D. Mehmet Doğan: Kültürel sınırlarımız siyasi sınırlarımızın çok ötesindedir

“Türkçenin 15. Uluslararası Şiir Şöleni” 30 yıl aradan sonra ilk başladığı yerde, ilk şölene katılan şairlerin davet edilmesiyle önce Bursa’da başladı 16 Ekim 2022 tarihinde de Konya’da devam etti.

TİKA’nın desteklediği, Selçuklu Belediyesinin ev sahipliğindeki şölen Yeni Nesil Kütüphanesi’nde gerçekleşti.

Konya Milletvekili Ahmet Sorgun, TYB Kurucu ve Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan, Selçuklu Belediye Ahmet Pekyatırmacı, TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, TYB Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu ve Konyalı şiir severlerin katılığı programda şairler şiirlerini seslendirdiler.

Sorgun: Türkçe’nin şiir şölenini çok önemli buluyorum

Şölenin açılışında bir konuşma yapan  Konya Milletvekili Ahmet Sorgun,  “Ben öncelikle Selçuklu Belediyemize, Başkanımıza ve Yazarlar Birliğimize, Türk Dünyasından ve Türkiye’den şairlerle Konya’da bizi buluşturduğu için her ikisine de gerçekten canı gönülden tebrikler diyorum. Her ülkenin bağımsızlığının sembolü bir bayrağı oluyor,  bir de bayrağının yanında milli marşı oluyor.   Şiir de bayrak kadar önemli bir değer taşıyor  gerçekten bu kadar önemli. Şiirler aynı zamanda da milletlerin hafızasını da oluşturuyor Eğer bu şiir olmasaydı biz Endülüs’teki o kıyımı bugüne herhalde taşıyamazdık. Veya  İstiklal Marşımız yahut Sakarya veya  bir Su Kasidesi bunun kadar bunlar kadar kalıcı bir şey bildiğim kadarıyla yok. Onun için  Türkçe’nin şiir şölenini çok önemli buluyorum.” dedi. 

Doğan: Kültürel sınırlarımız siyasi sınırlarımızın çok ötesindedir

TYB kurucu ve şeref Başkanı D. Mehmet Doğan da yaptığı konuşmada şunları söyledi:  “30 yıl önce bu şölene “Allah adını zikredelim evvela” diyerek başlamıştık, ilk cümlemiz bu olmuştu. Türkçenin uluslararası şiir şöleni bir hayal idi, 1990’lı yıllarda dünyanın bir değişim dönemine girdiğini görüyoruz. Bu dönemde bizim erişebileceğimiz alanlar genişledi. Dünyada siyasi sınırlar çizilir; bize de gerçek anlamda çok dar gelen bir siyasi bir sınır çizilmişti, ama kültürel sınırları çizmek kimsenin elinde değildir, elbette kültürel sınırlarımız siyasi sınırlarımızın çok ötesindedir.  Bu düşünce ile Türk lehçeleri şivelerinin şairlerini bir araya toplamak onları tanıştırmak ve Türkçenin en güçlü edebiyat alanı olan şiiri öne çıkarmak şairleri öne çıkarmak maksadıyla Türkçenin Uluslararası Şiir Şölenini yapmaya karar verdik.  Bunun hazırlıklarının çok uzun sürdüğünü ve aynı zamanda kabul ettirilmesinin de epeyce zaman aldığını söyleyebiliriz ama buna rağmen 1992 yılında Elhamdülillah, Türkçenin Uluslararası Şiir Şölenini Bursa’da başlattık.  Neden Bursa’da başlattık? Çünkü Bursa kurucu bir şehirdir, Osmanlı Devletinin asıl kuruluşu Bursa’dadır. Bursa ile Osman Gazi’nin türbesinin  bulunduğu kurucu liderin bulunduğu bir şehirde başlatmayı doğru bulduk. Daha sonra Kadim medeniyet şehrimiz Selçuklunun başkenti  Konya’da devam ettik.

