Bulgaristan’ın Schengen’e katılımı giderek daha mümkün görünüyor

Avrupa Komisyonu, Bulgaristan’da hukukun üstünlüğüne ilişkin süreçleri izleyen sözde İşbirliği ve Doğrulama Mekanizmasına son verdi.

Komisyon gerekçesinde, Bulgaristan ve Romanya’nın yükümlülüklerini yeterince yerine getirdiğini ve izlemenin tüm AB ülkeleri için getirilen genel mekanizmaya göre, hukukun üstünlüğünü takip eden yıllık raporlarla, devam edebileceğini belirtti.

Piyasa Ekonomisi Enstitüsü’nden ekonomi uzmanı Adriyan Nikolov, Bulgaristan Radyosu’na özel konuştu ve şunları belirtti:

“Bu, yaklaşık iki yıldır içinde bulunduğumuz büyük belirsizlik ve siyasi istikrarsızlık dönemine rağmen, Bulgaristan’ın açıkça doğru bir şey başardığını kanıtlayan bir güven göstergesidir. Ancak bu yine de gelecek yıldan itibaren Schengen’e kabul edilmemizin garantisi anlamına gelmez. Ülkemizin bu yolda önündeki son engel olup olmayacağı kesin değil.”

Avusturya ve Hollanda, Bulgaristan’ın Schengen’e katılımına ilişkin çekincelerini dile getiren iki AB üyesi ülke olmaya devam etmekte. Bu çekincelere pek çok neden var ve ayrıca sınırlardaki güvenlikle ilgili vakalar da bunu gösteriyor. Ekonomi uzmanı konuyla ilgili şunları hatırlattı:

“Kapitan Adreevo” olayından bahsetmeden geçemeyiz, çünkü Bulgaristan’ın Schengen’in dış sınırı rolünü ne ölçüde oynayabileceğini gösterdi. Rüşvet karşılığında her türlü kaçak sevkiyatın yapıldığı uygulamada yolsuzluk ve özel gümrük binası oluşturulmasıyla ilgili bu skandalın ülke imajını etkilememesinin yolu yoktu. O zamanki hükümetin (PP, DB, BSP ve İTN arasındaki dörtlü koalisyon) bu yolsuzluk planını sona erdirmek için yaptığı eylemler belki de olumlu bir rol oynadı ve Batılı ortaklarımız muhtemelen şu anda aynı mücadelenin gösterilmesini bekliyor.”

Bulgaristan’ın Schengen üyeliğine ilişkin tartışmalar, ülkemizin 2007 yılında AB’ye girmesinde başlamış ve halihazırda devam etmektedir. Son aylarda ülkemizin iç kesimlerinde sıkça yakalanan Batı Avrupa’ya yönelen büyük göçmen gruplarının engelsiz geçişleri sıklaştı. Böylece bu olaylar ülkemizin sınır güvenliği konusundaki güvensizliğine de katkı sağladı. Geçen ayın başında sabıka kaydı bulunan ve İnterpol

tarafından aranan Angel Hristov’un Küstendil’e bağlı Resilovo köyündeki evinde ölmesi sonucu sınırlarımızdaki güvenlik bir kez daha kamuoyunun gündemine yerleşti. Adriyan Nikolov’a göre “Bu olay, ülkemizin katılımıyla ilgili çekinceleri olan ülkeler önünde, ülkemizi ve sınır kontrolümüzü iyi bir ışıkta göstermedi.”

Schengen bölgesinin bir parçası olmadığı için Bulgaristan’ın uğradığı kayıpları belirlemek zor. Bazı tahminlere göre, taşınan malların sınırlarda gecikmesi, ihracatçılar ve nakliye şirketi sahipleri için yılda yaklaşık 100 milyon leva tutarında kayıp getiriyor. Maalesef ülkemizin kaçırdığı faydaların tazminini müzakere etmek mümkün değil. Nikolov şöyle devam etti:

“Bu ticari ilişkilerle ilgili ve Bulgar ithalatçıların AB pazarlarına Alman veya Fransız pazarlarından daha kolay erişim sağlayamaması gerçeğini telafi etmenin bir yolu yok. Muhtemelen, Schengen’in parçası olduğumuzda sorun çözülecek. Bundan önce, siyasi sorunlarımızın şimdiye kadar AB üyeliğimizden yararlanma konusundaki temel fırsatı engellediğini kabul etmeliyiz.”

Ekonomi uzmanı, “Schengen” konusunda Parlamentodaki siyasi güçlerle ilgili yorumda bulundu ve hükümetin diğer ana hedefi olan Avro bölgesine katılımı hakkında izlenen ciddi çelişkiler beklenmediğini belirtti. Nikolov’a göre, bu bölgeye katılmamız, ekonomideki işgücü açığı sorununun çözümüne en azından kısmen katkı sağlayacak ve ülkede bulunan yabancıların çalışma imkanını kolaylaştıracak.

BNR.bg

Read Previous

Karadağ, Sırbistan ile ilişkilerinde yeni bir sayfa açıyor

Read Next

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg: Türkiye’nin AB’ye üye olma arzusunu destekliyorum