır olduğunu cesurca ortaya koyan halkımız ile darbecilere kararlı şekilde karşı koyan vatansever güvenlik güçlerimiz sayesinde, bu alçakça teşebbüs saatler içinde yenilgiye uğratılmıştır.” dedi.
Özkan, gerek Türkiye’de gerekse yurt dışında FETÖ ile mücadelenin birlik içinde sürdürülmesinin önemine dikkati çekerek, “Görev bölgemizdeki vatandaşlarımızın FETÖ karşısındaki hassasiyetlerinin azalmadan sürmesini diliyorum.” çağrısında bulundu.
“Dışarıdan talimatlarla hareket eden ihanet çetesi”
Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Sadık Arslan da, FETÖ’nün yıllarca hayırsever vatandaşların bağışlarıyla Türkiye aleyhinde faaliyetler yürüttüğünü ifade ederek, FETÖ’yü, “dışarıdan talimatlarla hareket eden bir ihanet ve istihbarat çetesi” olarak tanımladı.
15 Temmuz şehitlerini rahmetle yad eden Arslan, “Şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde bugün bayrağımızın altında gurur içinde yaşıyoruz.” dedi.
Türkiye’nin Dünya Ticaret Örgütü nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Alparslan Acarsoy ve Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev’in yanı sıra Türk sivil toplum kuruluş temsilcileri ve Türk topluluğundan isimler etkinlikte bulundu.
Kosova
Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Çağrı Sakar’ın ev sahipliğinde Büyükelçilik’te düzenlenen törene, Kosova Başbakanı Albin Kurti, Kosova’nın Topluluklar ve İnsan Haklarından Sorumlu Başbakan Yardımcısı Emilija Redzepi, Bölgesel Kalkınma Bakanı ve Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) Genel Başkanı Fikrim Damka, KDTP milletvekilleri Fidan Brina Jılta ve Enis Kervan, Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Tırnava, Kosova Meclisi milletvekilleri, belediye başkanları, büyükelçilerle ülkedeki Türk ve yerel kurum ve kuruluş temsilcileri katıldı.
Törende saygı duruşu ve milli marşlarının okunmasının ardından katılımcılara Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’da gerçekleştirdiği darbe girişimi sırasında Anadolu Ajansı (AA) tarafından çekilen ve FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in gerçek yüzünü anlatan görüntüler izletildi.
Kosova Başbakanı Kurti, törende yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişimini, tüm dünya demokrasilerine karşı yapılmış bir saldırı olarak nitelendirdi.
Türkiye ile Kosova’nın Balkanlar’da sürdürebilir barış politikasını desteklediklerini belirten Kurti, “Türk demokrasisi ciddi bir meydan okumayı başarıyla atlattı, şehit ve yaralıların fedakarlığı karşısında saygıyla eğiliyoruz. Kosova, Türkiye’yi müttefik ve dost bir halk olarak görüyor. Tarihi bağlarımız, samimi ve faydalı ilişkilerimiz var.” ifadesini kullandı.
Bölgesel Kalkınma Bakanı Damka, Kosova’nın geleceği için en kısa zamanda bu terör örgütüne karşı adımlar atılmasının önemli olduğuna dikkati çekerek, “Kosova’da özellikle eğitim adı altında okullarda varlığını sürdürmeye çalışan bu sinsi örgütün karşısında tüm dünya ülkelerinin kararlılıkla mücadeleye devam etmesi ve Kosova devletinin de bu mücadelede daha kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğine inanıyorum.” diye konuştu.
Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Sakar da yaptığı konuşmada, 15 Temmuz’un FETÖ’ye karşı önlem alınmaya başlandığı için düzenlendiğinin unutulmaması gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin bugün daha güçlü, güvenli ve istikrarlı bir ülke haline geldiğine işaret eden Sakar, Türkiye’deki omurgası çökertilen hain terör şebekesinin Türkiye’yi kötüleyerek yurt dışında ayakta kalmaya çalıştığına dikkati çekti.
Sakar, yurt dışında da FETÖ’ye karşı çalışmalarının aralıksız sürdüğünü vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Başta Kosova olmak üzere dost ve kardeş ülkeleri, gerçek kirli yüzünü bir yasallık perdesi arkasında maskeleyen bu hain ve sinsi terör örgütüne karşı uyarmayı görev addediyoruz. Yeni nesil bir terör örgütü olan FETÖ’nün mevcudiyetini sürdürdüğü ülkelerde de Türkiye’de yaptıklarını tekrarlamayacağının hiçbir garantisi yoktur. FETÖ, var olduğu tüm ülkeler için ciddi bir tehdittir.
Başta Kosova olmak üzere dost ve kardeş ülkelerden, FETÖ tehdidiyle mücadelemizde ülkemizle dayanışmayı sürdürmelerini ve terörle mücadelede ilave somut adımlarla iş birliğini artırmayı bekliyoruz. Bunu Türkiye için değil kendi ülkeleri ve güvenlikleri için yapmaları gerektiklerini önemle vurguluyoruz.”
Törende, milletvekilleri Jılta ve Kervan da birer konuşma gerçekleştirdi.
15 Temmuz darbe girişimi, elebaşılığını Fethullah Gülen’in yaptığı FETÖ terör örgütünün devletimize ve milletimize karşı oluşturduğu büyük tehdidi açıkça ortaya koymuştur.”
Arnavutluk
Türkiye’nin Tiran Büyükelçiliğinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma töreni düzenlendi.
Tiran’daki Büyük Göl Parkı’nda bulunan 15 Temmuz Şehitleri Anıtı’nda düzenlenen törene, Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Tayyar Kağan Atay, Tiran Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Ömer Osman Demirbaş, TİKA Tiran Koordinatörü Emine Gizem Başkan’ın yanı sıra ülkedeki Türk ve yerel kurum ve kuruluş temsilcileri ile Türk ve Arnavut vatandaşlar katıldı.
Atay, yaptığı konuşmada, 15 Temmuz 2016 gecesi silahlı terör örgütü FETÖ tarafından gerçekleştirilen hain kanlı darbe girişimine karşı koyarken şehit düşen vatandaşların aziz hatıralarını yaşatmak için bugün burada toplandıklarını dile getirdi.
Vatan uğruna hayatlarını feda eden tüm şehitleri minnetle anan Atay, Türkiye’nin bağımsızlığını korumak için gözünü kırpmaksızın ölüme meydan okuyan gazilere şükranlarını sundu.
15 Temmuz gecesi Türkiye’de gerçekleşen en kanlı terör saldırılarından birine tanıklık ettiklerinin altını çizen Atay, o gece milletin iradesi olan TBMM ve birçok kamu binasının darbeci pilotlar tarafından bombalandığını vurguladı.
Savaş uçakları, saldırı helikopterleri ve tankların sivil veya polis gözetmeksizin hain bir şekilde ateş açtığını söyleyen Atay, TBMM’yi bombalayan savaş uçağı pilotlarının emirlerini, Ankara’da belirli okullarda öğretmen olarak görev yapan sözde imamlardan aldığını ifade etti.
Atay, “FETÖ’nün başarısız darbe girişiminin üzerinden 6 yıl geçti. Bu süre içerisinde ülkemiz bu terör örgütüyle hem Türkiye’de hem yurt dışında, yani örgütün yerleşik olduğu diğer ülkelerde mücadelesine devam ediyor. Ülkemizde FETÖ, omurgasını kaybetti. Şimdi yurt dışındaki yapısını kullanarak ayakta kalmaya çalışıyor. Bu nedenle FETÖ’nün ulusal güvenliklerine ve anayasal düzenlerine yönelik oluşturduğu tehdide karşı dostlarımızı bilinçlendirmek için yurt dışında yürüttüğümüz mücadelemiz büyük önem arz ediyor.” diye konuştu.
Atay, şunları kaydetti:
“Biliyorsunuz FETÖ elebaşı Fetullah Gülen hala Amerika’da yaşıyor. Hükümetimiz Amerika’dan, Gülen’in Türkiye’ye iadesini ve Avrupa ülkelerinden de FETÖ mensuplarının iadesini uzun bir süredir talep etmiştir. Ne yazık ki bu talepler henüz yerine getirilmemiştir. Bu vesileyle FETÖ’nün, faaliyette bulunduğu ülkelerin güvenliği için de ciddi bir tehdit oluşturduğunu tekrar vurgulamak isterim. Bu bağlamda ne yazık ki Arnavutluk, başta eğitim ve sağlık sektörlerinde olmak üzere FETÖ’nün hala endişe verici varlığını sürdürdüğü ülkelerden biridir. Durum böyleyken dünyanın başka yerlerinde giderek artan sayıda hükümet, bu terör örgütünün kendileri için de oluşturduğu tehlikeyi anlamaya başladı ve gerekli adımları atmaya başladı. Sonuç olarak birçok ülkede FETÖ mensupları kamu ve özel sektörden temizleniyor.”
Yurt dışında FETÖ terör örgütüyle iltisaklı birçok okulun 2016 yılından sonra Türkiye Maarif Vakfına devredildiğini anımsatan Atay, “Bugün Maarif Okulları birçok ülkede faaliyet göstermekte ve dünya çapında üstün bir eğitim vermekte.” diye konuştu.
Ayrıca FETÖ’nün vize dolandırıcılığı, kara para aklama ve silah kaçakçılığı gibi yasa dışı faaliyetlerde bulunduğunun altını çizen Atay, “Türkiye olarak dostlarımızın bizim yaşadığımız acıları tecrübe etmemeleri için bu yeni nesil uluslararası terör ve istihbarat örgütünün gerçek yüzünü ifşa etmeye kararlılıkla devam edeceğimizi de vurgulamak isterim.” dedi.
Atay, bu uluslararası terör ağına karşı sivil ve demokratik zaferin 6. yılını anarken, FETÖ’nün gerçek ve karanlık yüzü hakkında Arnavutluk kamuoyunda artan bir farkındalık yaşanacağına içtenlikle inandığını vurguladı.
STK’lar adına konuşma yapan Petrit Zeneli de 15 Temmuz olaylarının sadece Türkiye için değil, dünyadaki her ülkenin demokrasisi için bir ders niteliği taşıdığının altını çizdi.
