Kalkandelen Devlet Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Metin İzeti, dün vefat eden, İslam coğrafyasıyla ilgili birçok çalışması bulunan, Balkan sevdalısı gazeteci – yazar Akif Emre hakkında bir yazı kaleme aldı.
Bugün sabah, onu tanıyan herkes, gazeteci ve düşünür Akif Emre’nin hakka yürüyüş haberi ile sarsıldı. Akif Emre kültür ve yazıya aşık ve dost olan bir zahitti. O sadece kitapların sayfalarında değil, birçok defa kendi arkadaşlarından bastırılan siyasi şartlardan bile solmuş tecrübenin yapraklarında da terbiye edilmişti. O Arnavut topraklarına emsalsiz bir kurbiyyet hissederdi ve her toplumsal karışıklıkta en başta ilgilenir ve bu bölgelerde ki süreçlerin gerçekliğini yazıya aktarırdı. Logos – A Yayınevi “İz’ler” kitabını Arnavutçaya tercüme ettirmiş ve yayınlamıştır. Diğer kitabı “Çizgisiz defter” ise yayına hazırlanmaktadır. Onun kitaplarını okuyanlar ve Türk basınında onun yazılarını takip edenler çok iyi bilirler ki onun aklı otoriterliğin kelepçesini dayanmazdı ve her zaman hakikatle beraber hakikat için yaşardı. Bu satırları sadrımda çok üzüntü hissederek yazıyorum, çünkü kendimi son dönem anlayışın- “İnsanları sadece vefat ettikten sonra sevmek” – girdabında hissediyorum. İyi amma hiçbir şey söylemeden de rahat edemedim, çünkü o dünyanın geçici çıkarları için aklına kelepçe vurmayan nadir insanlardan biriydi. Rehberi daima hakikattı ve bu yolda karşılaşacağı dünya dertlerinden ve sıkıntılarından asla korkmazdı. İtiraf etmem gerekirse, günden güne bu gibi insanları daha çok özlüyoruz. Birkaç sene önce bir koferansta beraberdik ve fakir heyecan dolu söylevle bir toplumsal konsept konusunda konuşmuştum. Konuşmamı tamamladığımda kulağıma yaklaştı ve fısıldadı: “ Böyle olacağına gerçekten inanıyor musun?” Belki de haklıydı!
Akif Emre okunmuş ve okuyucuların sevdiği bir gazeteci idi. O güncelliğin monotonisi ile yazmazdı, tam tersine yazılarında geleceği tahmin etmek veya şekillendirmek için derinlik ve manevi kültür vardı. Hükmü elde tutanlarla kendini yormazdı. Arkadaşı olup ve şimdi hükümde olanları da çok sert eleştirmeyi bilen biriydi. Onun eleştirisi yıkıcı değil yapıcıydı. Düşünceleri açık ve fasih idi. Samimiyet ve mehabbet dolu yaptığımız sohbetleri özleyeceğim.
Mekanı cennet olsun.