ABD Dışişleri Bakanlığı 2023 Yunanistan İnsan Hakları raporu yayımlandı

Raporun “Örgütlenme Özgürlüğü” başlığı altında, İskeçe Türk Birliği’nin uğradığı haksızlığa da yer veriliyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı, göçmenlere yönelik muamele, polis ve casus yazılım kullanımına ilişkin sorunların da yer aldığı yıllık insan hakları ihlalleri raporunda, geçtiğimiz yıl Yunanistan’daki insan hakları durumunda “önemli bir değişiklik olmadığını” belirtti.

Raporda, “önemli insan hakları sorunları arasında, cezaevinde tututlu olanlara, göçmen ve sığınmacılara kolluk kuvvetlerinin muameleleri, ulusal, ırksal veya etnik azınlık gruplarının üyelerini hedef alan şiddet içeren suçlar ve lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel, interseks kişileri hedef alan şiddet veya şiddet tehdidi içeren suçlar.” yer alıyor. 

Rapora göre Yunan hükümetinin, güvenlik güçlerinde ya da hükümetin başka yerlerinde insan hakları ihlalleri gerçekleştiren yetkilileri soruşturmak, kovuşturmak ve cezalandırmak için düzenli olarak adımlar attığı belirtiliyor. Raporda sığınmacıların zorla geri itildiği ile ilgili bölümde, “Bununla birlikte, sivil toplum örgütleri ve uluslararası kuruluşlardan, hükümetin sığınmacıların zorla geri gönderildiği iddialarını etkili bir şekilde soruşturmadığı ve sorumlulardan hesap sormadığı yönünde şikayetler geldi.” ifadelerine yer verildi. 

Roporda, ırk ve etnik azınlık gruplarının üyeleri, belgesiz göçmenler, sığınmacılar, göstericiler ve Romanlar da dahil olmak üzere polis ve sahil güvenlik tarafından yapılan kötü muamele ve istismar örneklerinin yer aldığı raporlarından bahsetmektedir.

TOPLANMA VE ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ

Yunanistan Anayasası ve kanunlarla, barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüklerinin garanti altına alındığı ifade edilen raporda, bazı kısıtlamalar olsa da, bu haklara genel olarak Yunanistan’ın saygı gösterdiği kaydediliyor. 

Barışçıl Toplanma Özgürlüğü

Barışçıl toplanma ve gösteri hakkına Yunan devletinin genel manada saygı gösterdiği ifade edilen raporda, Tempi’de meydana gelen tren kazası sonunda yapılan yürüyüşlerde vatandaş ile polis arasında ciddi arbedelerin yaşandığına değiniyor. 

Örgütlenme Özgürlüğü

Örgütlenme özgürlüğü başlığı altında, İskeçe Türk Birliği’nin uğradığı haksızlığa da değinilen raporda, “Anayasa ve yasalar örgütlenme özgürlüğünü öngörmesine rağmen, mahkemeler kendini etnik Makedon olarak tanımlayan veya kolektif bir etnik kimliğin göstergesi olarak “Türk” terimini içeren derneklere yasal kısıtlamalar getirmeye devam etmiştir. Trakya merkezli “İskeçe Türk Birliği”, 2021 yılında Yüksek Mahkeme’nin “ulusal güvenlik ve kamu düzeni gerekçeleriyle” resmi kaydını reddeden kararına dayanarak yasal statüsü olmadan faaliyet göstermeye devam etti.” Şeklindeki ifadelere yer verdi. 

Raporda ayrıca, cezaevi ve gözaltı merkezlerinin aşırı kalabalık olmaya devam ettiği ve genellikle yetersiz temizlik ve sağlık hizmetlerine sahip olduğu belirtildi.

YOLSUZLUK DAVALARI

Yolsuzluk konusunda yapılan tespitlere dayanarak, “En kayda değer vakaların polisle ilgili olduğunu tespit etmiştir. Ulusal Şeffaflık Kurumu (UŞK) 2022’de yolsuzluk, dolandırıcılık ve kötü yönetim iddialarıyla ilgili 3.513 şikâyet almış (2021’de 3.057) ve 575 denetim ve teftiş gerçekleştirmiştir (2021’de 393); bunlardan 13’ü (2021’de 21) kovuşturmaya sevk edilmiştir. Temyiz ya da ilk derece düzeyinde 32 mahkumiyet (2021’de 24) ve 15 beraat (2021’de 21) kararı verilmiştir. Mahkûmiyet kararı verilen 32 davanın 28’inde hapis cezası ertelenmiştir.” ifadelerine yer verildi. 

MEDYA BASKI GÖRÜYOR

Medya özgürlüğü başlığı altındaki bölümde ise, Medyada çoğulculukla ilgili olarak raporda, ulusal ve uluslararası kuruluşların gazetecilerin ve medya kuruluşlarının hükümeti eleştirmekten veya skandalları haber yapmaktan kaçınmaları için baskı gördüklerini söyledikleri belirtildi. 

Raporda ayrıca, medya özgürlüğü gözlemcileri Yunanistan’daki özgürlük ve iftira yasalarının gazetecileri sindirmek için kullanıldığına dair endişelerini dile getirmeye devam ettiği kaydedildi.

BM insan hakları savunucuları özel raportörü Mart ayında yayınladığı raporda gazetecilerin “yolsuzluk ve çevre kirliliğiyle ilgili araştırmacı haberlerinden dolayı ceza davaları ve halkın katılımına karşı stratejik davalarla” karşı karşıya kaldıklarını belirtti.

Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet konusunda, 14 Kasım tarihli AB Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddete Karşı Eylem Uzmanlar Grubu raporu “Yunanistan’ın kadına yönelik şiddetle mücadelede ilerleme kaydetmiş olmasına rağmen, özellikle mağdurların korunması, polis, savcı ve adli karar alma yetkilileri arasında toplumsal cinsiyete dayalı şiddete ilişkin örtülü tutumlar konusunda ciddi endişelerin devam ettiğini” ortaya koyduğu belirtildi. 

YUNANİSTAN DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN YANIT

Rapora yanıt veren Yunanistan Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın hükümetin görüşüne başvurmadığını belirtti. 

Bakanlık tarafından yapılan basın açıklamasında, “Raporun bütünlüğü, güvenilirliği ve tarafsızlığı açısından özellikle önemli olan, söz konusu konularla ilgili olarak Yunan devletinin görüşüne başvurulmamış olmasıdır.” denildi.

“Rapor, bağımsız olarak denetlenmeyen sivil toplum kuruluşlarının şikayetlerini daha fazla araştırma yapmadan listeliyor. Bu tür gelişigüzel kayıtlar nedeniyle, hukukun üstünlüğünün gelişmiş olduğu tüm ülkelerde ciddi insan hakları sorunlarının mevcut olduğu görülmektedir.” şeklindeki ifadelere yer verildi. 

Read Previous

“Kosova, Avrupa Konseyi Üyesi Olma Yolunda”

Read Next

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk dünyası çocukları ve TRT Çocuk Şenliği konuk çocuklarıyla bir araya geldi