 Bize burada ilk defa böyle hayırlı bir faaliyetin 30 yıl sonra tekrarını yapıyoruz bundan büyük mutluluk duyuyoruz.  Bu şölen süreklilik üzerine kurulduğu için gençlerin katılmasıyla geleceğe yürüyen bir faaliyet olarak tasarlanmıştı ve amacına da ulaştı. İnşallah önümüzdeki yıllarda yine bu şöleni dünyanın çeşitli ülkelerinde yapmaya devam edeceğiz Bursa’da da söyledik ilk hedefimiz Özbekistan, inşallah orada yapmak istiyoruz bu şöleni, sonra da dünyanın  diğer şehirlerinde ülkelerinde yapılır inşallah.” 

Pekyatırmacı: Türklerin Mirası Projesini üstlendik

Selçuklu Belediye Ahmet Pekyatırmacı da yaptığı konuşmada,  “Dilimiz, tarihimiz, medeniyetimiz, kültürümüz ve gençlerimiz, bizim korumamız, yaşatmamız ve geleceğe taşımamız gereken değerlerimiz. Bu manada bu şiir şöleninin çok önemli bir organizasyon, önemli bir program olduğunu düşünüyorum. Otuz yıl önce başlayan böyle önemli bir programında otuzuncu yılında Konya’mızda gerçekleşiyor olmasından ayrıca mutluluk duyuyorum.” dedi.

Gençlerin kültür, sanat, edebiyat faaliyetlerinin içinde olmalarının önemine vurgu yapan Başkan Pekyatırmacı, “Bugün itibariyle kütüphane sayımız 106 oldu. her bir kütüphane açıyoruz.  Kütüphanemizde hem gençlerimizi kitapla buluşturuyoruz  hem onlara okuma alanları, çalışma alanları oluşturuyoruz. İnşallah bu merkezde de gençlerimiz hem kütüphanede hem akademik yönden hem sosyal, kültürel yönden kendilerini geliştirecekler, araştırmalar yapacaklar; arkadaşlarıyla  birlikte burada sosyal faaliyetlere katılacaklar.” diye konuştu.

Konuşmasında, “ Cumhurbaşkanlığı  himayesinde Anadolu Selçuklu Çağ Mirası, Büyük Selçuklu Çağı Mirası eserlerimizi daha önce tamamlamıştık ve yayın hayatına girmişti. İşte en son  İpek Yolu Konakları eserimizi tamamladık. Anadolu’da bulunan İpek Yolu üzerindeki bütün hanlarımızın, Selçuklu eserlerimizin tamamını artık bir envanterde topladık. Bütün tarihiyle, geçmişiyle, fotoğraflarıyla, planlarıyla hepsini muhafaza altına aldık.” İfadelerini kullanan Başkan Pekyatırmacı sözlerini öle sürdürdü: “Türklerin Mirası Projesini Selçuklu Belediyesi olarak üstlendik. Önümüzdeki yıldan itibaren etaplar halinde projeyi  tamamlayacağız. On yedi ciltlik bir yayın ve on sekiz bölümlük bir belgeseli bu zamana kadar Türklerin tarihini anlatan en önemli, en büyük eseri inşallah yayın hayatına kazandırmış olacağız.  Türklerin tarih  sahnesine çıkışından Anadolu Selçuklu Devleti’nin yıkılışına kadar olan süreci somut olmayan kültürel mirasıyla, devletleriyle, mimari eserleriyle, ilim adamlarıyla, bilim adamlarıyla birlikte inşallah gençlerimize aktarma anlamında  en önemli eserini ortaya koymuş olacağız.”

