Makedonya’nın başkenti Üsküp’te, AK Parti’nin yerel seçimlerdeki zaferi için düzenlenen kutlamalara, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan telekonferans yöntemi ile katılarak, vatandaşlara hitap etti. Üsküp’teki tarihi Türk Çarşısı’nda toplanan binlerce Türk, Arnavut ve Boşnak burada kurulan dev ekrandan Türkiye’deki seçim sonuçlarını takip etti. (Murteza Sulooca – Anadolu Ajansı)
Seçimler arifesinde Ülkemizdeki Rumeli Türklerin içinde hala hangi partiye oy vermeleri gerektiğine karar vermeyen bir kitle mevcutsa oy kullanmadan önce bazı noktalara dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Birincisi dedelerinin çektikleri zorlukları. Birinci ve İkinci Balkan savaşlarını Balkanlar yavaşça ellerimizden çıkmaya başladıkları günleri düşünerek oy kullanmalıyız. Oraları, evlerimizi bırakıp anavatanımıza geri çekilmeye başlayan o çileli atalarımızı düşünmeliyiz. Aç ve susuz aylarca yollarda harap olan yüzbinlerce Balkan evladının çaresizliğini düşünerek vatani görevimiz olan oy kullanmaya gitmeliyiz bizler o çilekeş ataların evlatları. Sonra da Birinci Dünya savaşının arkasından o büyük çınarın Muhteşem Dünya İmparatorluğunun Osmanlının çöküşünü aklımıza getirerek oy kullanmalıyız.
Sonra da tamamen Balkanlardan koparılışımız. O yerlerin bir daha bizlerin olamayacağını baba ocaklarımızın sönüşünü hiçbir zaman unutmadan oy kullanmalıyız.
Balkanlar elimizden gidince milyonlarca insan oralardan buraya göç etmiştir. Birde oradan göç edemeyen oralarda kalıp bizlerin hasretiyle tutuşan yüreklerin hasretini hatırlamalıyız bu günlerde. Çünkü oralarda kalan bizlerin bir dayısı, amcası, teyzesi veya akrabası canımızın kanımızın bir parçasıdır. Onlar oralarda hep onlara sahip çıkacak yiğitleri beklediler, hep birileri gelip bizlerle ilgilensin diye gece gündüz o topraklara Rumeli evladının ata toprağına sahip çıkacak birilerini beklediler ve öyle birileri olduğuna hep inandırlar. Onların bu beklentisinin haklılığını işte bir parti tam 70 yıl sonra gösterdi. Birileri anavatanımız Türkiyemizden Balkanlarımıza sahip çıktı. Ve bu sahip çıkmada bir menfaat bir beklenti yoktu. Karşılıklı değildi nasıl karşılıklı olabilirdi ki karşılıksız yardım uzatan elde. Bu el işte o büyük hasreti sona erdiren AK Parti hükümetleriydi. AK Parti önderliğindeki Yeni Türkiyeydi. Vatan toprağına, vatan kokusuna hasret kalan Türk kardeşlerimize sahip çıkan güçlü Türkiye yeniden inşa edildi AK Parti sayesinde. Balkanlarda TİKA ve Yunus Emre gibi organizasyonlarla yeniden gönüller fethedildi. Yeniden bizlerin dede topraklarında kalan canlarımıza sahip çıkıldı. Yeniden dede yadigarına emanetine sahip çıkıldı. Bütün bunlar AK Parti sayesinde oldu.
Oralarda yapılanlara inanmayan da olabilir bu yüzden bu tür kardeşlerime bir tavsiyem olacaktır lütfen bir Rumeliye gidin ve sorun size sahip çıkan kimlerdir, yıllarca beklediğiniz gönül hasretinizi gideren kimlerdir bir sorunuz lütfen. Cevapları hep aynı olacaktır. AK Parti ve bu Parti öncülüğünde güçlü Türkiyemiz. İşte oyumuzu kullanırken Rumeli evlatları olan bizler sadece Türkiyeyi sadece misaki milli sınırlarını düşünerek oy kullanmamalıyız aynı zamanda dedelerimizin emanetine davalarına Balkanlarına da sahip çıkarak kullanmalıyız oyumuzu. Çünkü bu yük bizlere dedelerimizin vesayetini taşımakla üzerimize emanet edilmiştir. Emanetimize de ancak bu günlerde gereken hassasiyeti göstererek sahip çıkmalıyız. En azından oy kullanarak bu tarihi gerçekleri düşünerek yapmalıyız. Bu yük bu emanet bizlere AK Partiye oy kullanmayı icab ettirir. Bunu da yapmak bizlere 1 Kasımda yerine getirmek bir tarihi vazifedir.