Zeneli, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o dönem ‘Meydanlara çıkın, Türkiye’yi kurtaralım’ şeklinde halka yaptığı çağrı, vatan çıkarları için ölümü göze almak adına tüm Türk aydınlar ve vatandaşları için şevkli bir ilham kaynağıydı ve bunu başardılar.” diye konuştu.
Konuşmanın ardından Türkiye’nin Tiran Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Adem Gerlegiz, Kur’an-ı Kerim tilavetinde bulundu, dualar edildi.
15 Temmuz anma etkinlikleri kapsamında Tiran Yunus Emre Enstitüsü tarafından “Şafak Vakti” filminin gösterimi yapılacak, farklı faaliyetler de düzenlenecek.
İran
Türkiye’nin Tahran Büyükelçiliğinde gerçekleşen anma programına Türkiye’nin Tahran Büyükelçisi Prof. Dr. Derya Örs, elçilik çalışanları ile Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
15 Temmuz şehitleri için saygı duruşuyla başlayan merasimde, İstiklal Marşı okundu ve Büyükelçi Örs konuşma yaptı.
Büyükelçi Örs, konuşmasında, Türk milletinin 15 Temmuz 2016 günü, canı ve kanı pahasına ortaya koyduğu “eşsiz ve destansı direnişle” değerlerine bağlılığını bir kez daha gösterdiğini söyledi.
Milli birlik ve beraberliğin hiçbir güç tarafından yıkılamayacağının bütün dünya nezdinde kanıtlandığını belirten Örs, “Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) Türkiye’yi uçurumun kenarına sürüklemek isteyen hain ve alçak darbe girişimi, aziz milletimizin ve güvenlik güçlerimizin kahramanca mücadelesi sayesinde bir gece içinde etkisiz hale getirildi.” dedi.
Sinsi emellerini ve planlarını gerçekleştirmek için yurt içinde ve yurt dışında yeniden toparlanmaya çalışan FETÖ tehlikesine dikkati çeken Örs, “Sadece devletimiz ve milletimiz için değil, bütün insanlık için ne kadar büyük ve tehlikeli bir tehdit olduğu bilinciyle her zaman uyanık olmamız, o karanlık günleri bir daha yaşamamak için bu mücadeleyi daima canlı ve diri tutmamız gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
Büyükelçi Örs, “Tarihe adlarını ölümsüzlükle yazdıran aziz şehitlerimizin mukaddes hatırası önünde bir kez daha hürmetle eğiliyor, gösterdikleri fedakarlıklarla milletimizin gönlünde taht kuran kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla yad ediyoruz.” diye konuştu.
Nijerya
Türkiye’nin Abuja Büyükelçiliğinde düzenlenen etkinliğe, Türkiye’nin Abuja Büyükelçisi Hidayet Bayraktar, Nijerya’da yaşayan Türk vatandaşları ve davetliler katıldı.
15 Temmuz şehitlerinin anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından hazırlanan 15 Temmuz’la ilgili görüntüler izletildi.
Büyükelçi Bayraktar, burada yaptığı konuşmada, 15 Temmuz 2016’daki Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) hain darbe girişiminin üzerinden altı yıl geçtiğini anımsattı.
FETÖ mensuplarının, 15 Temmuz 2016 akşamı Türk milletine ve hükümetine karşı kanlı darbe girişimi başlattığını hatırlatan Bayraktar, Türk devletine ihaneti dahi göze alarak kendilerine verilen yetki ve imkanları savunmakla mesul oldukları halka doğrultan FETÖ mensuplarının hedef ayrımı gözetmeksizin masumların kanını dökmekten geri durmadığını söyledi.
Bayraktar, “Ülkemize yönelik bu büyük tehdidin boşa çıkartılmasında şüphesiz en büyük pay, kendi iradesi üzerinde güç tanımayan, devletini, ülkesini ve demokratik kazanımlarını korumak için hayatını ortaya koyan yüce Türk milletine aittir.” dedi.
Darbe teşebbüsünün üzerinde 6 yıl geçmiş olmasına rağmen, FETÖ tehdidin halen sürdüğünü altını çizen Bayraktar, bu hain örgütün sinsi emelleri karşısında, kararlı mücadelenin devamının büyük önem arz ettiğini ifade etti.
FETÖ’nün Nijerya’nın farklı bölgelerine yayılan ve sinsi emellerini gerçekleştirmekte bir araç olarak kullandığı eğitim ve sağlık sektörlerindeki paravan oluşumlarının izale edilmesine yönelik çalışmaların sürdüğünü belirten Bayraktar, şunlar kaydetti:
“Son bir yıl içerisinde Nijerya makamları nezdinde yürüttüğümüz gayretle, Nijerya’daki ikamet eden örgüt mensuplarının ülkemize iadelerine yönelik gerekli hukuki zeminin tesis edilebilmesi hususunda önemli ilerlemeler sağlanmıştır.”
Bayraktar, bugün FETÖ’nün Nijerya’daki varlığının büyük bir suç şebekesinin ve küresel tehdidin parçaları olduğu gerçeğinin Nijeryalı muhatapları nezdinde yavaş yavaş da olsa anlaşılmaya başlandığını belirtti.
Pakistan
Başkent İslamabad’daki Büyükelçilik binasında düzenlenen etkinliğe, Pakistan Ulusal Meclis Başkanı Raca Pervaiz Eşref, Bosna Hersek İslamabad Büyükelçisi Sakıb Foric, Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden diplomatlar, ülkedeki Türk kurum ve kuruluşların temsilcileri ve davetliler katıldı.
Tören, saygı duruşu, her iki ülkenin milli marşlarının okunması ve Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Türkiye’nin İslamabad Büyükelçisi Mehmet Paçacı, burada yaptığı açıklamada, 15 Temmuz’da Türk demokrasisinin Türk halkının iradesiyle korunduğunu belirtti.
Paçacı, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) eğitimi ve dinler arası diyaloğu teşvik etme kılığı altında sözde dini bir hareket olarak kurulduğunu belirterek, bu terör örgütünün kötü niyetini örtmeyi başardığını söyledi.
FETÖ’nün yıllarca ülkenin çocuklarının beynini yıkadığını vurgulayan Paçacı, onları kendi ülkelerine karşı hale getirdiğini ifade etti.
Paçacı, Pakistan’ı FETÖ tehdidini erken gören bir ülke olarak nitelendirerek, Pakistan Anayasa Mahkemesinin Aralık 2018’de FETÖ’yü “terör örgütü” ilan ettiğini dile getirdi.
Pakistan Ulusal Meclis Başkanı Pervaiz, 15 Temmuz’un kendilerine Türkiye’nin demokrasisinin karanlık güçlere karşı zaferini anımsattığını belirterek, Türk halkının seçilmiş lider Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında “kaya gibi sağlam” durduğunu söyledi.
Pervaiz, 15 Temmuz’un halk tarafından test edilip güvenildiği takdirde demokratik düzene hiçbir şeyin zarar veremeyeceği konusunda tüm dünyaya büyük bir mesaj olduğunu vurguladı.
Pakistan’ın 15 Temmuz gecesi dahil daima Türkiye’nin yanında durduğunu ifade eden Pervaiz, Pakistan halkının Türkiye’nin ilerlemesinden daima onur duyduğunu kaydetti.
Özbekistan
Türkiye’nin Taşkent Büyükelçiliği binasında düzenlenen etkinliğe, Büyükelçilik mensupları, ülkedeki Türk kurumlarının yetkilileri ve basın mensupları katıldı. Etkinlik, 15 Temmuz şehitlerinin anısına 1 dakikalık saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı ve Özbekistan milli marşının okunmasıyla başladı.
Etkinlikte konuşma yapan Taşkent Büyükelçi Yardımcısı Alican Aksoy, 15 Temmuz 2016 tarihinde Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından Türkiye’de gerçekleştirilmeye çalışılan ve 252 vatandaşın ölümüne, 2 binden fazla insanın yaralanmasına neden olan darbe girişiminin üzerinden 6 yıl geçtiğini anımsattı.
Aksoy, “15 Temmuz gecesi, FETÖ terör örgütünün devletimize yönelik yarattığı büyük tehdidi ortaya koymuştur. Bu tehdidin bertaraf edilmesinde en büyük pay, kendi iradesi üzerinde bir güç tanımadığını, devletini ve demokratik kazanımlarını korumak için hayatını vermeye hazır olduğunu ortaya koyan Türk halkına aittir.” dedi.
Geçen 6 yıl içerisinde Türk devletinin temel önceliklerinden birini yurt içinde ve yurt dışında FETÖ’yle mücadele oluşturduğunu, yurt içinde, öncelikle 15 Temmuz sorumlularının hukukun üstünlüğü ilkesi temelinde adalet önünde hesap vermelerinin sağlandığını, ayrıca, FETÖ’nün devlet kurumları içerisindeki örgütsel yapılanmasının deşifre edildiğini, mensupları hakkında idari ve adli süreçler başlatıldığını, nihai tahlilde örgütün “paralel devlet yapılanması” çökertildiğini aktardı.
Bu süreçte FETÖ’nün yurt içindeki yapısının giderek zayıflaması sonucunda yeni bir strateji değişikliğine gittiğini ve yurt dışı faaliyetlerine ağırlık vermeye başladığını, bu nedenle, Türkiye dışındaki FETÖ yapılarıyla mücadelede daha fazla önem kazandığını kaydeden Aksoy, şöyle devam etti:
“Ev sahibimiz olan kardeş devlet Özbekistan, FETÖ tehlikesini dünyada ilk fark eden ülkelerden biridir. FETÖ mensupları 1990’lı yıllarda ülkeden kovulmuş; yerleşmelerine ve faaliyet göstermelerine daha çok erken aşamalardayken geçit verilmemiştir. Bu öngörü ve feraset sayesinde ülkelerimiz arasındaki ilişkiler bugün FETÖ provokasyonu ve engelline takılmadan, en yüksek seviyede ilerlemektedir.
Buna mukabil, FETÖ ve diğer tehditlere karşı, güvenlik ve terörle mücadele; Özbekistan ile çok yönlü ve derin iş birliğimizde en önemli konulardan biri olmaya devam etmektedir. Zira 15 Temmuz’da yaşadığımız acı tecrübeler, terör örgütleriyle mücadelede uluslararası iş birliği ve dayanışmanın önemini en açık biçimde göstermiştir.”
