Bulgaristan: “Zor zamanlarda AB dönem başkanlığı”

Bulgaristan 01 Ocak 1018 tarihinde AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı Estonya’dan devraldı. Schengen ve Euro Bölgesi’ne katılmak isteyen Bulgaristan’ı Brexit ve göç politikaları gibi zorlu konular bekliyor.

1 Ocak itibariyle AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı üstlenen Bulgaristan’ı önemli konular bekliyor. Brexit müzakereleri, Birlik içinde ortak bir mülteci ve göç politikası oluşturulmasına yönelik tartışmalar ve AB’nin 2020 Mali Çerçevesi, bunlardan sadece birkaçı. Bulgaristan’ın AB Konseyi Dönem Başkanlığı’ndan sorumlu bakanı Lilyana Pavlova da hem Bulgar hem de Avrupa Parlamentosu’nda ülkesinin dönem başkanlığına yönelik hazırladığı programı duyurdu.

İyi bir dönem başkanlığının, fikir birliği, diyalog ve uzlaşmayı gerektirdiğini vurgulayan Pavlova, ağırlık verilecek bazı önemli konuların yanında Sofya yönetimi için AB’nin birlik ve istikrarının önemli olduğuna dikkat çekti.

Bakan Pavlova, ayrıca kendileri için 2020 bütçesi ve Brexit görüşmelerine bağlı olan genç insanların geleceğinin önemli olduğunu belirtti. Programda ayrıca Batı Balkan ülkelerinin AB perspektifleri, mülteci ve göç kapsamında güvenlik ve istikrar, ortak bir savunma ve ekonomik büyüme ile AB’nin üniter dijital pazarına odaklanmış konular listeleniyor.

Brexit ve Göç paketi

Bulgaristan’ın en önemli gündem başlıkları arasındaki göç politikasına yönelik bir “göç paketi” bulunuyor. Bu kapsamda Sofya hükümeti, Batı ile Doğu Avrupa ülkeleri arasında göç politikaları konusundaki farklılıkları gidermek ve Avusturya’nın 1 Temmuz 2018’deki AB Dönem Başkanlığı öncesinde bu konuda bir fikir birliği sağlamayı hedefliyor. Zira Avusturya hükümeti çok daha sıkılaştırılmış bir göç politikası için bastırıyor.

Hazırlık yapılan bir diğer konu ise Brexit müzakereleri. AB Başmüzakerecesi Michael Barnier ve Bulgaristan Başbakanı Boiko Borisov, Bulgaristan’ın AB Konseyi Dönem Başkanlığı sırasında Brexit müzakereleri konusunda önemli ilerlemeler sağlanacağını umduklarını belirttiler. Barnier, Bulgaristan’ın AB Konseyi Dönem Başkanlığı’na iyi hazırlandığını belirterek, Bulgar hükümetinin Brexit müzakerelerinin ilerletilmesi için gösterdiği çabadan dolayı da teşekkür etti.

Batı Balkan için devreye girecek

Bulgaristan, kendisi için en önemli konulardan olan Batı Balkan için son derece etkili bir çaba göstermek istiyor. Bu bağlamda yetkin ve yapıcı bir arabulucu olarak anılma hedefindeki Sofya hükümeti şimdiden bu konuda düzenlenecek bir AB Zirvesi için 17 Mayıs 2018 tarihini belirledi.

Almanya eski Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Almanya- Bulgaristan Forumu Başkanı Sosyal Demokrat Partili Gernot Erler DW’ye yaptığı açıklamada, “Bulgaristan Batı Balkan’a, genişleme ve uyum politikalarına güçlü bir ağırlık verecek. Bu bağlamda, bölgedeki ikili ilişkileriyle de iyi koşulları beraberinde getiriyor” dedi.

Madalyonun öteki yüzü

Tüm bunların yanı sıra AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı üstlenecek Bulgaristan, hala AB’nin denetimi altında bulunuyor. Münih merkezli Güneydoğu Avrupa Toplumu Yönetim Kurulu Başkanı Johanna Deimel’e göre, “bu ilk kez olan yeni bir durum.” Deimel, AB‘ye girişinden itibaren İşbirliği ve Doğrulama Mekanizması (CVM) tarafından izlenen Bulgaristan’a yönelik bu kapsamdaki son raporun oldukça “alarm erici” olduğuna dikkat çekiyor.
DW’ye açıklamasında, raporda, Bulgaristan’da bağımsız yargıya doğrudan müdahale edildiği, yargıçların bağımsızlığının zayıflatıldığı ve hatta Anayasa’ya aykırı kanunlar kabul edildiğine dikkat çeken Deimel; bu arka plan dikkate alındığında Bulgaristan’ın Batı Balkan ülkelerine örnek olamayacağı görüşünde. Deimel, Bulgaristan’ın AB için doğru dönem başkanı olacağı konusunda bu nedenle çekinceleri olduğunu dile getirdi.

Avrupa yanlısı çoğunluk

Bulgaristan’ın AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı başarılı şekilde sürdürebileceğine dair çekincelere yol açan bir diğer gerekçe olarak hükümet ortağı aşırı sağcı Birleşik Vatanseverler gösteriliyor. Riedrich-Naumann Vakfı’ndan Daniel Kaddik bu durumun bir sorun olduğuna dikkat çekerek, tanınmış yabancı düşmanı, milliyetçi, ya da korumacı kişilerin önemli kurumların başına geldiğini belirtti. Kaddik bunun yol açtığı sorunu izah edebilmek için de Başbakan Yardımcısı Valeri Simeonov’un azınlıklara yönelik nefretini saklamadan Romanları “yabani maymunlar” olarak tanımlayabilmesini örnek gösterdi.

Araştırma şirketi Gallup’un kamuoyu anketine göre, Bulgarların yüzde 62’si AB’ye güven duyuyor. Bu oran 2016 yılı Aralık ayında yapılan kamuoyu anketine göre yüzde 12’lik puanlık bir artış anlamına geliyor. Anket katılımcıların yüzde 55’i Bulgaristan’ın AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nı başarıyla yürüteceği yönünde görüş bildiriyor.

Bulgarlar dönem başkanlığı ile aynı zamanda Schengen Bölgesi ve Euro Bölgesi’ne girmeleri yönünde olumlu bir puan sayılmasını umuyor. Gözlemciler, henüz Euro Bölgesi’ne dahil olma ihtimali ufukta görünmese de Schengen Bölgesi’ne katılma ihtimaline engel olmadığından yola çıkıyor. Ne var ki, Bulgaristan her ne kadar iyi ekonomik veriler sunabilse de ne yazık ki Euro Bölgesi’nde çok fazla destekçisi bulunmuyor.

 

 

Kırcaalihaber

Read Previous

Aksa’ya adanan bir hayat: Şeyh Raid Salah

Read Next

Yunanistan’da askeri eğitim uçağı düştü

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *