Manchester City ve Celtic gibi köklü takımlarda mücadele ettikten sonra futbol kariyerine Samsunspor’da devam eden Yunan futbolcu Georgios Samaras, Türkiye’de evinde gibi hissettiğini söyledi.
33 yaşındaki Yunan futbolcu, futbol kariyerini, Türkiye’deki futbolu ve Türkiye’de olmasını değerlendirdi.
Spor Toto 1. Lig takımlarından Samsunspor’a bu sezon başında transfer olan Samaras, oynadığı futbolla taraftarların beğenisini kazandı.
Samaras, attığı gollerle Theofanis Gekas’tan sonra Samsunspor’a sirtaki müziği çaldıran ikinci oyuncu oldu.
Samaras, yedi yılını geçirdiği Celtic’in kariyerinde ayrı bir yeri olduğuna işaret ederek, orada görüştüğü futbolcu ve yöneticilerin bulunduğunu belirtti.
Celtic’in 125’inci kuruluş yıl dönümünde Şampiyonlar Ligi’nde Barcelona ile karşılaştıklarını anlatan, 2-1 kazandıkları maçı ve sahadaki o atmosferi hiç unutmayacağını dile getiren Samaras, Yunanistan Milli Takımı’nda ise dünya kupasında son 16’ya kalmak için Fildişi Sahilleri ile oynadıkları ve penaltıdan altığı golle bir üst tura çıktıkları maçın hafızasına kazındığını vurguladı.
Eski kulüpleri Manchester City ve Celtic’teki futbolcu arkadaşlarını takip ettiğine işaret eden Samaras, şöyle devam etti:
“Türk halkı da futbolu aynı Yunanistan’da olduğu gibi çok seviyor. Ben de burada Fenerbahçe’yi tutuyorum. Ama Türkiye’deki en iyi futbolcu Beşiktaş’ta Ricardo Quaresma’dır. Türkiye’ye geldiğimde gerçekten iyi düzeyde futbolcuların olduğunu gördüm. Süper Lig’in iyi bir seviye olduğunu gördüm ve şaşırdım. Tabii ki kendi oynadığımız ligde de iyi takımlar ve iyi futbolcular var. Premier Lig’e transfer olan Cenk Tosun gerçekten iyi bir forvet. Türkiye dünya üçüncüsü olmuş bir ülke. Şimdi Türk Milli Takımı’nda yeni bir değişim yaşanıyor. Yeni yüzler ve yeni isimler katılıyor Türk futboluna. Biz de 2004’te Avrupa şampiyonu olduk ve sonra yenilenmeye başladık. Şu anda Türk Milli Takımı’nın yenilenme aşamasında olduğunu düşünüyorum.”
“Duygularımızı anlatma konusunda birbirimize çok benziyoruz”
Türkiye’ye geldiğinde konukseverlikle karşılandığını, yabancılık hissetmediğini ifade eden Samaras, iki ülkenin birbirine benzer çok yönleri olduğuna işaret etti.
Samaras, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Beni Türkiye’de çok büyük konukseverlikle, iyi karşıladılar. Onun için Türkiye’ye gelirken hiç endişelenmedim. Kesinlikle Türk insanı ile Yunanistan halkı arasında bir sıkıntı yok. Bu gerilim tamamen politik. Duygularımızı anlatma konusunda birbirimize çok benziyoruz. Yemeklerimiz, müziklerimiz hemen hemen aynı. İstanbul, İzmir ve Adana’ya gittiğime Yunanistan’da gördüklerimle benzer şeyleri görüyorum. Sonuçta ben İrlanda’dan gelen değil Yunanistan’dan gelen bir kişiyim. Komşuyuz ve birçok şeyimiz ortak ve birbirine benzer. Ne zaman yeni bir yemek türü denesem komşu olduğumuz için benim damak tadıma yakın yemekler buldum. Gaziantep baklavası hayranıyım ve özellikle fıstıklı olacak.”
“Türkiye’de evimde gibi hissediyorum”
Samaras, 16 yaşında Yunanistan’dan ayrılıp Hollanda’ya gittiğini ve çok farklı bir kültürle ve bambaşka bir yaşam tarzı ile karşılaştığını belirterek, “Yine aynı şekilde Hollanda’dan çıkıp İngiltere’ye gittiğimde adaptasyonu zor zamana girdim. Ama Türkiye’ye geldikten sonra özellikle de son birkaç ay içinde evimde olduğum gibi hissetmeye başladım.” ifadesinde bulundu.
Samaras, 2014 Dünya Kupası’ndan sonra 1,5 yıl futbol oynamadığını ve yeniden toparlanmaya başladığını dile getirerek şunları kaydetti:
“1,5 yıl futbol oynamadığım için vücudum 3-4 ayda futbol oynayacak seviyeye geldi. Şu an futbol oynama ritmimi yakaladım. Yani vücudum futbol oynamaya elverişli hale geldi. Sakatlanmadığım sürece maç karçırmamaya gayret ediyorum. Yaşım 33, vücudumun bana imkan tanıdığı kadar futbol oynamak istiyorum. Sahada kazanmak adına çok agresifim. Çünkü hep kazanma hırsı var. Ama bunu normal yaşantıma yansıtmıyorum.”