Etkinlik kapsamında 15 Temmuz’la ilgili film gösterimi yapıldı, Anadolu Ajansının 15 Temmuz gecesi çektiği fotoğraflarından oluşan sergi izlenime açıldı.
Lübnan
Türkiye’nin Beyrut Büyükelçiliği’nin himayesinde Beyrut Yunus Emre Enstitüsü’nde (YEE) düzenlenen anma programında, 15 Temmuz 2016’da Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimine direnen şehitler için dua edildi.
Türk ve Lübnan milli marşlarının okunmasıyla başlayan anma programına Türkiye’nin Beyrut Büyükelçisi Ali Barış Ulusoy, Lübnan Müftülüğünden Şeyh Muhammed Omari, Beyrut Belediyesi Meclis üyeleri, Beyrutlu muhtarlar, Lübnan’daki Türkmen dernekleri ile Türk kurumlarının temsilcileri katıldı.
Büyükelçi Ulusoy, törende yaptığı konuşmada, 15 Temmuz 2016’da vuku bulan darbe girişiminin FETÖ’nün devlete ve millete yönelttiği tehdidin vahametini gözler önüne serdiğini, bu tehdidin bertaraf edilmesinde en büyük payın kendi iradesi üzerinde hiçbir güç tanımayan, demokrasiyi ve devletini korumak için canını feda etmeye hazır olduğunu ortaya koyan Türk milletine ait olduğunu söyledi.
Özgürlüğe aşık olarak tanımladığı Türk milletinin darbe gecesi kükremiş bir sel gibi sokağa aktığını ve iman dolu göğsünü tanklara, toplara gözünü kırpmadan siper ettiğini aktaran Ulusoy, bu menfur darbe girişiminin yol açtığı öfkenin hala tazeliğini koruduğunu vurguladı.
Şeyh Omari’nin şehitler için ettiği duanın ardından katılımcılar, darbe girişimini anlatan video gösterilerini izledi.
Programa katılan konuklar daha sonra darbe girişimi esnasında çekilen fotoğrafların olduğu sergiyi ziyaret etti.
Malezya
Kuala Lumpur Büyükelçiliğinden yapılan açıklamaya göre, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Malezya’nın başkenti Kuala Lumpur’daki Yunus Emre Enstitüsü’nde gerçekleştirilen etkinlikte, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından düzenlenen darbe girişiminde şehit ve gazi olanlar anıldı.
Şehitlerin ruhları için Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlikte konuşan Türkiye’nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Emir Salim Yüksel, terör örgütü FETÖ mensuplarının milletin güvenliğini ve devletin bölünmez bütünlüğünü korumaları için kendilerine emanet edilen askeri teçhizatı, güvenlik güçleri ve halka karşı kullanmaktan çekinmediklerini ifade etti.
Yüksel, 15 Temmuz gecesi ülkenin tüm kurumlarıyla hedef alındığını belirterek, “Tehdidin bertaraf edilmesinde en büyük pay, şüphesiz Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla sokaklara çıkarak kendi iradesi üzerinde bir güç tanımadığını ortaya koyan Türk halkına aittir.” dedi.
15 Temmuz’dan bu yana devletin tüm kurumlarıyla FETÖ’ye karşı tavizsiz bir mücadele yürüttüğünün altını çizen Yüksel, Malezya makamlarına ülkedeki FETÖ iltisaklı yapıların işlevsiz hale getirilmesi yönündeki destekleri için teşekkürlerini iletti.
Öte yandan, Büyükelçiliğin davetiyle Türkiye’den Kuala Lumpur’a gelerek etkinliğe katılan Gazi İsmet Doğan, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı.
Doğan, 15 Temmuz gecesi kendilerini adeta “bir savaşın ortasında” bulduklarını belirterek, iki bacağından vurulduğu Saraçhane yokuşunda darbeciler tarafından 18 kişinin şehit edildiğini hatırlattı.
Doğan, “O gece bedenler parçalandı ancak vatan parçalanmadı.” ifadesini kullandı.
15 Temmuz gecesi bulunduğu noktada darbecilerin telsizden aldıkları “bir adam, bir kurşun, vurun” talimatıyla silahlarını halka yönelttiklerini aktaran Doğan, “O gece Saraçhane’de kimse korkmuyordu, Allah bizden korkuyu aldı. Dünyanın neresinde olursak olalım, 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız.” dedi.
Belçika
Brüksel’deki TOBB binasında düzenlenen etkinliğe Türkiye’nin Brüksel Büyükelçisi Dr. Hasan Ulusoy, Avrupa Birliği (AB) Daimi Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Kemal Bozay, NATO Daimi Temsilcisi Basat Öztürk, Brüksel Başkonsolosu Umut Deniz, Anvers Başkonsolosu Batu Kesmen, diplomatik ve askeri erkan, KKTC, Azerbaycan gibi dost ülke büyükelçilikleriyle, Türk sivil toplum ve siyasi parti temsilcileri katıldı.
Büyükelçi Ulusoy, şehitler anısına saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende yaptığı konuşmada, FETÖ ile yurt dışında bir mücadele sürecinin başlamış durumda olduğuna dikkati çekerek, kendisinin de Belçika makamlarıyla temaslarında konuyu gündemde tuttuğunu belirtti.
Madrid’deki NATO Zirvesi’nde Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında imzalanan üçlü muhtıraya değinen Ulusoy, FETÖ’yle mücadelenin bu belge vasıtasıyla NATO kayıtlarına girmesinin önemine vurgu yaptı, bu bağlamda, artık müttefiklerin de benzer iş birliğini göstermesinin önem taşıyacağının altını çizdi.
Ulusoy, Türkiye’nin FETÖ ile diğer terör örgütleriyle olduğu gibi, demokratik meşruiyet temelinde mücadele ettiğini ve bu mücadelenin süreceğini vurgulayarak, FETÖ’nün sadece Türkiye değil, faaliyet gösterdiği bütün ülkeler için tehdit arz ettiğini vurguladı.
15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere bütün şehitler için dua edilen ve helva dağıtılan törende ayrıca, Büyükelçiliğin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Etkinlikleri kapsamında düzenlediği resim yarışmasında dereceye giren resimlerden ve Anadolu Ajansının (AA) 15 Temmuz temalı fotoğraflarından oluşan sergi gezildi.
Avusturya
Avusturya’da Türkiye’nin Viyana Büyükelçiliği tarafından Türkçe ve Almanca, iki farklı program düzenlendi.
Programda konuşan Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Ozan Ceyhun, Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmış üniformalı teröristlerce girişilen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki hükümetin ve demokrasiye sahip çıkan Türk halkının kararlılığıyla ve devletine, milletine sadık güvenlik güçlerinin güçlü direnişiyle bastırılan hain darbe girişiminin üstünden altı yıl geçtiğini söyledi.
Ceyhun, FETÖ’nün eğitim ve hayır işleriyle uğraşan toplumsal bir hareket olmadığını, hedeflerine ulaşmak için kan dökmek dahil her türlü yola başvuran kanlı bir terör örgütü olduğunu ifade etti.
15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere bütün şehitleri saygı, minnet ve rahmetle andığını kaydeden Ceyhun, FETÖ’nün yurt dışındaki yapılanmasına yönelik çabaların uzun soluklu bir mücadele olduğunu, bu doğrultudaki çalışmaların kararlılıkla sürdüğünü bir kez daha dile getirdi.
“Batı’da, bilerek veya bilmeyerek FETÖ’ye karşı tavizkar yaklaşımlar maalesef mevcuttur. Darbede yer alan şahısların özellikle bazı Batılı ülkelere yaptıkları iltica başvurularının olumlu sonuçlanmasını, kendilerine kucak açılmasını, FETÖ yapılarının halen faaliyetlerini sürdürüyor olmalarını üzüntüyle karşılıyor, FETÖ’ye destek kabul ediyoruz.” ifadelerini kullanan Ceyhun, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun kaleme aldığı 15 Temmuz’a ilişkin makalenin de Avusturya Haber Ajansında yayımlandığını sözlerine ekledi.
Daha sonra Avusturyalı misafirlere hitaben düzenlenen ikinci etkinlikte de gazeteci Klaus Jürgens, 15 Temmuz’da yaşananları ele alan bir konuşma yaptı.
Jürgens, hem Avrupa hem de Türkiye’yi yakından tanıyan bir gazeteci olarak, 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında Batılı ülkelerin bir tür “bekle gör” politikası uyguladıklarına dikkati çekti.
Türkiye ile iş birliğinin daha adil ve eşit olması gerektiğine işaret eden Jürgens, son gelişmeler ışığında başta Avusturya olmak üzere Avrupa’nın Ankara’yla iş birliğini çok daha iyi bir boyuta taşıması gerektiğini aktardı.
Jürgens, “Özellikle terörle ilişkili olarak, Türkiye’nin PKK ve FETÖ problemi var. Bu durumda yalnız Türkiye’nin problemi var değil, bizim de problemimiz var denilmeli.” görüşünü paylaştı.
Mülteci ve göç konusunda Türkiye’yi takdir edenlerin AB üyeliği, vize serbestisi gibi konularda sessiz kaldığına dikkati çeken Jürgens, Batı’da yaşama imkanı bulan çok sayıda teröristin de Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Etkinliğe Türkiye’nin Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi Nezdinde Daimi Temsilcisi Büyükelçi Ahmet Muhtar Gün, Türkiye’nin Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Daimi Temsilcisi Hatun Demirer ve 15 Temmuz gazisi Ömer Uzun’un yanı sıra çok sayıda diplomat katıldı.
Azerbaycan
Bakü Yunus Emre Enstitüsünde düzenlenen etkinliğe Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliği müşavirleri, Bakü’deki Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, Azerbaycanlı devlet yetkilileri, milletvekilleri ve davetliler katıldı.
Bakü Büyükelçiliği İçişleri Müşaviri Tuğgeneral Nuri Öztürk’ün moderatörlüğünde yapılan etkinlik, şehitler için saygı duruşu ile başladı.
İstiklal Marşı ve Azerbaycan Milli Marşı’nın okunduğu etkinlikte konuşan Bakü Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Barış Saygın, 15 Temmuz’da darbe girişiminin Türk halkının iradesiyle bertaraf edildiğini belirtti.
