Eski Yugoslavya’nın çöküşünün ardından 8 Eylül 1991’de yapılan referandumla bağımsızlığına kavuşan Makedonya Cumhuriyeti bugün bağımsızlığının 26. yıldönümünü kutluyor.
kinci Dünya Savaşı’nda elde edilen müttefik zaferden sonra altı ülke (Slovenya, Hırvatistan, Bosna-Hersek, Sırbistan, Karadağ ve Makedonya) ve iki özerk bölgeden (Voyvodina ile Kosova) oluşan Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti kurulmuştu. 80’li yıllarda yaşanan siyasi krizin ardından 90’lı yılların başında meydana gelen bir dizi siyasi çatışma, Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti’nin çöküşüne neden oldu. Bu dönemde çözülemeyen sorunlar ise etnik gruplar arasında çatışmaların yaşanmasına zemin hazırladı. Hırvatistan ve Bosna-Hersek’te başlayan savaşların etkisi daha sonra diğer ülkelerde de görülmeye başlanmıştı.
Makedonya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı
Eski Yugoslavya’nın çöküşünden sonra, aralarında Makedonya Cumhuriyeti’nin de bulunduğu bağımsız devletler kurulmuştu. 8 Eylül 1991 yılında yapılan referandumda Makedonyalılarının yüzde 95’i ‘evet’ oyu kullanmış ve bu referandumla Makedonya bağımsızlığa kavuşmuştu. Makedonya Cumhuriyeti bugün bağımsızlığının 26. yıldönümünü kutluyor.
İlk çok partili Makedon Meclisi tarafından 25 Ocak 1991’de Bağımsızlık Bildirgesi, 17 Kasım 1991’de ise devlet için önemli bir adım olan yeni anayasa kabul edilmişti. Egemenlik bildirgesinin oylanmasının ardından, Makedonya Cumhuriyeti Meclisi tarafından 27 Ocak 1991’de Kiro Gligorov Makedonya’nın ilk Cumhurbaşkanı seçilmişti. 26 Nisan 1992’de kendi para birimi ‘Denar’a kavuşan Makedonya’nın ordusu ise aynı yılın Ağustos ayında kurulmuştu.
Başta Türkiye ve Bulgaristan olmak üzere Slovenya, Hırvatistan, Rusya, Bosna-Hersek gibi pek çok ülke Makedonya’nın bağımsızlığını tanımıştı. Makedonya’nın uluslararası tanınırlığı, ülkenin Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda oybirliğiyle BM üyeliğine kabul edildiği 8 Nisan 1993 günü kesinlik kazanmış, ancak güney komşusu Yunanistan’ın itirazıyla, geçici referans olarak “Eski Yugoslavya Cumhuriyeti Makedonya” adıyla üyeliğe kabul edilmişti.
2001 yılındaki çatışma
Makedonya’nın çok etnisiteli yapısı bir taraftan ülke için avantaj teşkil ederken, diğer taraftan ise bu etnik topluluklar arasında eşitliğin sağlanması, siyasi temsil ve toplumsal adalet bakımından büyük bir zorluk teşkil ediyor.
2001 yılının Ocak ayında Ulusal Kurtuluş Ordusu (UÇK) ve Makedonya güvenlik güçleri arasında başlayan çatışma, aynı yılın Ağustos ayında Ohri Çerçeve Anlaşması’nın imzalanmasıyla sona ermişti. Makedonya hükumetiyle bu ülkede yaşayan Arnavutların temsilcileri arasında imzalan bu anlaşmayla Makedonya’da yaşayan Arnavut, Türk, Boşnak, Sırp, Ulah ve Romen azınlıkların haklarında gelişme kaydedilmişti.
Makedonya’nın AB ve NATO üyeliği
2005 yılında AB üyeliğine aday ülke statüsü kazanan Makedonya, 2008 yılında ise AB üyelik müzakerelerine başlama teklifi almıştı. NATO örneğinde olduğu gibi, Yunanistan yine isim şartı koyarak Makedonya’nın Avrupa’ya entegrasyonunu engellemişti. Stratejik hedefi AB üyeliği olan Makedonya, Avrupa’yla entegrasyon sürecinde ilerlemek için gereken reformları gerçekleştirmek üzere çalışıyor.
