Bulgaristan Ulusal Gelir Ajansı, Başmüftülüğün devlete borçlarını bahane ederek Sofya Yüksek İslam Enstitüsü’nün binasını gizli artırmayla sattı.
Gerçek Değerinin Altında Gizli Artırmayla
Dünya İslam Bankası tarafından 2000 yılında satın alınarak Bulgaristan Başmütülüğü’ne bağışlanan bina Sofya Yüksek İslam Enstitüsü’nün okul binası olarak kullanmak için yasal işlemler devam ediyordu. Söz konusu bina Bulgaristan’ın kaplıcalarıyla ünlü Bankya kasabasında bulunuyordu.
Bulgar Hükümeti, Başmüftülüğün borçlarını tahsil etmek bahanesiyle Bulgaristanlı Müslümanların çok değer verdikleri ve Dünya İslâm bankası tarafından Sofya İslâm Enstitüsü’nün kullanımı için 2000 yılında satın aldığı binasını teamüllere aykırı olarak gizli artırma ile sattı. Uzmanlar yapının gerçek değerinden çok daha düşük bir fiyata satıldığını söylüyorlar. Üstelik bu satış işlemi binanın tadilatı için gerekli prosödürler tamamlanmaya çalışırken yapıldı.
Bulgar Hükümetinin Müslüman vatandaşlarına ait bir eğitim kurumunu basit bir gerekçeyle satması Bulgaristanlı Müslümanlar arasında derin üzüntülere sebep oldu.
Amaç Yüksek İslam Enstitüsünü Bitirmek mi?
Biz imar ederken onlar ucuza satıyorlar. Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti, ülkemizde bulunan Bulgarlara ait gayrimenkulleri onarıp sahiplerine iade ediyor. Mesela Edirne’deki Papaz Mektebi gayrimüslimlere ait vakıf mallarının iadesi kapsamında Bulgar Vakfı’na iade edildi. Yine İlim Yayma Cemiyeti yüksek meblağlar ödeyerek Bulgarlara ait bir binayı restore etti ve hâlihazırda da Bulgar vakfına kira ödeyerek kullanıyor.
Başmftülüğün başka birçok malı olduğu halde özellikle Enstitü için alınan binanın satılması Sofya Yüksek İslam Enstitüsü’nü bitirmek için sinsice yapılan bir hamle olarak değerlendiriliyor.
Müslümanlar, Kendilerine Sahip Çıkılmasını İstiyorlar
Çocuklarının dinlerini öğrenmeleri için çok değer verdikleri okul binalarının sinsi emeller uğruna satılması Bulgaristan Müslümanlarını çaresiz bıraktı. Müslümanlar özellikle bölgede sözü geçen bir ülke olması hasebiyle Türkiye’den kendilerine sahip çıkmasını bekleyerek şöyle dediler: “Bizi yalnız bırakmayın. Dinimizi öğrenebileceğimiz kurumların kapatılmasına engel olun. Bu okullarımız kapanırsa biz dinimizi kimden öğreneceğiz? Dinimizi unutursak kimliğimizi de kaybederiz. Türk Hükümeti ve Başkan Erdoğan’dan bize sahip çıkmasını istiyoruz.”