Saygın, FETÖ ile mücadelenin hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlüklerin korunması prensipleri temelinde yürütüldüğünü hatırlatarak FETÖ’nün yurt içinde zayıflaması sonucu strateji değiştirdiğini ve yurt dışı faaliyetlerine ağırlık vermeye başladığını kaydetti.
Türkiye dışındaki FETÖ yapılarıyla mücadelenin bugün çok daha fazla önem kazandığını vurgulayan Saygın, “FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasıyla mücadele Dışişleri Bakanlığı olarak en öncelikli gündem maddelerimizden biri olmayı sürdürmektedir. Uzun soluklu olduğunu bildiğimiz FETÖ ile mücadelemiz şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da kararlılıkla sürdürülecektir.” diye konuştu.
Azerbaycan Kültür Bakanı Yardımcısı Elnur Aliyev, Türkiye ve Azerbaycan’ın her zaman dışarıdan baskılarla yüzleştiğine dikkati çekerek bunun Türklerin adalet yanlısı millet olmasından kaynaklandığını söyledi.
Aliyev, Türkleri açık savaşta yenemeyen güçlerin farklı yollara başvurduğunu kaydederek, “Fakat bizim milletimiz zor zamanlarda devletin etrafında birleşen bir millet. Bunu hem 15 Temmuz’da hem de 2. Karabağ Savaşı’nda gördük. Topraklarımızı vatan eden, canlarını feda eden şehitleri rahmetle anıyorum.” dedi.
Bakü Büyükelçiliği İçişleri Müşaviri 1. Sınıf Emniyet Müdürü Mustafa Çakır konuşmasında FETÖ yapılanmasının tarihsel sürecinden, 15 Temmuz gecesi yaşananlardan ve sonrasında yürütülen soruşturmalardan bahsetti.
Çakır, “Dünyada mağdur edebiyatı yapıyorlar. Bunlara aldanmamak lazım. Dünyada faaliyetlerine devam ediyorlar. Tehdidin geçmediğinin farkında olmamız ve mücadeledeki ciddiyeti korumamız lazım.” ifadesini kullandı.
Hazar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Telman Nusretoğlu, FETÖ’nün, birilerine bağlı olan Türkiye ve Türk dünyası oluşturmak için dizayn edilen bir proje olduğunu söyledi.
Nusretoğlu, Türkiye’nin bağımsız hareket etmesinin, milli savunma sanayisini geliştirmesinin birilerini rahatsız etmeye başladığını söyleyerek, “Önce Gezi olayları ile başladılar. Sonra 17-25 Aralık operasyonu yapıldı. 15 Temmuz’da ise hain devşirme şebeke, devlet aklı tarafından bertaraf edildiğini görünce darbe girişiminde bulundu. Fakat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan milleti etrafında birleştirerek darbe girişimini ortadan kaldırdı. Azerbaycan devleti ve milletiyle birlikte Türkiye’nin yanında yer aldı. FETÖ bir istihbarat yapılanmasıdır. Türk dünyasına karşı yapılanmadır. FETÖ konusunda duyarlılığımız hiçbir zaman bitmemelidir. Çünkü bu örgütün arkasında büyük güç var.” görüşünü dile getirdi.
Kafkasya Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı ve Devlet Gümrük Akademisi Rektör Yardımcısı Araz Aslanlı 15 Temmuz’da sadece iktidarın değil bu iktidarın ulusal perspektiflerinin hedef alındığı kaydetti.
Darbeyi planlayanlar ile gerçekleştirenlerin farklı olduğunu aktaran Aslanlı, amaçlarının Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak olduğunu kaydetti.
Anadolu Ajansı foto muhabirlerinin objektifinden 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında yaşananları yansıtan fotoğrafların da sergilendiği etkinlik Kur’an-ı Kerim tilavetiyle sona erdi.
Türkmenistan
Türkiye’nin Aşkabat Büyükelçiliği Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliğe, Büyükelçilik Müsteşarı ve geçici maslahatgüzarı Gülşah Cumurcu, büyükelçilik çalışanları ve basın mensupları katıldı.
Etkinlik, 15 Temmuz şehitlerinin anısına 1 dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.
Açılış konuşmasını yapan Cumurcu, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 6. yıl dönümünde Türk milletinin direnişini hatırlamak, aziz şehitleri anmak ve yüce Türk milletine şükranlarını sunmak üzere toplandıklarını söyledi.
Cumurcu, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günümüz kendi iradesi üzerinde egemen bir güç tanımayan milletimizin, devletimizi ve demokratik düzenimizi hedef alan terör odaklarına karşı Sayın Cumhurbaşkanımızın kararlılığı liderliğinde kazandığı bir büyük zafer olarak tarihimize geçti.” dedi.
Yakın tarihin bu en büyük ihanetine karşı verilen mücadelenin, Türk milletinin dirayeti ve kahramanlığı sayesinde dünyaya örnek bir demokrasi dersine dönüştüğünü ifade eden Cumurcu, “Bu kahramanlık destanını yazan 251 şehidimizin ve yaralanan binlerce gazimizin ise acısı halen taze.” diye konuştu.
Yurt içindeki yapılanması çözülen FETÖ’nün bu süreçte yurt dışında yuvalanmaya ağırlık verdiğini ifade eden, Cumurcu, “Bu nedenle de yurt dışındaki FETÖ yapıları ile mücadele önceliğimiz oldu. Birçok ülkede bu mücadele devam ederken, FETÖ’nün gerçek doğasını zamanında fark edip örgüte ait tüm okulları kapatan ve o günden bugüne mücadelemize destek olan kardeş Türkmenistan’a müteşekkiriz. Bu uzun soluklu mücadelemizde bundan sonra da Türkmenistan’ın, Türkiye’deki kardeşleri ile birlik ve beraberlik ruhuyla hareket edeceğine yürekten inanıyoruz.” dedi.
Etkinlik kapsamında 15 Temmuz şehitleri için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi.
Etkinlik, fotoğraf sergisi ve Türk lezzetlerinin ikramı ile sona erdi.
Afganistan
Afganistan’da Türkiye’nin Kabil Büyükelçiliği ve Mezar-ı Şerif Başkonsolosluklarında “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla düzenlenen anma programlarıyla 6 yıl önce bugün meydana gelen darbe girişimine direnirken hayatını kaybeden şehitler anıldı.
Kabil Büyükelçiliğindeki törene Afganistan’da faaliyet gösteren Türk kurumlarının temsilcilerinin yanı sıra Özbekistan’ın Kabil Büyükelçisi Yadgarhoca Şadmanov ve Birleşmiş Milletler yetkilileri ile Taliban Geçici Hükümetinin Dışişleri Bakan Yardımcısı Vekili Şir Muhammed Abbas Stanekzay, Ekonomi Bakan Yardımcısı Vekili Abdullatif Nazari, Kabil Üniversitesi Rektörü Asama Aziz ile geçici hükümetin çeşitli yetkilileri katıldı.
15 Temmuz şehitleri için saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” konulu fotoğraf sergisi açıldı, film gösterimi yapıldı.
Törende konuşan Türkiye’nin Kabil Büyükelçisi Cihad Erginay, Türkiye’nin son 6 yılda Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) karşı hukukun üstünlüğü çerçevesinde yurt içi ve yurt dışında verdiği mücadelede büyük başarı kazandığını belirterek “FETÖ’nün devlet kurumları içerisindeki örgütsel yapılanması deşifre edilmiş, nihai tahlilde örgütün paralel devlet yapılanması çökertilmiştir.” ifadesini kullandı.
15 Temmuz gecesi toplumun tüm kesimlerinin farklılık gözetmeden demokrasiye sahip çıkmak için tek bir amaç uğrunda bir araya geldiğini aktaran Erginay, “Bu, Türkiye’nin maruz kaldığı en kanlı terör saldırısı olarak da tarihimize geçmiştir. Bu büyük tehdidin bertaraf edilmesinde en büyük pay, kendi iradesi üzerinde bir güç tanımadığını, devletini ve demokratik kazanımlarını korumak için hayatını vermeye hazır olduğunu ortaya koyan Türk halkına aittir.” dedi.
Erginay, Türkiye’nin FETÖ ile mücadelesinde yurt dışında da pek çok ülkeden destek bulduğunu belirterek “Türk halkı demokrasiyi muhafaza etme arzusunda yalnız kalmamış, pek çok ülke hükümetimize destek vermiş, Afgan halkı da darbe girişimini kınayan ve olaylar sonrasında bizimle dayanışma sergileyenler arasında başta gelmiştir.” diye konuştu.
FETÖ’ye bağlı eğitim kurumlarının diplomatik girişimler neticesinde kapattırılması ya da Türkiye Maarif Vakfı’na (TMV) devredilmesi yoluyla örgütle mücadelede pek çok ülkede önemli bir kazanım elde edildiğini aktaran Erginay, şöyle devam etti:
“FETÖ’yü gerçek yüzüyle yani terör örgütü olarak tanıyan ülke ve uluslararası kuruluşların sayısı da her geçen gün artmaktadır. Örgütle yurt dışında yürütülen mücadelede dostlarımıza şu gerçeği delillerle ve somut bulgularla anlatıyoruz: FETÖ, yaratmaya çalıştığı imajın aksine, eğitim ve hayır işleriyle uğraşan toplumsal bir hareket değildir. Tam tersine kök saldığı ve faaliyet gösterdiği her ülkenin güvenliği için de tehdit oluşturan sürekli kendisine çarpık emelleri doğrultusunda siyasi ve ekonomik nüfuz alanı yaratmaya çalışan bir istihbarat ve suç örgütüdür.”
Erginay, Türk ve Afgan hükümetlerinin iş birliğiyle şu ana kadar daha önce FETÖ’ye olan 15 okul ve eğitim merkezinin TMV’ye devredildiğini aktararak Afgan çocuklara daha kaliteli eğitim imkanı sunulması için vakfın olanaklarını artırdığını ve farklı vilayetlerde yeni okul açma projelerinin olduğunu kaydetti.
