Üsküplü çocuklar Peygamber Efendimiz’e mektup yazdı

Üsküplü ilkokul çocukları, Dinlerde Ahlak dersinde, Mevlid Kandili vesilesiyle Hz. Muhammed (s.av.)’e olan sevgilerini, yazdıkları mektuplarla dile getirdiler.

TİMEBALKAN

Üsküplü ilkokul çocukları, Dinlerde Ahlak dersinde, Mevlid Kandili vesilesiyle Peygamber Efendimiz’e karşı duydukları sevgiyi yazdıkları mektuplarla dile getirdiler. Dinlerde Ahlak dersini gören 6. sınıf öğrencileri Mevlid Kandili’nde, peygamber efendimize duydukları, sevgiyi, saygıyı, özlemi yazdıkları mektuplarla ifade ettiler. 6. sınıf öğrencisi Melek Naz Demir yazdığı “Seni Seviyorum Ya Resullalah” başlıklı mektubunda şu sözlere yer verdi: “Yazamam, anlatamam kelimeler, sözler yetmez sana olan sevgimi anlatmaya. İçimdeki özlem, kalbimdeki sevgi büyüdükçe artan, arttıkça da beni mutlu, huzurlu eden bir duygu seli bu. Doğdun, güneş gibi… Ben seni görmeden her gün, her gece daha çok sevdim, daha çok özledim. Çocukların kalbini sevinçle doldurdun, minicik yüreklerimiz seni çok ama çok sevdi ey Resul. Seni görsem… Seni görsem eminim severdim ama, ama ben seni görmeden çok sevdim. Görmeden sevmek, örnek almak bambaşka bişey…Layık değilim seni yazmaya, anlatmaya..İçimden geçenleri karalamaya çalıştım, sana olan sevgimi, özlemimi, minnetimi…Bu büyük sevginin tek sebebi sensin Ya Resulallah”.

“Keşke bir günlüğüne de olsa tekrar gelebilsen”

6. sınıf öğrencisi Salahattin Mert Baki ise Peygamber Efendimiz’e yazdığı mektubunda “Sevgili Peygamberim, Benim adım Salahattin Mert Baki.  Dinlerde Ahlak ders hocamızın teşvikiyle bu mektubu sana yazıyorum. Canım Peygamberim, ben küçük yaştan itibaren hep Seni ve Kuran-ı Kerimi duyarak büyüdüm. Allahımı da Seni de çok seviyorum. Ama biz müslümanlar bugün hiçte senin yaşadığın gibi yaşamıyoruz. Kuran okuyor ama anlamaya, yaşamaya çalışmıyoruz. Herşeyi sanki zorla yapıyoruz. Bize hep senin çocukları çok sevdiğini anlatıyorlar, ama bugün müslüman çocukları hiç sevilmiyor gibiler. Neden mi ? Açıklayayım. Müslüman çocukları dünyanın birçok yerinde öldürülüyorlar, tüm dünya müslümanlarıda o çocukların öldürülüşünü izliyor. Büyüklerimiz desem, onlarda kendi aralarında anlaşamadıkları için o çocukları koruyamıyorlar. Herkes İslamı anlatıyor ama anlattıklarını uygulamıyorlar. Müslümanım diyor hırsızlık yapıyor, yalan söylüyor. Müslümanım diyor namaz kılmıyor, namaz kılıyor fakat dedikodu yapıyor. Bugün iyi olabilmek, iyi kalabilmek ve iyi bir müslüman olarak yaşayabilmek çok zor. Keşke bir günlüğüne de olsa tekrar gelebilsen, bu çukurdan tüm müslümanları çıkıp çıkarabilsen.Seni seven ve ümmetinden olmayı isteyen mümin kardeşin…”

“Ben de seni örnek alıp senin gibi merhametli, cesaretli ve adaletli olmak için çaba sarfediyorum”

Bir diğer 6. sınıf öğrencisi Cenana Coloviç ise, “Ya Resulallah senin ümmetinden olduğum için çok  mutluyum.Sen bir ahlak örneğisin. Gül Peygamberim senin en büyük özelliğin öğüt ve kuralları önce kendi yaşamında uygulamandır. Zorluklar karşısında hiç yılmadın. “İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez” buyurdun. Ben de seni örnek alıp senin gibi merhametli, cesaretli ve adaletli olmak için çaba sarfediyorum” satırlarını yazarak peygamber efendimizi örnek aldığını ifade etti. Ya Resulallah seni görmedim ama sana karşı içimdeki sevgim çok büyük, diyen Hamza İslam ise, “Seni seviyorum ve seni sevdiğimi herkese söylüyorum. Sana inanıyor ve sana dua ediyorum. Senin nasıl bir insan olduğunu herkese söylüyor ve seni örnek alıyorum. Öğretmenimiz seni sevenin, seni örnek alanın  Cennette sana komşu olabileceğini söyledi, cenette  beraber olmamız” duasında bulundu.