Arıcan: Her beşere nasip olmaz bu başarı

TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan da yaptığı konuşmada; TYB’nin bir çok faaliyetinin yıllardır devam ettiğini belirterek; ” 45 yıl önce kurulan Türkiye Yazarlar Birliği “Türkiye’nin Uluslararası Şiir Şöleni” 30 yıldır süregelmektedir. Bu Şiir Şöleni’nin fikir babası, kahramanı aramızda bulunan kurucu ve şeref başkanımız D. Mehmet Doğan’dır. Sovyetler dağıldıktan sonra Türk devletleriyle aramızdaki kültürel iş birliğini arttırmak, sürdürmek, dilde, fikirde, işte birliği sağlamak adına böyle bir faaliyete geçirmiş ilk çıkıldığında belki “Neden böyle bir faaliyet yapılmalı? Ne gerek var?” seslerin çıktığı günden bugüne iyi ki böyle bir faaliyet yapılmış. Tekrarını 30.sunu 30 yıl sonra Osmanlı’nın başkenti Bursa ve Selçuklu’nun başkenti Konya’mızda tamamlamak suretiyle Mevla bunu yinelemeyi nasip etti. Herhalde bir beşere, bir kula planladığı programladığı bir faaliyetin artarak, güçlenerek 30 yıllık tekrarını göstermek, Rabbimizin en büyük nimetlerden olsa gerek.” dedi.

30 yıldır devam eden bu faaliyetin, Türk devletleri arasında kültürel ve sosyal iş birliğini güçlendirmek adına kurulan Cumhurbaşkanımızın önderliğini yaptığı Türk Devletleri Teşkilatının amaçlarına, bu şiir şöleninin yıllardır zemin hazırladığının altını çizen Arıcan, “Bu şölende sadece şairlerin şiiri okunmuyor. Aynı zamanda şiirin geleceği üzerine, şiirin yeni durumları üzerine birçok tartışmalar yapılıyor. Hepimiz biliyoruz ki şiir insanın tarihi kadar eskidir ve köklüdür. Belki de saltanatı en kadim kültürel gelenek şiirdir. Ama bununla beraber biz hem geleneğimizin o geçmiş şairleriyle hem de aramızda mevcut şairlerimizle övünmeliyiz. Şundan dolayı övünmeliyiz; Türkiye Yazarlar Birliği’nin kültür, fikir, sanat hayatımız adına verdiği çok büyük bir davanın, kavganın en büyük savaşçıları şairlerimizdir. Şairlerimiz aslında Türkçemizin emekçileridir. Bu anlamda Türkçemizin varlığını koruması ve devam ettirmesi  adına şairlerimizin çok büyük bir emeği var. Onları hürmetle, muhabbetle selamlıyorum” ifadelerini kullandı.

Genel Başkan Arıcan konuşmasının sonunda; TYB Konya Şubesinin önemli kültür, sanat ve edebiyat faaliyetleri düzenlediğini, Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu ve yönetimini takdir ettiğini söyledi.

Konuşmalardan sonra Mevlâna ve Yunus Emre şiir fasılları başladı.

Mevlana Şiir faslı Ahmet Köseoğlu’nun Mevlâna ile ilgili bilgiler vermesiyle başladı. Bu fasılda;  Halil Ürün, Ahmet Alkan, Ali Saçıkara, Mustafa Uçurum, Şaban Çalış, Azerbaycan’dan Ahmadzadeh Gerami Hamid, Murat Güzel, Kerkük’ten Ali Yağmuroğlu ve Gagavuz’dan Maria Mercanka şiirlerini seslendirdiler.

Şair Vural Kaya’nın Yunus Emre ile ilgili verdiği bilgilerden sonra Yunus Emre şiir faslı başladı.

Bu fasılda; Emre Öztürk, Mehmet Kurtoğlu, Vasvettin Yağız, Ahmet Aka, Türkmenistan’dan Arazgul Rejebova, Osman Avanoğlu, Ali Bal, Müştehir Karakaya, Şemsettin Küzeci ve  Mekedonya’dan Mehmed Arif şiirlerini okudular.

Şiir okuyan şairlere berat takdim edildi ve toplu fotoğraf çekimi ile “Türkçenin 15. Uluslararası Şiir Şöleni” programı son buldu.

Kaynak: TYB

Read Previous

AB Komisyonu üyesi, Frontex ile ilgili raporu okuyunca “şoke olmuş”

Read Next

33 Kosovalıyı öldürmekle suçlanan Sırbistan vatandaşı, Macaristan’da tutuklandı