NATO üyeliği de Makedonya’nın stratejik hedeflerinden biri. Makedonya Meclisi 23 Aralık 1993 tarihinde, ülkenin NATO’ya üye olmasını kararlaştırmıştı. NATO’nun Bükreş zirvesi, ülkenin ittifaka üyeliği yolundaki en önemli etkinliklerden biriydi. 3 Nisan 2008’de Romanya’da düzenlenen zirvede Yunanistan, Makedonya’nın NATO üyeliği davetini engellemişti. ABD başta olmak üzere önde gelen ittifak ülkelerinin Makedonya’nın üyeliğe kabul edilmesi yönündeki çabalarına rağmen, Yunanistan çözülmemiş isim sorunundan kaynaklanan kötü komşuluk ilişkilerini bahane ederek Makedonya’nın üyeliğe davet edilmesine rıza göstermemişti.
Siyasi kriz
Makedonya bağımsızlığından bu yana birkaç siyasi kriz ile karşı karşıya geldi. Siyasi olarak başlayıp kurumsal bir krize dönüşen olayların derinleşmesiyle 2015’in Mayıs ayında, Kumanova’nın Tode Mendol mahallesinde Makedon polisiyle silahlı bir grup arasında çatışma çıkmıştı. İki gün süren çatışmada sekiz Makedon polisi hayatını kaybederken 37 polis de yaralanmıştı. Silahlı gruptan ise dokuzu Kosova vatandaşı olmak üzere toplam 10 kişi ölmüştü. Yaşanan çatışma nedeniyle 15 ev zarar görmüştü.
“Bomba” olarak adlandırılan ses kayıtlarının yayınlanmasıyla başlayan siyasi kriz, dönemin başbakanı Nikola Gruevski ile Başbakan Zoran Zaev arasındaki müzakerelerin ardından derinleşti. Bu “bombalar” halkı isyana götürerek başta başkent Üsküp olmak üzere Makedonya’nın farklı şehirlerinde protesto gösterileri düzenlenmesine neden oldu. Başkentteki hükumet binası önünde çadırlar kuran halk, Gruevski başkanlığındaki hükumetin istifasını istiyordu. Bu olaylar, uluslararası toplumun arabuluculuğuyla partiler arasında yürütülen müzakereler sayesinde Pırjino anlaşmasının imzalanmasıyla sonuçlandı.
Siyasi krizin aşılmasını amaçlayan anlaşmanın imzalanmasıyla birlikte, geçen yılın Aralık ayında erken genel seçimler düzenlendi. Seçimlerin ardından Nisan ayında yeni meclis başkanlığına olaylı bir şekilde Talat Caferi seçildi. Caferi’nin bu göreve getirilmesine karşı çıkan bir grup gösterici, şiddet kullanarak meclis binasına girmiş, yaşanan olaylarda milletvekilleri ve gazeteciler yaralanmıştı.
Makedonya’nın yeni hükumeti, SDSM lideri Zoran Zaev başkanlığında 1 Haziran 2017 tarihinde göreve başladı. Ülkenin AB üyeliğini hızlandıracak acil reformları gerçekleştirmek için Zaev yoğun bir şekilde çalışıyor.
Makedonya’da bağımsızlıktan bu yana 5 cumhurbaşkanlığı seçimi ve 5 yerel seçim yapıldı. Altıncı yerel seçimler ise 15 Ekim’de düzenlenecek. Ayrıca, bağımsızlıktan itibaren iki ulusal, beş yerel referandum gerçekleşti. Birinci referandum meclisin talebi üzerine 1991 yılında, ikincisi ise yaklaşık 100 bin seçmenin talebi üzerine 2004 yılında yapıldı.
Gelecek perspektifleri
AB ve NATO üyelikleri, Makedonya’nın bağımsızlığının 26. yıllında da ülkenin stratejik hedefi olmaya devam ediyor.
Yoksullukla mücadele, yaşam kalitesini yükseltme ve halkın hizmetine yönelik kurumların inşası, ülkenin temel meselelerini teşkil etmeye devam ediyor. Gençlerin toplu göçü de Makedonya toplumu için en önemli sorunlardan biri. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü verilerine göre, 2000 yılından bu yana Makedonya’dan 171 bin 730 kişi göç etmiş. Yıl bazındaki en büyük göç hareketi ise 21 bin 3 kişiyle 2014 yılında yaşanmış.
Devlet İstatistik Kurumu’nun 2015 verilerine göre, 150 binden fazla aile yoksulluk içinde yaşıyor.