FETÖ’nün bazı ülkelerdeki yasal boşluklardan faydalanarak varlıklarını sürdürdüğünü söyleyen Erginay, “Maalesef örgüt Afganistan’da hala aktif. Bu durumun en kısa süre içerisinde çözüme kavuşturulacağına inanıyorum. FETÖ’nün faaliyetlerinin tamamen engellenmesi eğitim alanındaki adımlarla Afganistan’ın geleceğine yaptığı yatırımları daha da teşvik edecektir. FETÖ’nün yurt dışındaki yapılanmasına yönelik çabalarımız uzun soluklu bir süreç. Hükümetimiz bu doğrultudaki çalışmalarını kararlılıkla sürdürecektir.” diye konuştu.
Törenin ardından, Afgan-Türk Maarif Okulları öğrencileri arasında düzenlenen şiir ve fotoğraf yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Törende konuşan Taliban’ın Geçici Hükümetinin Dışişleri Bakan Yardımcısı Vekili Şir Muhammed Abbas Stanekzay ise iki ülke arasında yüzyıllara dayanan tarihi güçlü ilişkilerin olduğunu belirterek başta Türkiye olmak üzere, tüm komşu ve dünya ülkeleriyle iyi ilişkiler geliştirmek istediklerini söyledi.
15 Temmuz şehitlerinin ruhlarına dua ettiğini aktaran Stanekzay, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetine ve halkına gerek eğitim alanında olsun gerekse yakın zamanda meydana gelen deprem konusunda olsun Afganistan’a yaptıkları insani yardımlardan dolayı çok teşekkür ediyorum. Afgan halkı her zaman Türk halkının yanında olacaktır.” dedi.
Öte yandan, Afganistan’ın kuzeyindeki Mezar-ı Şerif kentinde Türkiye’nin Mezar-ı Şerif Başkonsolosluğu ile Afgan-Türk okulları Mezar-ı Şerif Erkek Lisesi iş birliğiyle “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla anma töreni düzenlendi.
Törene Türk yetkililerin yanı sıra Türkmenistan’ın Mezar-ı Şerif Başkonsolosu Kabayev Bazarbay ve Belh Vilayeti Vali Yardımcısı Mevlevi Nurulhuda Ebu İdris de katıldı.
Törende konuşan Türkiye’nin Mezar-ı Şerif Başkonsolosu Semih Lütfü Turgut, “Türk halkı darbe girişimi sırasında canını siper etmiş, vatandaşlarımızın bazısı şehit bazısı da gazi olurken kimisi de en sevdiklerini bu mücadele sırasında kaybetmiştir.” ifadelerini kullandı.
Turgut, geçen 6 yıl içerisinde yurt içi ve yurt dışında FETÖ ile mücadelenin, Türkiye devletinin temel önceliklerinden biri olduğunu kaydetti.
Afganistan’da hala FETÖ bağlantılı eğitim kurumlarının varlık gösterebildiğini ifade etmek zorunda olduğunu dile getiren Turgut, Türkiye’nin, FETÖ iltisaklı eğitim kurumlarının TMV’ye devredilmesini beklediğini söyledi.
Törenin sonunda TMV öğrencileri, 15 Temmuz’la ilgili şiirler okudu.
Dublin
Türkiye’nin Dublin Büyükelçiliğinde “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla anma töreni düzenlendi.
Türkiye’nin Dublin Büyükelçisi Hakan Olcay’ın ev sahipliğinde büyükelçilik kançılaryasında düzenlenen anma programına, elçilik personelinin yanı sıra Türk Hava Yolları (THY) Dublin Ofisi temsilcileri ve İrlanda’da yaşayan Türk vatandaşları katıldı.
Büyükelçi Olcay, İstiklal Marşı, saygı duruşu ve 15 Temmuz’a ilişkin kısa film gösteriminin ardından yaptığı konuşmada, Türkiye’nin en karanlık gecesi 15 Temmuz’da alçakça gerçekleştirilen kalkışma teşebbüsüne karşı koymanın, milli iradenin değerini ve Türk milletinin hiçbir hal ve şart altında bu iradeyi hainlere teslim etmeyeceğinin destansı teyidi niteliğini taşıdığını belirtti.
Öte yandan, 15 Temmuz’un 6’ıncı yıl dönümü kapsamında İrlanda’daki “Diplomat” dergisinde bir anma yazısı da yayımlandı.
Varşova
Türkiye’nin Varşova Büyükelçiliğinde de 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma programı düzenlendi.
Türkiye’nin Varşova Büyükelçisi Cengiz Fırat, “Her yıl olduğu gibi bu sene de biz bu günü anıyoruz ve anmaya da devam edeceğiz. Amacımız her daim demokrasi, birlik ve beraberliğin bizim kontrolümüzde olduğunu göstermek. Halkın ve milletin iradesinin üstünde hiçbir güç yoktur.” dedi.
15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle 251 vatandaşın katledildiğini ve 2 binin üzerinde vatandaşın yaralandığını anımsatan Büyükelçi Fırat, “PKK, PYD ve FETÖ gibi yapılanmalarla mücadelemiz artık eskisinden de daha derin ve uzun soluklu. Elimizden gelenin fazlasını millet olarak yapacağız, tek ihtiyacımız olan şey birlik ve beraberlik.” diye konuştu.
Filistin
Türkiye’nin Kudüs Başkonsolosluğunda 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma töreni yapıldı.
Türkiye’nin Doğu Kudüs’teki Başkonsolosluğunda düzenlenen merasime, Türkiye’nin Kudüs Başkonsolosu Büyükelçi Ahmet Rıza Demirer’in yanı sıra konsolosluk çalışanları, Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk Kızılayı, TRT ve Anadolu Ajansı kurumlarının Filistin’deki temsilcileri ile Türk ve Filistinli davetliler katıldı.
Tören, 15 Temmuz şehitleri için saygı duruşu ve İstiklal Marşı okunmasıyla başladı.
Büyükelçi Demirer, burada yaptığı konuşmada, darbe gecesi halkın sokaklara dökülerek tankların karşısına çıktığını, şehit ve gazi olduklarını belirterek, “onların hakkının ödenemeyeceğini” dile getirdi.
Demirer, “Bu darbeyle karşılaştığımızda ben de o günlerde yaptığım iş nedeniyle demokrasiyi savunuyor ve demokrasimizin en güçlü olduğu dönem diye demeçler veriyordum. Meğer ki öyle değilmiş. 15 Temmuz gösterdi ki demokrasiyi korumak için hepimizin her zaman tetikte olması gerekiyor. Sadece iyi niyetle, beyanatlarla ve sloganlarla demokrasinin korunmayacağını anladık.” ifadelerini kullandı.
Halkın sokaklara çıkarak darbeye engel olmasıyla bu durumun atlatıldığına işaret eden Demirer, şöyle devam etti:
“Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi burada bu anma toplantılarını, Türk halkının kurumsal hafızasına yerleştirmemiz gerektiği için ve hem hatırlamak hem de her zaman tetikte olmak için yapıyoruz. Bütün dünyada da 15 Temmuz’u unutturmamaya çalışıyoruz. Öncelikle mesajımız, ‘herkese dikkatli olun’ demek. Çünkü bizim için tehdit devam ediyor.
Avrupa’da, Amerika’da ve Afrika’da bazı yerlerde Türkiye’nin karşılaştığı sorunların arkasında bu kişiler ve onların gayretleri var. Ancak onları tasfiye etmeye devam edeceğiz ve ne kadar zor olursa olsun sonuna kadar gideceğiz. Bu duygularla şehitlerimizi anıyorum.”
Uganda
Türkiye’nin Kampala Büyükelçiliği, 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü münasebetiyle anma töreni ve resim sergisi düzenledi.
Türkiye’nin Kampala Büyükelçiliğinde 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü kapsamında düzenlenen törene Türkiye’nin Uganda Büyükelçisi Kerem Alp, Uganda Müftüsü Şeyh Shaban Mubajje, başta Pakistan olmak üzere çeşitli ülkelerden büyükelçiler, temsilciler, misyon şefleri ve çok sayıda Türk vatandaşı katıldı.
15 Temmuz şehitleri için saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı okundu. Törende konuşma yapan Büyükelçi Alp, 15 Temmuz’un milletin iradesini yansıtması açısından Türk demokrasisinde bir dönüm noktası olduğunu vurguladı.
Alp, “15 Temmuz 2016’da darbe girişimini engellemek için canını feda eden şehitleri rahmetle anıyorum.” şeklinde konuştu.
Kerem Alp, AA muhabirine yaptığı açıklamada da, FETÖ’nün darbe girişimini ve Türkiye’deki zararlı faaliyetlerini anlatan görseller ve metinlerden oluşan bir ekin Uganda’nın önde gelen gazetesi New Vision’da yayımlandığını ve Uganda basınının Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 15 Temmuz konulu makalesine yer verdiğini belirtti.
Uganda Müftüsü Mubajje, günün anlam ve önemine binaen konuşma yaptı. Müftü Mubajje, “15 Temmuz’da dost ülke Türkiye’nin başına gelenler için buradan dualarımızı eksik etmemiştik. Gerçek bir demokrasi ülkesi olan Türkiye, bu darbe girişimi sonrasında çok daha kuvvetlendi. Allah, tüm şehitlere rahmet eylesin.” dedi.
Erbil
Türkiye’nin Erbil Başkonsolosluğu tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle şehitleri anma etkinliği düzenlendi.
Irak’ın Erbil kentinde gerçekleştirilen etkinliğe, Türkiye’nin Erbil Başkonsolosu Hakan Karaçay, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Etnik ve Dini Oluşumlardan Sorumlu Bakanı ve Irak Türkmen Cephesi (ITC) Yürütme Kurulu Üyesi Aydın Maruf, IKBY Dış İlişkiler Dairesi Sorumlusu Sefin Dizayi, IKBY Dış İlişkiler Dairesi Türkiye Masası Sorumlusu Abdusselam Reşit, Türk Kızılay Irak Delegasyonu ve Türkiye Maarif Vakfı yetkililerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı.
Etkinlik, 15 Temmuz şehitleri için bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Darbe girişimi sırasında yaşananları anlatan sinevizyon gösterisinin ardından Anadolu Ajansı tarafından 15 Temmuz gecesi çekilen fotoğrafların yer aldığı sergi gezildi.
Türkmen Bakan Maruf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Iraklı Türkmenler olarak her zaman ve her yerde Türkiye Cumhuriyeti’nin yanında olduklarını söyledi.