“O zamanın çocukları gibi ben de seni görüp gül kokunu koklasaydım”

Peygamber efendimize benzemeyi çok istediğini söyleyen Sinanuddin Nesim ise mektubunda, “Sevgili Peygamberim senin yüzünü o kadar çok hayal ediyorum ki… Annem ve babam seni bana anlatırlarken teninin gül koktuğunu, çocukları çok sevdiğini, güvenilir, adaletli olduğunu söylediler. Sana benzemeyi ne kadar çok isterdim. Anne babamı üzmüyor, yalan söylemiyor ve seni örnek alıyorum Efendim” ifadelerine yer verdi. Selver Selim ise yazdığı mektubunda, “Sevgili Peygamberim biliyorum ki cennettesin.  Sen güvenilir, fedakar, sabırlı ve bilgiliydin. Cenneti de bu özelliklerinle kazandın. Kim sizin gibi olmak istemez ki. Salat ve selam üzerinize olsun” ifadelerine yer verdi.

Sevgili Peygamberim seni ne kadar çok sevdiğimi anlatamam diyen 6. Sınıf öğrencisi İrem Bayram ise mektubunda, “İyiki bizim bu güzel dinimiz olan İslamı öğrettin.. Bazen düşünüyorum senden iyi bir insan var mı diye. Seni kitaplardan, anlatılanlardan öğrenmektense seni görerek tanısaydım. Diğer çocukları neşelendirip onlarla ilgilendiğin gibi benimle de ilgilenmeni isterdim. O zamanın çocukları gibi ben de seni görüp gül kokunu koklasaydım. Elimde olsa da zamanı geri çevirebilsem. Biliyorum böyle şeler imkansız. Gelsen başımı okşasan, o gül kokunu yüzüme sürsen, ve hiç gitmemek üzere geri dönsen. Seni görmeden sevmek buysa eğer, peki ya seni görüp seninle yaşama sevgisi ne olurdu hiç düşünmeye aklım ermiyor. Seninle yaşayanlar ne kadar da şanslıymış. Keşkelerim bu yüzdendir, seni arayışımdandır” satırlarını yazdı.

Çocukların peygamber efendimize mektup yazmalarına vesile olan Dinlerde Ahlak dersi öğretmeni Hafız Kadriye Süleyman, “Bizleri Müslüman olarak yaratan, Peygamber ve Sahabe sevgisiyle donatan; Gül Peygambere gönül vermiş, gönül ehli Müslümanlarla tanıştırıp kaynaştıran, Rabbimize hamd olsun. Dinimizdeki mübarek gün ve geceler, sevginin, merhametin, affetmenin ve bu vesileyle yücelmenin sebebi olur. Biz Müslümanlar her zaman şefkat, paylaşma, yardımlaşma gibi ahlaki değerlere bürünmeliyiz. Fakat bunları unuttuğumuz olur zaman zaman. İşte mübarek gün ve geceler bizlere unutulan iyi davranışları hatırlatma vesilesidir” dedi.

Hayatına hayran kaldığımız, her şeyini örnek alma çabasına girdiğimiz, Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’in dünyayı şereflendirdiği ayın ve gecenin içinde olduğumuzu hatırlatan Süleyman, “Bizi bu geceye ulaştırana sonsuz hamdüsenalar olsun. Herkesin birbirine en modern iletişim araçları ile çeşitli yazılar yazdığı, süslü püslü mesajlar gönderdiği bir çağda yaşıyoruz. Peygamberimizi daha çok örnek almamız temennisiyle bu güzel günde öğrencilerimin kaleme aldıkları birkaç yazıyla Resule seslenişleri bizleri mutlu etti. Rebiul evvel ayına girdiğimiz günden itibaren derslerimizde Peygamberimizi konuştuk hep… Peygamberimize yazıyla seslenmelerini istedim, çocuklarımız o kadar güzel noktalara vurgu yapmışlardı ki, birkaçını sizlerinde okumasını arzu ettim. Mevlid Kandiliniz Mübarek olsun, Rabbim bizleri Hz. Muhammede layık ümmet eylesin” şeklinde konuştu.