Bu ayın sonunda görev süresi dolacak olan Türkiye Cumhuriyeti Üsküp Büyükelçisi Ömür Şölendil, “7 Soru 1 Manşet” bölümümüze konuk oldu. Samimi açıklamalarda bulunan Büyükelçi Şölendil Makedonya’da görev yapmaktan onur duyduğunu ve bu güzel ülkede kendini evindeymiş gibi hissettiğini kaydederken, “Bu vesile ile tüm soydaşlarımıza, vatandaşlarımıza, kardeş Makedonya’ya en iyi dileklerimi bir kez daha belirtmek isterim. Bu güzel ülkeden güzel anılarla ayrılıyorum.” ifadelerini kullandı.
Hüsamettin GİNA / TİMEBALKAN
1 Ekim 2014 tarihinden itibaren Türkiye’nin Üsküp Büyükelçisi olarak görev yapıyorsunuz. Birkaç gün sonra görev süreniz bitiyor. Üsküp’e atandığınız ilk gün neler düşündünüz. İlk izlenim ve duygularınız nelerdi ve buradan hangi duygularla ayrılacaksınız?
2014 yılı Ekim ayı başından bu yana Üsküp’te görev yapmaktayım. Daha önce üç buçuk yıl Bükreş’te Büyükelçi’ydim. Böylece yurtdışı görev süremi tamamladım. Bu ayın sonu Ankara’ya döneceğim. Makedonya’da görev yapmaktan onur duydum. Bu güzel ülkede kendimi hep evimde hissettim. İleride tekrar ziyaret etmek kısmet olursa mutluluk duyarım.
Makedonya’da kiminle sohbet etsek, özellikle Türkler söz konusu olunca tepkiler şöyle; “Türkiye Cumhuriyeti’nin Üsküp’teki gelmiş geçmiş en iyi Büyükelçilerinden biri”. Mütevazi kişiliğiniz hep ön plana çıktı. Ben şahsen sizleri Büyükelçilikte açılan taziye defterinde gelen misafirler ayakta kalmasın diye sandalye taşıyan, toplantılarda gazetecileri “Kusura bakmayın çocuklar size selam veremedim” sözlerinizle tanıdım. Fark yaratmak ancak buna denir. Bu olumlu imajı oluşturmak sizin için zor oldu mu?
Estağfurullah. Bu bizim geleneklerimizden gelen doğal bir refleks. Milletimizin örf ve adetleri, bize kıymet verip mekanımıza, meskenimize gelen misafirlere itibar etmeyi öğretmiştir bizlere.
İki yıl uzun bir süre, bu süre içinde mutlaka unutamadığınız anlar da oldu. Burada Büyükelçi görevini sürdürürken Türkiye’de 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimine tepki olarak anavatana destek gösterileri düzenlendi. Makedonya’daki soydaşların gösterileri sizi nasıl etkiledi?
Türkiye’de FETÖ’nün 15 Temmuz’da kalkıştığı menfur darbe girişimi karşısında süretli ve güçlü tepkisi, anavatanımıza olan sevgi ve bağlılıklarını bir kez daha göstermiştir. Benim ve mesai arkadaşlarımın da bizzat soydaşlarımızla ve vatandaşlarımızla omuz omuza birlikte yer aldığımız bu darbe girşimini tel’in eden gösteriler herşeyden önce bizleri duygulanmdırmıştır. Hepsine teşekkür ederim. Geleceğe de daha umutla bakmamıza vesile olmuştur.
Hangi alana bakarsak bakalım Türkiye Makedonya’ye en çok yardım eden ülke. Ancak ne yazık ki, ister muhalefet ister iktidar yanlısı medyadan Türkiye bunun karşılığını alamadı. Bir yandan iktidar yanlısı medya Türklere hakaret etti, hükümet sessiz kaldı. Diğer yandan muhalafet yanlısı olan Profesör Plenumu Türkiye Devletini Kürt halkına katliam yapmakla suçladı. Bu konuda bildiriler de yayınladınız. Türkiye’nin vermiş olduğu desteğin karşılığı bu mu olmalıydı? Bu haberleri okurken kendinizi nasıl hissettiniz?
Türkiye her zaman köklü dostluk ve kardeşlik ilişkileri olan Makedonya’yla, buradaki kardeşleriyle dayanışma içinde olmuştur. Türkiye aleyhinde bazı kasıtlı, çirkin ve dayanaktan yoksun haberler veya yorumlara gereken cevapları verdik, vermeye de devam edeceğiz.
Gelelim Makedonya’da yaşayan soydaşlara. İki yıl zarfında her davete katıldınız, Makedonya Türkleri ile hep iç içe oldunuz. Makedonya’daki Türklerin durumunu nasıl değerlendirirsiniz?
Buradaki soydaşlarımız bizim için hiçbir ayırım yapmaksızın kardeşlerimizdir. Onların huzuru ve refahı önemlidir.
Makedonya Türklerinin siyaseti de ayrı bir muamma. Şu anda birbirleri ile kahve bile içemeyen üç siyasi parti var. Ancak hepsi sözde Türklerin çıkarlarına çalışıyor. Yıllardır hala ortak sorunlarımızı dile getireceğimiz bir platform oluşturulmadı. Neden yapılamıyor? Eksiklikler nereden kaynaklanıyor? Engin tecrübenizden yola çıkarak bu konu hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Demokrasilerde görüş ayrılıkları olabilir. Ben tüm soydaşlarımızın birlik ve bütünlük içinde, diyalogla ve karşılıklı saygıyla sorunları çözebileceğine inanıyorum. Gerek Türkiye’nin, gerek Makedonya’nın ve tüm bölgenin içinden geçtiği çetin dönem ve koşullar birlik ve dayanışmamıza olan ihtiyacı daha da artırmaktadır.
TİMEBALKAN okuyucularına son mesajınız ne olacak?
Bu vesile ile tüm soydaşlarımıza, vatandaşlarımıza, kardeş Makedonya’ya en iyi dileklerimi bir kez daha belirtmek isterim. Bu güzel ülkeden güzel anılarla ayrılıyorum. Tüm değerli kardeşlerime barış, huzur, refah ve sağlıklar dilerim. Ayrıca, yaklaşmakta olan Cumhuriyet Bayramımızı da kutlarım.