Balkanlarda neler yapıldı mı soruyorsunuz? Orada yaşayan insanımıza bir güven sağlandı. Oradaki soydaş ve müslüman ahaliye yalnız değilsin duygusu pekiştirildi. Bu da sadece kuru söz kalabalığı ile yapılmadı. Oralarda harap olan başta Camilerimiz, Saraylarımız, Hamamlarımız, Büyüklerimizin mezarları onarıldı. Osmanlıdan kalan Türk eserlerimizin onarılması ile aktif bir şekilde sahip çıkıldı. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyetimizin kurucusu olan büyük önderimiz Atatürkümüzün yaşamış olduğu evler ve eğitimini aldığı okullar onarıldı. Kocacık köyündeki Babasının evi onarıldı. Atatürkümüze bağlı olan ne kadar mesken varsa hepsi onarıldı ve sahip çıkıldı. Cumhuriyet tarihimize bağlı kişilerin baba evleri ve çocukluklarını geçirdikleri meskenlerin hepsine sahip çıkıldı. Oradaki Türk ve akraba toplulukları belediyelerine gereken her türlü yardımlar yapıldı. Sokakların temizliği için Temizlik araçlarından tutun da kültürel ihtiyaçları olan kitaplara kadar AK Parti öncülüğünde kurulan TİKA tarafından sağlandı. İşte bu tür faaliyetler sadece sözde kalınmadığını gösteriyor ve ülkemiz artık oralara hizmet götürür hale gelmiştir AK Partimiz sayesinde. Bütün bu yapılanları düşünerek bizde oyumuzu kullanmalıyız sevgili hemşerilerim.
Diğer yandan Balkanlar 1990larda çok büyük savaşlar yaşadılar ve oradaki halklar birbiriyle konuşamaz hale gelmişlerdi. Ülkemizin dış siyaset faaliyetleri sayesinde kavgalı halkları bir araya getirmeyi başardık. Atatürkümüzün dış siyaset motosu olan “Yurta Sulh Cihanda Sulh” sözlerini bizat uygulayan da AK Parti hükümetleri olmuştur. Bu siyasetin doğrultusunda Balkanlardaki halkların barışına büyük katkılarda bulunmuştur.
Diğer yandan kültürel faaliyetler de tüm hızıyla Yunus Emre gibi kuruluşlar sayesinde devam etmiştir. Yunus Emre nin yaptığı çalışmalarla Balkanlarda yeniden Türkçemizin o toprakların en çok öğrenilen yabancı dili olmuştur. Yunus Emrenin faaliyetleri sayesinde ülkemizin birçok sanatçısı o topraklarda tanıtılmış eserleri Balkanların en ücra köşelerinde bile sergilenmiştir. Bütün bu çalışmalar engin ve büyük kültürümüzün tanıtılması için yapılan akıl almaz gayretler sonucu yapılmıştır. Hepsi de AK Partimizin geniş vizyonunun birer parçasıdır aynı zamanda.
Balkanlarda birçok Üniversite de ülkemiz öncülüğünde kurulmuştur bunların birçoğu oradaki soydaşlarımızın ve diğer halkların faydalanması için götürülen birer dev hizmettir.
İşte saydığımız ve daha birçoğu bu yazıya sığdıramadığımız çalışmalar atalarımızın o güzel yeşil Balkanlarına AK Parti sayesinde yapılmıştır. 1 Kasımda bu çalışmaların sürdürülebilmesi ve daha fazlasının Rumeliye götürülmesi için AK Partimize sahip çıkalım. Bizler tarihte geri çekilmek zorunda kalmış olabiliriz fakat yeniden atayurduna sahip çıkmamız için bizlere düşen vazife en azında oy kullanmaktır ve AK Partiye evet demektir. Bu bizim omuzlarımızın üzerine tarihin yüklediği büyük bir sorumluluktur.
Tarihine sahip çıkmayan geleceğine de sahip çıkamaz…
Sümer Sipahi / TIMEBALKAN