Türkiye’nin Orta Doğu’da bütün etnik ve dini gruplara ayrım yapmadan büyük destek sağladığını belirten Maruf, şunları kaydetti:
“15 Temmuz hain darbe girişiminin 6. yılında, ilk önce şehitlerimizi saygıyla, minnetle anıyoruz. Biz, bu hain darbe girişimini şiddetle kınıyoruz. Türk iradesi, demokrasisi galip geldi, başarılı oldu. Türkiye Cumhuriyeti her zaman bölgede demokrasi ve insan haklarına büyük katkı sağlayan ülkedir.”
ITC Başkanı Hasan Turan da bugünün önemli ve anlamlı bir gün olduğunu ifade ederek, “15 Temmuz’da Türkiye milleti ve devleti bir demokrasi destanı yazmıştır.” dedi.
Turan, Türkiye’nin istikrarı ve huzurunun her zaman Türkmenler ve Iraklılar için çok önemli olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
“Bundan 6 yıl önce demokrasiye karşı olan terör örgütleri, milletin iradesiyle gelen hükümete ve Türkiye devletine bir saldırıda bulundular. Ama şükür Türkiye milleti bütün kesimleriyle ve bütün partileriyle o demokrasi darbesine karşı çıktı.
Demokrasinin ne kadar önemli olduğunu tekrardan Türkiye’de gördük. Çünkü en önemli olan milletler için demokrasi ve halkın iradesidir. Halkın iradesi üzerinde hiçbir irade yoktur.”
Irak Meclisi Türkmen Grubu Başkanı ve ITC Milletvekili Erşat Salihi de 15 Temmuz’daki darbe girişiminin, Türkiye’nin güvenliği ve istikrarının yanı sıra Orta Doğu’nun güvenliği ve istikrarını da bozmayı hedeflediğini belirtti.
Salihi, FETÖ terör örgütünün sadece Türkiye için değil, bölge için de bir tehlike olduğunu vurgulayarak, her zaman Türkiye’nin güvenliğini ve istikrarını istediklerini kaydetti.
Mısır
Mısır’ın başkenti Kahire’de 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma törenleri organize edildi.
Türkiye’nin Kahire Büyükelçiliği ile başkentteki Türk Şehitliği’nde düzenlenen program şehitlerin anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Türkiye’nin Kahire Maslahatgüzarı Büyükelçi Salih Mutlu Şen, yaptığı konuşmada, “15 Temmuz, FETÖ terör örgütünün devletimize yönelik yarattığı büyük tehdidi ortaya koymuştur. Bu tehdidin bertaraf edilmesinde en büyük pay, Türkiye aşkına çarpan yürekleriyle, milli irade üzerinde bir güç tanımadığını, devleti, vatanı, bağımsızlığı ve demokrasiyi korumak için hayatını vermeye hazır olduğunu ortaya koyan Türk halkına aittir.” ifadelerini kullandı.
Bu büyük direniş destanını simgeleyen ve Demokrasi ve Milli Birlik Günü ilan edilen 15 Temmuz tarihinin, tarihe altın harflerle kazındığını ifade eden Şen, “15 Temmuz, ülkemizin tarihinde yeni bir atılımın, yeni bir yükselişin, yeni bir dönemin işareti olarak yerini almıştır. Demokrasimiz rüştünü ispat etmiş, milli iradenin gücü tereddütsüz anlaşılmıştır.” dedi.
Büyükelçi Şen, “FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasıyla mücadele, Sayın Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun talimatları altında, Bakanlığımızın en öncelikli gündem maddelerinden biri olmayı sürdürmektedir.” şeklinde konuştu.
15 Temmuz’da Türk halkının demokrasi ve milli iradeyi savunma yolundaki tarihi duruşundan sonra, artık Türk halkı ve demokrasinin çok daha güçlü ve emniyette olduğunu aktaran Şen, şöyle devam etti:
“Halkımız, halk iradesine dayanan devletimiz ve Cumhuriyetimiz, siyasi, ekonomik, askeri, kültürel ve sosyal her alanda, yurt içinde, bölgede ve dünyada, barış, istikrar, kalkınma ve refah için girişimci ve belirleyici rolünü bir kez daha herkese ve her kesime kabul ettirmiştir.”
Şehitleri anma programına büyükelçilik mensupları ve Mısır’da ikamet eden Türk vatandaşları katıldı.
Tunus
Tunus’ta 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma töreni yapıldı.
Başkent Tunus’taki Türk Büyükelçiliğinde düzenlenen törene, Büyükelçi Çağlar Fahri Çakıralp ile Türk ve Tunuslu yetkililer katıldı.
Türkiye’nin Tunus Büyükelçisi Çakıralp, törende yaptığı konuşmada, FETÖ’nün 251 vatandaşın şehit düşmesine, 2 binden fazla kişinin gazi olmasına neden olan darbe girişiminin üzerinden 6 yıl geçtiğini belirtti.
Çakıralp, Türkiye’nin darbeye ve darbecilere direnerek, her şartta demokrasisini koruma konusundaki ısrarını ortaya koyduğunu ifade etti.
Hollanda
Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliğinde yapılan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programında 15 Temmuz şehitleri anıldı.
İstiklal Marşı, saygı duruşu ve Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programa büyükelçilik çalışanları, Türkiye’nin Hollanda’daki misyon şefleri, ülkedeki Türk toplumunun temsilcileri, Türk iş insanları ile çok sayıda davetli katıldı.
Lahey Büyükelçiliğinde görevli Geçici Maslahatgüzar Murat Soğangöz’ün Hollanda Büyükelçisi Şaban Dişli’nin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü mesajını okuduğu programda, Türkiye’nin Amsterdam, Rotterdam ve Deventer başkonsolosları hazır bulundu.
Dişli mesajında, 15 Temmuz gecesi, 252 şehidin kanlarıyla kahramanlık hikayesi yazıldığını vurgulayarak, bu yeni nesil terör örgütüne karşı mücadelenin yurt içi ve yurt dışında kararlılıkla sürdürüldüğünü kaydetti.
FETÖ’nün eğitimden medyaya, siyasetten hayır kurumlarına kadar oluşturduğu paravan yapıların temizlendiğine değinen Dişli, “FETÖ iltisaklı kişilerin yurt dışında bulmaya çalıştıkları hukuki ve ekonomik hareket alanını aldığımız idari ve adli tedbirlerle her geçen gün daha da daraltıyoruz.” ifadesi kullanıldı.
Dişli, Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü hedef alan FETÖ taktiklerine karşı vatandaşların uyanık davranması ve dikkatli olması gerektiğini hatırlattı.
Macaristan
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de anma töreni düzenlendi.
Türkiye’nin Budapeşte Büyükelçiliği, Budapeşte Yunus Emre Enstitüsü (YEE) ve TİKA tarafından, YEE binasında düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü töreninde İstiklal Marşı okundu ve şehitler anısına saygı duruşunda bulunuldu.
Türkiye’nin Budapeşte Büyükelçisi Gülşen Karanis Ekşioğlu, yaptığı konuşmada, FETÖ tarafından şehit edilenlere rahmet dileyerek, her bir şehidin hikayesinin ilham verici olduğunu söyledi.
Türkiye’nin, tarihi boyunca pek çok saldırıya ve pek çok tuzağa maruz kaldığını belirten Ekşioğlu, “Vatanımızı korumak ve hakkımızı almak gayesiyle mücadele etmek, bu uğurda şehitler vermek, hepimiz için şüphesiz ki vatandaşlık görevidir. Sizlerin de yakından bildiği üzere 15 Temmuz gecesi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ulaşabilen milletvekillerimiz, ‘Öleceğiz, ama burayı terk etmeyeceğiz’ dediler.” ifadelerini kullandı.
Ekşioğlu, 15 Temmuz gecesi Türk halkının aynı hedef doğrultusunda birlikte hareket ettiğine dikkati çekerek, “Genelkurmay Başkanlığımız ve Meclisimizin önünde, Külliye’de, Ankara Emniyet Müdürlüğü binasında, İstanbul’da, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde, Üsküdar’da, Saraçhane’de, Atatürk Havalimanı’nda on binlerce vatandaşımız sokaklara döküldü. Ülkemizin dört bir yanında milyonlarca yürek aynı gaye ile harekete geçti, dünyanın dört bir yanında yüzlerce milyon kalp ülkemiz için dua etti.” diye konuştu.
Etkinlikte, Prof. Dr. Neşe Özden “Ulusal ve uluslararası bakışlarla Cumhuriyet, Demokrasi ve Milli Egemenlik” başlıklı sunum yaptı.
Programda ayrıca 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimi gecesinde yaşananları anlatan kısa film gösterimi ve Anadolu Ajansı foto muhabirlerinin darbe girişimi gecesinde çektikleri fotoğraflardan oluşan sergiye de yer verildi.
Bulgaristan
Türkiye’nin Sofya Büyükelçiliğinde yapılan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programında 15 Temmuz şehitleri anıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende şehitlerin anısına dua okundu.
Büyükelçilik konutunun bahçesinde Anadolu Ajansının 6 yıl önce darbe girişimi sırasında çektiği fotoğraflardan oluşan sergi açıldı.
Türkiye’nin Sofya Büyükelçisi Aylin Sekizkök, AA muhabirine yaptığı açıklamada, FETÖ’nün Bulgaristan’daki yapılanmasını çok yakından takip ettiklerini belirterek, “Diğer bölge ülkelerine nazaran FETÖ’nün Bulgaristan’a çok yoğun şekilde başından beri aslında sirayet edememiş olduğunu anlıyoruz. Dolayısıyla 15 Temmuz’dan hemen sonra atılan bazı adımlarla FETÖ’nün buradaki ana yapılanması ve FETÖ’nün Bulgaristan’daki elebaşıları zaten artık ülke dışına çıkartıldılar, bazıları Türkiye’ye sınır dışı edildiler. Dolayısıyla şu anda çok fazla görünür değiller.” dedi.
FETÖ’nün hem Sofya’da hem de Filibe’de hala faal olan iki sözde okulu işletiyor olmasına değinen Sekizkök, bu terör örgütünün ayrıca ülkedeki medya yapılanmasının devam ettiğini, internet üzerinden yayın yapan bir yayın organının olduğunu söyledi.
