İstanbul’da Talebe Olmak

İnsan dünyayı doğduğu köyden, kasabadan, şehirden veya yaşamını ikamet ettirdiği ülkeden ibaret sanır çoğu zaman, başka bir ülkeye okumaya yahut seyahate çıkana kadar.

Hepimiz kendi küçük dünyalarımıza, hayallerimize, rüyalarımıza dokunmak için bir takım planlar yapar ve faaliyete koyuluruz. “İnsan hayatta hayal ettiği müddetçe yaşar”, diyor Üsküplü şair Yahya Kemal Beyatlı. Hakikaten de insanoğlu rüyasını görmediği bir şeyin sahibi veya onun gerçekleşmesini istemesi çok mümkün değil, önce yıldız göreceğiz ki yıldız tutmayı öğrenelim. Yani her şey önce kendi iç dünyamızda, hayallerimizde kurguyla canlanır ve rüyalarımızla hayat bulur.

Bende Türkiye’ye/İstanbul’a eğitim için gelmeden önce çoğu defa bunun kurgusunu, filmini hayal dünyamda yazmıştım diyebilirim. Hatta bazen görmeden şiirlerimin mısralarına İstanbul’u sıkıştırma gayretine bile girmişliğim oldu. Çünkü birçok sair ve yazar tarih içerisinde İstanbullu olarak addedilmek istemiştir. Bu da o şehrin büyüklüğüne daha da önem atfetmiştir. Şunu da belirtmek gerekir,  Türkiye’nin birçok güzide şehri var, ancak ben yazımı İstanbul üzerinden örneklendiriyorum.

Evet, bir ülkede ve sevdiğiniz bir şehirde tahsil görmeye başlamışsanız oranın kaldırım taşlarında mazi ve atinin ayak izlerini görürsünüz.

O toplumun sosyal yaşantısını, o ülkenin insan psikolojisini, kültürünü, gelenek, görenek, örf ve adetlerini öğrenirsiniz. Hele Türkçeyi sonradan öğrenenler için bir dil, bir kültürdür. O milletin teferruatlarına iner, Türkçe ile düşünürsünüz.

Bizde YTB(Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı) gibi çok önemli bir kurum aracılığı ile şu anda eğitim hayatımıza ülkeler başkenti olan İstanbul’da devam ederken, hem bilgi dağarcığımızı geliştiriyoruz, hem de büyük şehrin zorluklarına rağmen tek başımıza mücadele etmeyi öğrenip İstanbul şehir edebiyatından da mezun olma uğraşındayız. Aynı zamanda bu tarz uluslararası eğitim- öğretim projeleri ülkelerin değişim politikaları için de büyük önem arz ediyor.

Şehirleşen köyler, köyleşen şehirler, küçülen dünyamız ve tek tip insan silüetleri bugün birbirimizi daha çok anlama ve dinleme gereğini göstermektedir. Birlikte yaşayabilme kültürümüzü daha da etkin hale getiriyor başka bir ülkede tahsil görüyor olmak. Tabi daha söylenebilecek o kadar çok şey var ki, şimdilik bu kadarı ile yetiniyorum. Balkanların kalbi Üsküp’ten selam ve saygılarımla…

Read Previous

Kosova’da KDTP ile PDK anlaştı

Read Next

Dil kullanımı yasası yeniden mecliste

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *