Türkiye’deki Bosnalı futbolcuların ‘ithal’ berberi

Bosna Hersek ve Karadağ’da kuaför salonları bulunan Alen Demirovic, ayda bir kez İstanbul’a giderek farklı Türk takımlarında forma giyen Bosnalı futbolcuların tıraşını yapıyor.

Bosna Hersek ve Karadağ’da kuaför salonları bulunan Alen Demirovic, ayda bir kez İstanbul’a giderek farklı Türk takımlarında forma giyen Bosnalı futbolcuların tıraşını yapıyor.

Karadağ doğumlu Demirovic, kuaför akademisinde eğitim almak için geldiği Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da yaklaşık 10 yıldır kadın ve erkek kuaförlüğü yapıyor. Dedesinden miras bu meslekte kendini sürekli geliştiren Demirovic, şarkıcılardan futbolculara, politikacılardan oyunculara kadar birçok ismin güvenini kazanmayı başardı.

Atiker Konyaspor forması giyen Deni Milosevic ile eskilere dayanan arkadaşlığı ise Demirovic’i bambaşka bir maceraya sürükledi. Milosevic sayesinde birçok Bosnalı futbolcu ile tanışan Demirovic, tıraşı ile diğer isimlerin de tercihi haline geldi. Ayda en az bir kez İstanbul’a giden Demirovic, Medipol Başakşehir’den Edin Visca, Riad Bajic ve Milos Jojic’i, Atiker Konyaspor’dan Milosevic ve Amir Hadziahmetovic’i tıraş ediyor.

AA muhabirine konuşan Demirovic, berberlik zanaatına başladığında henüz ilkokul çağlarında olduğunu belirterek, dedesinin çalıştığı berber dükkanında başladığı bu işi sonraki yıllarda da sürdürdüğünü söyledi.

İlk önceleri dedesine yemek götürmek için gittiği dükkanda, sonraları yerlerdeki saçları süpürmeye ve müşterilerle ilgilenmeye başladığını anlatan Demirovic, “Zaman içinde bu işe aşık oldum. Her gün buraya gelip bir süre burada zaman geçirir oldum.” dedi.

Demirovic, doğduğu şehirde kuaförlük meslek lisesi olmadığından normal liseye kaydolduğunu belirterek, bir yandan okula devam ederken diğer yandan dedesinin yanında çalıştığını ve zaman içinde kendi müşterileri olduğunu anlattı.

Dedesi emekli olduktan sonra açtığı “Alen” isimli dükkanda beraber çalıştıklarını söyleyen Demirovic, “Lise bittikten sonra meslekte kendimi geliştirmek ile üniversite okumak arasında kaldım. Ben bu işi yapmak istiyordum ve ailem de destek oldu. Saraybosna’ya geldim ve buradaki kuaförlük akademisini bitirdim. Buradan mezun olduktan sonra orta halli bir kuafördüm. Hırslıydım ve daha fazlasını yapmak istiyordum. Karadağ’daki kuaförlük akademisini de başarıyla tamamladım. Saraybosna’ya dönüp ilk kuaför salonumu 2010’da açtım.” ifadelerini kullandı.

Bosna Hersek’i birçok uluslararası kuaförlük yarışmalarında başarıyla temsil eden ve hem dünya hem de Avrupa şampiyonalarında önemli dereceler alan Demirovic, “Hem yurt içinde hem de yurt dışında çok fazla seminere katıldım, katılmaya da devam ediyorum. Zira müşterilerinize daha iyi hizmet sunmak için kendinize yatırım yapmanız gerek.” dedi.

Her şey Deni Milosevic ile başladı

Demirovic, hayatın insanlara sürekli fırsatlar sunduğunu ve bunları değerlendirmenin yine insanın elinde olduğunu vurgulayarak, “Bana göre hayat bir bumerang. Çalışırsanız bu size iyi bir fırsat olarak dönecektir. Benim için de her şey Deni Milosevic ile tanıştığımızda başladı. Henüz milli takımda değilken de tatil zamanlarında Saraybosna’ya gelirdi. Bir gün tesadüfen benim salonuma geldi. Onu tanıdım, sohbet ettik, fotoğraf çektirdik.” dedi.

O gün Bosna Hersek’in İsrail ile maçı olduğunu ve Milosevic’in de maça gitmekten bahsettiğini anlatan Demirovic, “Ben de maça gidecektim. Beraber gitmeye karar verdik. Maçı da beraber izledik. İkimiz de hayal kurduk. Ben ona ‘Düşünsene sen milli takımda oynuyorsun, ben de hala seni tıraş ediyorum.’ dedim. Deni ise ‘Bu çok iyi olurdu ama neredeyse imkansız.’ diye cevap verdi. Bugün baktığımızda aslında ikimizin de hayali gerçek oldu. O milli takımın bir futbolcusu oldu, ben ise onun sayesinde tanıdığım birçok milli futbolcunun kuaförü oldum.” ifadelerini kullandı.

Milosevic’in bir gün milli takımdan arkadaşı Muhamed Besic’i kuaför salonuna getirdiğini dile getiren Demirovic, “Sonra beraber kampa döndüler. Birçok futbolcu saçlarını beğenmiş ve benim onları da tıraş etmemi istemiş. Kampa gidip onları da tıraş ettim. Sonra yurt dışında da kamplara gittim.” diye konuştu.

Demirovic, Bosna Hersek Milli Futbol Takımı’nda forma giyen birçok ismin Türk takımlarında oynadığını belirterek, “Şimdilerde onlar için sık sık İstanbul’a gidiyorum. Belli aralıklarla İstanbul’a gitmek ve orada milli futbolcularımızı tıraş etmek benim için büyük bir ayrıcalık. Visca, Bajic, Milosevic ve Hadziahmetovic’in yanı sıra onların bazı takım arkadaşlarını da tıraş ediyorum. Daha önce de yurt dışına kişiye özel tıraş için gitmiştim ama ilk kez böyle sürekli olarak İstanbul’a gidiyorum. Bundan dolayı da çok gururluyum.” dedi.

İstanbul’u çok sevdiğini söyleyen Demirovic, gelecekte imkanlar el verdiği takdirde başta Türkiye olmak üzere yurt dışında da salonlar açmayı düşünebileceğini ifade etti.

Gençlere berberliği öğretmek istiyor

Bu işi yapmayı seçerken ailesinden hiçbir zaman baskı görmediğini ve kendisinin de çocuklarına asla baskı yapmayacağını kaydeden Demirovic, şöyle devam etti:

“Ama hem kendi çocuğumun hem de diğer çocukların mutlaka bir zanaat öğrenmesini tavsiye ediyorum. Bir okul açma hayalim var. Adı Saraybosna Berberlik Akademisi olacak. Türk bir müşterim, bu proje ile ilgili Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) yetkilileriyle konuşabileceğimi, zira TİKA’nın eski zanaatların unutulmaması noktasında destek olduğunu söyledi. Amacım gençlere berberlik zanaatını öğretmek ve onların istihdamına katkıda bulunmak.”

Bosna’daki savaşta terk etmek zorunda kaldıkları yurtlarına geri dönen ailelerin çocuklarını da bu okula almak istediğini söyleyen Demirovic, bu projenin çok fayda sağlayacağını ifade etti.

Çabalamadan başarılı sonuçlar alınamayacağının bilincinde olduğunu vurgulayan Demirovic, “Akademideki hocam çalışmalarımızı denetlerken sürekli ‘Olmadı.’ derdi. 10 kez de denesem ‘Olmadı.’ derdi. Neden olmadığını sorduğumda ise ‘Yeterince terlememişsin, çalışmaya devam.’ derdi. Bu, kariyerimde beni motive eden önemli bir detay oldu.” şeklinde konuştu.