Yunanistan’da 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü töreni

Türkiye’nin Atina Büyükelçiliğinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla tören düzenlendi.

Atina’daki etkinlikte şehitler için saygı duruşu ve 15 Temmuz gecesinde yaşananların anlatıldığı video gösteriminin ardından bir konuşma yapan Büyükelçi Burak Özügergin, 15 Temmuz hain darbe girişiminin hüsrana uğratılmasının 4’üncü yıl dönümünde, bu kalkışmayı engellemek için canlarını feda eden 251 şehidi anmak üzere toplandıklarını söyledi.

Özügergin, FETÖ terör örgütünün devletin ele geçirmek amacıyla birçok alanda sinsi faaliyetler sürdürdüğünü, gizli faaliyetleri ifşa olduktan sonra milletin silahını millete doğrulttuklarını anlattı.

– Atina’ya iş birliği çağrısı

Darbe girişimi sonrası helikopterle Dedeağaç’a kaçan 8 darbeci asker ile eski ordu mensupların Türkiye’ye iadesi için Yunan tarafına iş birliği çağrısını sürdüreceklerini kaydeden Özgügergin, “Buna karşın Yunan makamlarının bilinen tutumu nedeniyle, bu konuda şimdilik bir ilerleme sağlanamadı. Kendisi de darbelere maruz kalmış komşumuzdan, bu konuda daha somut iş birliği beklentimizi ısrarla takip edeceğiz.” şeklinde konuştu.

– Yunanistan’ın darbecilere karşı tutumu 

Törenin ardından düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Büyükelçi Özügergin, Yunan adalet sisteminin başta 8 darbeci asker olmak üzere, bazı eski ordu mensupları ve Türk adaletinden kaçan şüphelilerin bu ülkeye gelmesine yol açtığını söyledi.

Özügergin, FETÖ, PKK ve DHKP-C gibi terör örgütlerinin mensuplarının Yunanistan sokaklarında rahatlıkla terör propagandası yapabildiklerini vurgulayarak şöyle devam etti:

“Beş yıl önce Sakız Adası’nda bir tanksavar güdümlü füze (ATGM) ile yakalanan DHKP-C üyeleri ve destekçileri, geçtiğimiz Mart ayında, aralarında yine benzer bir silah sistemi de dahil olmak üzere büyük bir cephanelikle Atina’daki Büyükelçilik binamızın sadece birkaç yüz metre ötesinde yeniden yakalandılar. Kusura bakmayın ama ‘düşmanımın düşmanı dostumdur’ düsturu uluslararası ilişkilerde sağlıklı bir yaklaşım olamaz.”

– Ayasofya açıklaması

Ayasofya’nın ibadete açılmasına ilişkin soruları yanıtlayan Özgügergin, Ayafofya’nın Türk-Yunan, Türkiye-Avrupa veya dinler arası bir sorun olarak görmediklerini belirterek, “Aslında, konuyu Türkiye ile Yunanistan arasında ya da Türkiye ile Avrupa arasında ikili bir sorun olarak ya da daha kötüsü, bir dinler ya da medeniyetler çatışması olarak çerçevelemek doğru olmayacaktır.” şeklinde konuştu.

Ayasofya’nın bundan önce nasıl korunduysa aynı şekilde korunmaya devam edeceğini kaydeden Özügergin, “Biz Türkler zengin bir kültürel koruma geleneğine ve deneyimine sahip bir milletiz. Yoksa Ayasofya nasıl 567 yıl boyunca korunabilir ve bugünlere gelebilirdi? Biz bunca yüzyıl birileri bize dayattı diye mi bu eseri ve içindekileri koruduk? Hassasiyetlere saygı göstermeye ve doğru olanı yapmaya devam edeceğimizden emin olabilirsiniz. Ama biz de bunun karşılığında komşumuz Yunanistan’dan saygı bekliyoruz.” İfadelerini kullandı.

AA

Read Previous

Bursa Büyükşehir Belediyespor, Arnavutluk kaptanı Husaj’ı transfer etti

Read Next

Miçotakis: ‘Türkiye’ye mümkün olan tüm kanallardan yanıt vereceğiz’