Büyükelçi Sekizkök, “Biz Bulgaristan makamlarıyla sürekli olarak yaptığımız bütün temaslarda FETÖ’nün karanlık yüzüne ve aslında Bulgaristan ulusal güvenliği için tehdit oluşturduğu gerçeğine dikkati çekerek “Hem bu okulları çok sıkı denetim altında tutmalarını ve mümkünse kapatmalarını veya Maarif Vakfına devretmelerini talep ediyoruz.” ifadesini kullandı.
Bulgaristan’da bu konuda maalesef henüz olumlu sonuç alamadıklarına işaret eden Sekizkök, büyükelçilik olarak bu önemli hususun takipçisi olmaya devam edeceklerini vurguladı.
Anma törenine diplomatlar, Bulgaristan ve Avrupa Parlamentosu milletvekilleri ile Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü temsilcileri de katıldı.
Tahran Yunus Emre Enstitüsünde 15 Temmuz fotoğraf sergisi açıldı
Türkiye’nin Tahran Büyükelçiliği himayesinde Yunus Emre Enstitüsü Kültür Merkezinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle fotoğraf sergisi açıldı.
Tahran Yunus Emre Enstitüsü (YEE) Kültür Merkezinde Anadolu Ajansının katkılarıyla düzenlenen fotoğraf sergisine Türkiye’nin Tahran Büyükelçisi Prof. Dr. Derya Örs, diplomatik temsilciler, YEE personeli ve öğrencileriyle, Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Tahran Büyükelçisi Derya Örs’ün anma töreni kapsamında yaptığı konuşmanın ardından ziyaretçiler sergiyi gezdi.
Büyükelçi Örs, “Türkiye düşmanı küresel emperyalizmin iş birlikçi yerli ve yabancı hainlerle beraber kalkıştıkları darbe girişiminin üzerinden 6 yıl geçtiğine” işaret ederek, “O karanlık günleri bir daha yaşamamak için bu mücadeleyi daima canlı ve diri tutmamız gerekiyor.” dedi.
15 Temmuz 2016 günü halkın, canı ve kanı pahasına Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe girişimine karşı mücadele ederek, unutulmayacak bir direniş sergilediğini ifade eden Örs, bu millî birlik ve beraberliğin hiçbir güç tarafından yıkılamayacağını dile getirdi.
Berlin
Berlin Büyükelçiliğinde düzenlenen 15 Temmuz etkinliği, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Büyükelçi Ahmet Başar Şen, yaptığı konuşmada, 15 Temmuz FETÖ’cü hain darbe teşebbüsünün bertaraf edilmesinde en büyük payın Türk halkına ait olduğunu belirterek, “15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan darbe girişimi, aziz milletimizin ve kahraman güvenlik güçlerimizin onurlu direnişi ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği sayesinde bozguna uğratılmıştır.” dedi.
15 Temmuz destanının bir demokrasi zaferi olduğunu vurgulayan Şen, bu vesileyle 15 Temmuz’u Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak andıklarını dile getirdi.
Büyükelçi Şen, hain saldırıdan bu yana geçen altı yılda devletin temel önceliklerinden birinin yurt içinde ve yurt dışında FETÖ’yle mücadele olduğunun altını çizerek, “FETÖ, yurt içindeki yapısının giderek zayıflaması sonucunda yurt dışı faaliyetlerine ağırlık vermeye başlamış; bu durum Türkiye dışındaki FETÖ yapılarıyla mücadeleye daha da önem kazandırmıştır. FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasıyla mücadele, mensubu olmaktan gurur duyduğum Dışişleri Bakanlığımızın en öncelikli gündem maddelerinden biri olmayı sürdürmektedir.” ifadelerini kullandı.
Yabancı muhataplarıyla yaptıkları temaslarda, FETÖ’nün faaliyet gösterdiği diğer ülkeler için de güvenlik tehdidi olduğunu ve adeta bir istihbarat ve uluslararası suç örgütü gibi çalıştığını somut örneklerle anlattıklarını aktaran Şen, FETÖ terör örgütünün yurt dışındaki hareket alanının daraltılması, mensuplarının adaletten kaçmalarının engellenmesi amacıyla idari tedbirler ve adli süreçlerin de devreye konulduğunu hatırlattı.
Başar Şen, FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasının önde gelen elebaşılarına yönelik olarak Türkiye’de açılan soruşturmalar kapsamında, bu kişilerin bulundukları ülkelere, iade taleplerinin iletildiğini ifade ederek, “FETÖ terör örgütünün yurt dışı yapılanmasında görev alan ve örgüte finansman sağlayan kişi ve kuruluşlar hakkında malvarlıklarının dondurulması talep edilmiştir. Yurt dışındaki FETÖ iltisaklı eğitim kurumlarının kapatılması, FETÖ unsurlarından arındırılması ve Türkiye Maarif Vakfına devredilmesine yönelik girişimlerimiz de devam etmektedir. Bu taleplerimiz FETÖ’nün yurt dışı yapılanmasının güçlü olduğu ülkelerden biri olan Almanya’ya da iletilmektedir.” diye konuştu.
Şen, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın (İİT) Asya Parlamenterler Asamblesi’nin KKTC’ye ilaveten, Pakistan Yüksek Mahkemesi’nin, FETÖ’yü terör örgütü olarak tanımladığına dikkati çekti.
NATO Madrid Zirvesi marjında Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasındaki görüşme sonucunda üçlü mutabakata varıldığını kaydeden Şen, “Anılan mutabakatla İsveç ve Finlandiya’nın, ülkemizin milli güvenliğini hedef alan tehditlere karşı tam destek vereceği ve bu kapsamda, PYD/YPG’nin yanı sıra FETÖ’ye de destek sağlamayacakları kayda geçirilmiştir. Çabalarımız, yurt dışındaki örgüt üyeleri üzerindeki baskıyı artırmış, örgütün yurt dışı yapılanmasında ve manevra alanında bir daralma yaşanmıştır. FETÖ’nün yurt dışındaki yapılanmasıyla mücadele çalışmalarımız şüphesiz kararlılıkla sürdürülecektir.” dedi.
Program sonunda İletişim Başkanlığı ve AA’nın katkılarıyla 15 Temmuz 2016’da akim bırakılan darbe girişimi sırasında yaşananları aktaran fotoğraflardan oluşan serginin açılışı yapıldı.
Öte yandan Berlin Başkonsolosluğunca 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle bisiklet turu düzenlendi.
Başkonsolos Olgun Yücekök, 15 Temmuz’un Türk milletinin demokrasisine sahip çıkışının önemli bir kilometre taşı olduğunu belirterek, bu yıl ki mottolarının, “Türkiye aşkına demokrasi uğruna” olduğunu ifade etti.
Fransa
Fransa’nın başkentinde Paris Büyükelçiliğinde düzenlenen etkinlik, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Paris Büyükelçisi Ali Onaner, yaptığı konuşmada, katılımcıları 15 Temmuz 2016 gecesi yaşadıklarını yeniden hatırlamaya ve bu hatıraları o günlere dair bilgisi olmayan gençlerle paylaşmaya davet etti.
Geceye dair fotoğrafların da sergilendiği etkinliğe yaklaşık 80 kişi katıldı.
Roma’da 15 Temmuz fotoğraf sergisi açıldı
İtalya’nın başkenti Roma’da Türkiye’nin Roma Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği ile İletişim Müşavirliğinin katkılarıyla 15 Temmuz 2016’da akim bırakılan darbe girişimi sırasında yaşananları aktaran fotoğraflardan oluşan serginin açılışı yapıldı.
Kültür ve Tanıtma Müşaviri Haluk Söner ile İletişim Müşaviri Murat Pazarbaşı’nın ev sahipliği yaptığı serginin açılışında, 15 Temmuz şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Serginin açılışına, Türkiye’nin Roma Büyükelçisi Ömer Gücük ile Vatikan Büyükelçisi Lütfullah Göktaş ve davetliler katıldı.
Büyükelçi Gücük, serginin açılışında yaptığı konuşmada, “Yurt dışında FETÖ’ye karşı farkındalığın daha artırılması konusunda siyasi mahiyetteki girişimlerin yanı sıra enformasyon faaliyetlerinin de büyük önemi bulunuyor.” dedi.
Görsel iletişimin gücüne vurgu yapan Gücük, “İşte, bugün açılışını yaptığımız 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü temalı fotoğraf sergisinin, 15 Temmuz hain darbe girişiminin bazen kelimelerle izah etmekte güçlük yaşadığımız vahametinin, bu defa görsel bir şekilde İtalyan kamuoyunda daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz. 15 Temmuz darbe girişimine karşı demokrasimizi savunma pahasına hayatlarını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize şifalar diliyor ve kendilerini saygıyla anıyorum.” diye konuştu.
Kısa video gösterimi yapılan açılışın ardından büyükelçiler ve konuklar sergiyi gezdi.
Bükreş
Büyükelçilik himayesinde, Bükreş Yunus Emre Enstitüsü desteği ve Maarif okulu ev sahipliğinde gerçekleştirilen anma etkinliğine Romen devlet erkanı ve vatandaşlar katıldı.
Büyükelçi Füsun Aramaz, 15 Temmuz 2016 tarihinde, devletin ve kurumların içine planlı bir şekilde yerleştirilen suç şebekesinin gerçek yüzünün ortaya çıktığını belirterek çağdaş devlet ve toplum düzenleri içinde benzerlerine az rastlanacak bir sivil direniş örneği yaşandığını kaydetti.
Aramaz, FETÖ’nün devleti, anayasal düzeni yıkmak suretiyle tamamen ele geçirme emeline ulaşmak için alenen terörizme başvurmaktan çekinmediğini ifade etti.
Konuşmanın ardından kürsüye gelen Maarif okulu öğrencileri günün anlam ve önemini anlatan şiirler okudular.
Etkinlik kapsamında ayrıca, Anadolu Ajansı foto muhabirlerinin 15 Temmuz 2016 darbe girişimi gecesinde çektiği karelerden oluşan fotoğraf sergisi düzenlendi.
Köstence’de fidan dikimi etkinliği
Romanya’nın Köstence kentinde de 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle Köstence YEE’nin destekleriyle Türkiye’nin Köstence Başkonsolosluğu konutunda, yerel makam temsilcileri, vatandaşlar ve soydaşlar ile bir araya geldi,15 Temmuz şehitleri ve gaziler, saygı, rahmet ve minnetle anıldı.
