Mini uydu Hippocamp’in, bir gök taşının Neptün’ün büyük uydusu Proteus’a çarpması sonucu, uydudan koparak oluştuğu ileri sürüldü.
Gök bilimciler, Hubble Uzay Teleskobu‘nun 2013 yılında keşfettiği Neptün’ün mini uydusu Hippocamp‘in, gezegenin uydularından Proteus‘tan kopmuş olduğu tezini ileri sürdü.
Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı NASA’nın internet sitesinde yer alan habere göre, ABD’nin California Üniversitesi, NASA Ames Araştırma Merkezi ve SETI Enstitüsünden araştırmacılar, yaptıkları çalışmada Hippocamp’in, Kuiper Kuşağı’ndan gelen bir gök taşının Neptün’ün büyük uydusu Proteus’a çarpması sonucu, uydudan koparak oluştuğu tezini ortaya attı.
Araştırmacılar, 34 kilometre çapındaki mini uydunun, Neptün’ün en dış yörüngesindeki Proteus’un daha önce bulunduğu yerde olduğunu kaydederek, Proteus’un, kütle çekimiyle yörüngesini temizlerken kendisinin binde biri büyüklüğündeki bir gök cismini yok etmemiş olmasının soru işareti yarattığına dikkati çekti.
Voyager 2’nin, 1989 yılında Proteus’da büyük bir gök taşı kraterini görüntülediğine işaret eden araştırmacılar, Hippocamp’in büyük olasılıkla söz konusu krateri yaratan çarpmanın etkisiyle koparak meydana gelmiş olduğunu belirtti.
Güneş Sistemi’nin dış çeperindeki gezegenlerin uydularının gök taşı çarpmalarına sıklıkla maruz kaldığını vurgulayan NASA Ames Araştırma Merkezi’nden Jack Lissauer, “Bu iki uydu (Proteus ve Hippocamp), uyduların bazen gök taşlarıyla birbirlerinden koparak oluşabileceğinin dramatik bir örneği.” dedi.
Hippocamp, Yunan mitolojisindeki yarı at yarı balık yaratığın adı olarak biliniyor. Deniz atının Latince adı “Hippocampus” da bu yaratıktan geliyor.
Uluslararası Gökbilim Birliği kurallarına göre, Neptün’ün uydularına yalnızca Yunan ve Roma mitolojisindeki deniz yaratıklarının adı verilebiliyor.
Araştırmanın sonuçları “Nature” dergisinde yayımlandı.