Balkanların Kalbindeki Sahne
Üsküp Türk Tiyatrosu
İsmet Arasan
Üsküp Türk Tiyatrosu gerçekten de Balkanların kalbindeki tek Türk sahnesidir. Türkiye’nin ünlü belgesel yönetmeni İsmet Arasan 2012 yılında, tiyatronun kuruluşundan ta ki belgeselin hazırlandığı (2012) yılına kadar yapmış olduğu çalışmaları, sahne faaliyetleri, hazırladığı oyunları hakkında – değerli- sözü, çalışmanın yanında az kalsa da kayda değer bir belgeselin olduğunu yazmadan yapamayacağım. Belgesel film çalışmalarında günümüzün bu yönde yapan yönetmenler arasında bence önde gelenlerdendir. Son zamanda sanata ne kadar da az ilgi olduğunu göz önünde bulundurursak, -Balkanların kalbindeki sahne Üsküp Türk Tiyatrosu- varlığını Makedonya dışında da duyurmak için kollarını sıvayan değerli yönetmene böyle bir girişimi için ne kadar da teşekkür etsek azdır. Belgeselden konu edilmişken, Makedonya tiyatro severlerinin bu çalışmaları aslında böyle hazırlanan bir belgeselden ne kadar da haberleri olduğunu bilmek isterdim ki, bence belgeseli izleyenlerin az sayıda olduğunu düşündüğümü açıkça da yazmayı uygun buldum…
İşinin ustası olan İsmet Arasan bu yıl –Balkanların kalbindeki sahne Üsküp Türk Tiyatrosu- belgesel çalışmalarını Montreal Türk filmleri festivali- ne katılmasıyla, Türk Tiyatrosu’nun varlığını daha geniş seyirciye tanıtmak amacını ortaya atmıştır. Böyle bir düşünce, güzel ve kayda değer bir faaliyet oluyor. Montreal Türk filmleri festivalini biraz da Time Balkan’ın sevgili okurlarına tanıtmak istiyorum… –‘ sözünü ettiğim festival Kanada’da dokuz yıl düzenleniyor, ve de orada yaşayanlarca büyük ilgi görüyor. Böyle bir faaliyeti, Kanada’daki Türk topluluğunun sivil toplum kuruluşları, düzenliyor, derken şunu da belirtmek isterim ki, böyle başarılı düzenlenen faaliyete Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir sivil kuruluşundan katkısı olmuyor.(bunu da kaynaktan bildirildim)festivalde hazır bulunan filmlerin altyazıları İngilizce ve Fransızca geçtiğinden dolayı ilgili sinema severlerine de kapılar açık. Kısa belgesel ve konulu kurmaca film dalında ilk kez bu yıl ödüllendirme yapılmış, böylece festivale, filmlerin oyuncuları, yönetmen ve yapımcıları konuk olarak davet ediliyor. Film festivalinden söz ederken şunu da belirteyim ki, bu yıl, Montreal’in TC Başkonsolosluğu da destek vermiştir… Montreal belgesel film festivalinden söz ederken şunu da söylemek isterim ki, bu yıl böyle değerli ödülü ‘-Balkanların kalbindeki sahne – Üsküp Türk Tiyatrosu- nu anlatan belgeseli kazanmıştır. Tabi ki böyle bir çalışması için belgeselin yönetmeni İsmet Arasan’ı kutlarım. Belgesel çalışmaları yolunda nice başarılara imza atmasını dilerim…
Böyle bir çalışmayla, Makedonya ve balkanlar dışında da tanıtımı yaşayan Üsküp Türk Tiyatrosu’nun günümüzdeki durumuna bir göz atmayı uygun gördüm. Tiyatronun içler acısı durumuna geçmezden önce şunu belirtmek isterim ki, günümüzde tiyatroda faaliyet gösteren oyuncu kadrosunu tebrik etmek isterim, neden derseniz, tüm zorluklara rağmen gıpta edilecek oyunlarını hazırladıkları için, zor koşullar altında yüksek değerde oyunlarını seyircisine hiç yorgunluk görmeden sundukları için gerçekten de oyunculuklarında kayda değer sahne performanslarını kutlarım… Sevgili oyuncular sahne çalışmalarınıza böyle devam ederseniz inanın ki, içinizdeki sanat sevdası sönmeyinceye kadar Üsküp Türk Tiyatrosu sahnesi, var olacaktır. Yeter ki sizler yaptığınız işinizi, sanatınızı şimdiye kadar yorgunluk, bilmeden tüm güçlükleri yok saydığınız için varsınız ve de var olacaksınız. Sanat sevgi, azım, güçlükleri yenmekle mücadele etmek demektir…
….. Evet doğrudur sanatçı sanatını beliren zorluklara rağmen yaşatır, tam da Üsküp Türk Tiyatrosu oyuncuları gibi. Zorluklar derken, belirtmek isterim ki, 1950 yılında ilk adımını atan Üsküp Türk Tiyatrosu, gelin görün ki bugünkü sahne çalışmalarını, var olan Makedon tiyatro evlerinin sahnelerinde gerçekleştiriyor. Çok acıdır ki, bugün 67. Yılına giren sözünü ettiğim Türk tiyatrosu öz sahnesinden uzaklaştırılıp yeni bir tiyatro sahnesinin yapılacağını beklemekte. Evet Üsküp Türk Tiyatrosu’nun yeni sahne temelleri atıldı, ancak temel atmakla iş bitmiyor ki…? Bugün sözünü ettiğim tiyatronun başarılı oyuncuları, yorgunluk bilmeden görevlerini yapıyor ve hatta yaptıkları sahne çalışmaları için ödüller de alıyor. Böyle Üsküp’te var olan Makedon tiyatro sahnelerinde oyunlarını hazırlayan oyuncuları başarıları için yürekten kutlarım. Ancak yeni Türk tiyatrosu binasının bugüne kadar henüz inşa edilmediğini, Makedonya hükümeti ve Makedonya Kültür Bakanlığı’na da – neden Türk tiyatrosu binasının- henüz hazır olmadığını sormak gerekiyor?…günümüz siyasetinden söz etmeden, balkanlarda tek Üsküp Türk Tiyatrosu, bir zamanlar Makedonya’nın gururu olan bu sahne, neden kendi öz sahnesine bir türlü kavuşamıyor sorusunun beni ve Makedonya’da yaşayan Türkleri de ilgilendirdiğini düşündüğüm için güncelliğini koruyan sorunu yazmayı uygun buldum. Üsküp Türk tiyatrosundan hep gururla bahsettik, 67 yıl içerisinde çeşitli festivallerin gururu olan Üsküp Türk Tiyatrosu her zaman en değerli ödüllerle sahnesini taçlandırmışken bugün -neden ve niçin henüz öz sahnesine kavuşamıyor? Cümlesiyle yazımı sonlandırmayı- uygun buldum…
One Comment
I think this is a real great blog post.Much thanks again. Really Cool.