Ayrıca TİKA’nın katkılarıyla yapılan Köstence yeni Müslüman mezarlığında “15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Anısına Fidan Dikimi” etkinliği gerçekleştirildi.
Kosova’da “15 Temmuz ve İnsan” tiyatro oyununun prömiyeri yapıldı
Türkiye’nin Priştine Büyükelçiliği ve Yunus Emre Enstitüsü (YEE) destekleriyle Prizren “Art Theatre” tiyatrosu tarafından “AAB Faruk Begolli” sahnesinde düzenlenen gösterime, Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Çağrı Sakar, Kosova Bölgesel Kalkınma Bakanı ve Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) Genel Başkanı Fikrim Damka, KDTP milletvekilleri Fidan Brina Jılta ve Enis Kervan, YEE Kosova Müdürü Mehmet Ülker ile çok sayıda davetli katıldı.
Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Sakar, törende yaptığı konuşmada, FETÖ’nün, var olduğu tüm ülkeler için ciddi bir tehdit oluşturduğunu söyledi.
FETÖ’nün Türkiye’de yaptıklarını, başka ülkelerde de tekrarlayabileceği uyarısında bulunan Sakar, “Soydaşlarımızın da 15 Temmuz gecesi yaşananlara gösterdiği duyarlılığı takdirle karşılıyoruz. Ülkemiz, FETÖ ile mücadelesini geçmiş yıllarda olduğu gibi kararlılıkla sürdürürken soydaşlarımızın da Kosovalı dostlarımızı FETÖ’nün gerçek yüzü hakkında bilgilendirmeye devam edeceklerinden ve Kosova’yı, bu teröristler için güvenli bir liman haline gelmemesi için uyarmayı sürdüreceklerinden şüphe duymuyorum.” ifadelerini kullandı.
Bölgesel Kalkınma Bakanı Damka da Kosova Türk toplumu olarak FETÖ terör örgütüne karşı mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini belirterek, “Bizlere burada düşen görev de bu bölücülere, gözü dönmüşlere karşı kararlı bir tutum sergilemektir. Her zaman olduğu gibi ana ülkemizin, devlet büyüklerimizin yanında durarak bu davada var gücümüzle mücadeleye desteklerimizi sunmaktır.” diye konuştu.
Yaklaşık 1 saat süren tiyatro gösteriminin ardından, “15 Temmuz Demokrasi şehitleri” anısına “Orkide Kadınlar Derneği” tarafından gökyüzüne 251 balon bırakıldı ve davetlilere helva ikramında bulunuldu.
Güney Afrika
Güney Afrika’da Türkiye’nin Pretorya Büyükelçiliği ve Cape Town Başkonsolosluğunda 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma töreni yapıldı.
Türkiye’nin Pretorya Büyükelçiliğinde düzenlenen törene, Büyükelçi Ayşegül Kandaş’la büyükelçilik görevlileri ve ülkedeki Türk kurumlarının temsilcileri katıldı.
Tören, 15 Temmuz şehitleri için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Büyükelçi Kandaş, burada yaptığı konuşmada, Türk devletinin tüm kurumları ve dış temsilciliklerinin FETÖ uzantılarıyla yurt içinde ve dışında devam eden kararlı mücadelesinden bahsetti.
Cape Town’da 15 Temmuz etkinlikleri
Türkiye’nin Cape Town Başkonsolosluğu tarafından düzenlenen programın ilk bölümünde, Başkonsolos Sinan Yeşildağ ve başkonsolosluk çalışanları, Osmanlı alimi Ebubekir Efendi’nin kabrinin de bulunduğu Tana Baru Mezarlığı’ndaki 15 Temmuz Şehitleri Anı Bahçesi’ni ziyaret etti. 15 Temmuz şehitleri dualarla anıldı.
Ziyaretin ardından Başkonsolosluk Konutu’nda düzenlenen törene, Başkonsolos Yeşildağ, başkonsolosluk çalışanları ve bölgede yaşayan Türk vatandaşlarının yanı sıra Güney Afrikalılar da katıldı.
Güney Afrika’nın önde gelen Müslüman sivil toplum kuruluşlarından Awqaf SA Başkan Yardımcısı Mickaeel Collier, Müslüman Fıkıh Konseyi Başkan Yardımcısı Mevlana Abdulhalik ve ülke tarihindeki beyaz ırkçı apartheid karşıtı mücadelenin simge isimlerinden Abdullah Harun’un oğlu Prof. Dr. Muhammed Harun da konuşmacı olarak katıldı.
Başkonsolos Yeşildağ, AA muhabirine, programdaki konuşmalarında, Güney Afrikalı katılımcılara FETÖ’cü teröristlerin 15 Temmuz gecesi kalkıştıkları hain darbe girişiminin Türk halkı tarafından akamete uğratılması sürecini anlattıklarını belirtti.
Yeşildağ, konuşmaların Güney Afrikalı katılımcılar tarafından yoğun ilgi gördüğünü kaydederek, “Katılımcılar yeni birçok şey öğrendiklerini dile getirdi.” dedi.
Japonya
Türkiye’nin Tokyo Büyükelçiliğince 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma etkinlikleri düzenlendi.
Büyükelçilikteki anma töreninde konuşan Tokyo Büyükelçisi Korkut Güngen, FETÖ gibi yapılanmaların bulundukları her ülke için tehdit olduğunu söyledi.
Demokrasi düşmanlarına hiçbir yerde alan bırakılmaması gerektiğini kaydeden Güngen, “15 Temmuz sorumlularının adalet önünde hesap vermeleri sağlanmış, sağlanmaya da devam edilecek. FETÖ ile mücadele devam edecek çünkü bu, bir demokrasi mücadelesidir.” dedi.
Anma etkinlikleri kapsamında Tokyo Camisi Diyanet Türk Kültür Merkezi’nde “The Network” belgeselinin Japonca altyazılı gösterimi yapıldı.
15 Temmuz şehitleri anısına Tokyo Camisi’nde mevlit programı düzenlendi.
Kanada
Türkiye’nin Toronto Başkonsolosluğunda düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinliğine, Başkonsolos Sinem Mingan’ın yanı sıra Eğitim Ataşesi Ali Kaban, Din Hizmetleri Ataşesi Cihan Yalçınkaya, Kültür Ataşesi Selçuk Erincik, Ticaret Ataşesi Ahmet Karışman, Yunus Emre Enstitüsü Kanada Temsilcisi Bülent Uçpunar ve Türk toplumuna ait dernek ve vakıfların yöneticileri katıldı.
İstiklal Marşı ve şehitler için saygı duruşu ile başlayan törende konuşan Türkiye’nin Toronto Başkonsolosu Mingan, Türk milletinin 15 Temmuz gecesi tarihte bir eşi olmayan destan yazdığını söyledi.
Mingan, “15 Temmuz gecesi yaşananları her daim hatırımızda tutmalı ve milli birlik bilincini gelecek nesillere aktarmalıyız.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından hazırlanan 15 Temmuz hain darbe girişimini anlatan videoların gösterimi yapılan tören, Toronto Din Hizmetleri Ataşesi Cihan Yalçınkaya’nın, tüm şehitler için yaptığı duayla sona erdi.
Kanada’daki bir başka etkinlik ise Toronto’daki Mevlana Mescidi’nde gerçekleştirildi. Cuma namazı öncesi şehitler için Kur’an-ı Kerim okundu, ardından Toronto Din Hizmetleri Ataşesi Cihan Yalçınkaya, 15 Temmuz’a giden süreçte FETÖ’nün, dini duyguları ve kavramları nasıl kullandığına ilişkin vaaz verdi.
Vaazının ardından 15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere vatan ve devlet için can veren tüm şehitlere dua eden Yalçınkaya, cemaate FETÖ ve onun gibi gruplara prim vermemeleri tavsiyesinde bulundu.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Montreal Yunus Camisi’nde de etkinlik düzenlendi.
Etkinliğe, Türkiye’nin Montreal Başkonsolosu Sencer Yöndem, Türk toplumu üyeleri ve farklı ülkelerden Müslümanlar katıldı.
Etkinlik sonunda katılımcılara helva dağıtılırken, bunun Türk geleneğindeki anlamı da farklı ülkelerden gelen Müslümanlara Fransızca olarak anlatıldı.
Türkiye’nin Vancouver Başkonsolosluğu’nda da bir tören düzenlendi. Türk toplumu üyeleri ve konsolosluk çalışanlarının katıldığı törende, şehitlerin ruhu için Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi.
Katar
Türkiye’nin Doha Büyükelçiliği’nde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla anma programı düzenlendi.
Büyükelçilikte gerçekleştirilen programa, Türkiye’nin Doha Büyükelçisi Mustafa Göksu, Büyükelçilik çalışanları ve Katar’daki Türk kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Göksu, programda yaptığı konuşmada, 6 yıl önce bugün başarısız bir darbe girişiminin yaşandığını, darbe girişiminin yalnızca birkaç saat sürdüğünü, kısa zamanda devlet kurumlarının kurtarıldığını ve darbecilerin bertaraf edildiğini belirtti.
Türk halkının, bedenleriyle darbeye karşı duran şehitleri onurla andığını ifade eden Göksu, Türkiye’nin darbe girişiminden sonra daha güçlü olduğunu sözlerine ekledi.
Kenya
Türkiye’nin Nairobi Büyükelçiliği ve Kenya yetkilileri iş birliğiyle, 15 Temmuz dolayısıyla Ngongo tepesinde oluşturulan hatıra ormanında, darbe girişiminde şehit olanlar için fidan dikimi gerçekleştirildi.
Türkiye’nin Kenya Büyükelçisi Ahmet Cemil Miroğlu, düzenlenen anma programında AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk demokrasisini savunmak için canını veren şehitleri anmak için bir araya geldiklerini belirtti.
Miroğlu, “O darbe girişimi sırasındaki şehitlerin cesaretlerini onurlandırmak için buradayız.” dedi.
Kenya Orman Servisinden Jane Ndeti de terörizmin milliyeti olmadığını belirterek, “Türk dostlarımızla yaptığımız ortaklığı takdir ediyoruz. Bu anıt orman gerçekten çok güzel görünüyor ve Kenya’nın orman örtüsünün artmasına yardımcı olacak.” ifadesini kullandı.
AA