Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da toplanan binlerce gösterici, lityum çıkarma projesini bir kez daha protesto etti.
Sırbistan Çevre Koruma Hareketi tarafından İngiltere-Avustralya merkezli metal ve madencilik şirketi Rio Tinto’nun Loznica’da yürüttüğü lityum çıkarma projesine karşı organize edilen gösteri, Belgrad’daki Sırbistan Radyo Televizyonu (RTS) önünde yapıldı.
Binlerce çevreci aktivistin katıldığı gösteriye muhalifler de destek verdi.
Göstericiler, 10 Ağustos’taki protestoların ardından gözaltına alınan aktivistlere destek çağrısında bulunarak, “Kazamayacaksın”, ” Rio Tinto Sırbistan’dan defol” ve “Gösteriler barışçıl olduğu sürece sorun değildir” yazılı döviz ve pankartlar taşıdı.
Sırbistan Çevre Koruma Hareketi Kurucusu Bojan Simisic, burada yaptığı konuşmada, göstericilere teşekkür ederek bir sonraki eylemde daha çok katılımcı görmek istediklerini ifade etti.
Simisic, geçen hafta 60 aktivistin gözaltına alındığını savunarak, “Herkese söz veriyorum, kazı olmayacak.” dedi.
Sırbistan Ulusal Meclis Başkanı Ana Brnabic ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Bu geceki gösteri normal şekilde sona erdi. Organizatör, göstericileri cep telefonlarının pillerindeki lityumu kullanarak ‘karanlığı’ aydınlatmaya davet etti. Güzel. İkiyüzlülük mü? Ah, hayır!” ifadesini kullandı.
Brbanic paylaşımında, “Termik santrallerimizde kükürt giderme filtreleri inşa ettik, daha temiz hava ve yeşil enerjiye sahip olmak için yasalar çıkardık, yasa dışı çöp depolama alanlarını temizledik ve elektrikli otobüsler satın aldık. O zaman neredeydiniz? Herhangi birini övdünüz?” sözlerine yer verdi.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic’ten “diyaloğa hazırız” mesajı
Çevreci aktivistlerin, 10 Ağustos’taki gösterilerinde bazı yollar, köprüler ve tren istasyonları kapatılmış, trafik akışı engellenmişti.
Sırbistan İçişleri Bakanlığınca yapılan açıklamada, söz konusu gösteriye 20 binden fazla kişinin katıldığına işaret edilerek, tren istasyonlarına giren göstericiler hakkında, “kamu düzeni ve huzurunu ihlal ettikleri” gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulacağı belirtilmiş ve 3 kişi hapis cezası almıştı.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, gösterilerin ardından yaptığı açıklamada, ülkede lityum çıkarma projesine karşı düzenlenen gösterileri organize edenlerin ve muhaliflerin kendisinin görüşme çağrılarını reddettiğini ancak çözümün diyalogla sağlanabileceğini belirtmişti.
Lityum rezervlerine dair “2 yıl boyunca hiçbir kazı işlemi yapılmayacağını” vurgulayan Vucic, lityum çıkarma projesi karşıtı gösterilerin ardından halkla görüşeceğini ve referanduma gidilmesini tartışmaya hazır olduklarını da ifade etmişti.
Vucic, “Biz, halkla konuşacağız. Loznica’ya, Krupanj’a gideceğim, her yere gideceğim. Size kaç kişiyi toplayabildiğimi göstermek için büyük mitingler düzenlemeyeceğim. Gidip farklı düşünenlerle, sıradan insanlarla konuşacağım.” ifadelerini kullanmıştı.
Loznica’daki lityum madeni rezervleri 2004’te keşfedildi
Rusya ile tarihi ve kültürel bağlarını korumaya çalışırken ekonomisine katkı sağlayan Batılı ülkelerle de ilişkilerini iyi tutmaya çalışan Sırbistan’da 2004’te keşfedilen lityum madeni rezervleri, yıllardır bu konuda protestolara sahne olan ülkenin Rusya ve Batı ile kurduğu ilişki dengesini de zorluyor.
Avrupa Birliği’nin (AB) lityum madenini Avrupa’da, kendisine daha yakın bir yerde çıkararak hem küresel pazardaki fiyata etki etmek hem de jeopolitik gerginliğin arttığı dönemde dış tedarikçilere bağımlılığını azaltmak istediği belirtiliyor.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ile Almanya Başbakanı Olaf Scholz, 19 Temmuz’da Belgrad’da, ham madde, elektrikli araçlar ve elektrikli araçların batarya üretimi konusunda stratejik mutabakat zaptı anlaşması imzalamıştı.
Anlaşmanın Avrupa ve Almanya için önemli olduğunu vurgulayan Vucic, “Bu, bizim için bir dönüm noktası, büyük bir değişim ve geleceğe doğru sıçrama yapabilmek adına önemli. Bunun mümkün olduğunu bile düşünmüyorduk.” ifadelerini kullanmıştı.
Sırp lider Vucic, 2 Ağustos’ta düzenlediği basın toplantısında ise Sırbistan’dan ve dünyanın farklı bölgelerinden alanında uzmanların görüşleri alınmadan lityum çıkarma işlemi yapmayacaklarını belirtmişti.
Vucic, ayrıca geçen aylarda ülkesine resmi ziyarette bulunan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile ortak basın toplantısında, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesiyle ilgili ısrarla çalıştıklarını ve Çin’in son 3 yıldır Sırbistan’daki en büyük yatırımcı olduğunu vurgulamıştı.
Çin’in savunma alanında Sırbistan’a sağladığı desteği de önemsediklerine dikkati çeken Vucic, “Sırbistan’ın savunması, bugün Çin’in desteğiyle daha güvenilir.” ifadesini kullanmıştı.
Sırp lider Vucic ayrıca, “Rus istihbaratının ülkede Batılı güçlerin desteğiyle darbe yapılabileceği” konusunda kendisini uyardığını söylemişti.
Vucic, “Rusya’dan resmi bilgi aldık. Bununla ilgileniyoruz. Sırbistan Güvenlik Bilgi Ajansı (BIA) ve bu konuda uzmanlaşmış kişiler işlerini yapıyorlar. Bir şey yapmayı hayal edenler, yapamazlar. Sırbistan ilerliyor, bunu durduramazlar ve durduramayacaklar. Herkese mesajım bu. İnsanların endişelenmesine ve kaygılanmasına gerek yok.” açıklamasında bulunmuştu.
Bu arada, bölgedeki siyasi uzmanlar, Sırbistan’daki halihazırda en güçlü yatırımcıların arasında yer alan Çin’e bağımlılığı azaltmak için AB’nin, Sırbistan’ın kaynaklarına erişimin yolunu açmak istediğini, Rusya’nın ise buna müsaade etmek istemeyerek “darbe girişimi” uyarısı yaptığını belirtiyor.
Lityumun önemi
Elektrikli araçların dünya çapında yayılmaya başlamasının ardından bu taşıtların pilleri için hayati öneme sahip lityum başta olmak üzere nikel, kobalt ve manganez gibi madenler, son dönemlerin en önemli yer altı kaynakları olarak öne çıkıyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (UEA), 2040 itibarıyla lityuma talebin 2020’ye göre 40 kat artabileceği öngörüsünde bulunurken bu madenin yeryüzündeki miktarı ve konumları da giderek ilgi çeken araştırma konuları arasında yer alıyor.
Elektrikli araçlar, uzmanlar tarafından “yeşil enerjiye” geçişte kritik dönüm noktası olarak görülüyor.
Lityum, nikel, kobalt ve manganez gibi elektrikli araç üretiminde gerekli madenlerin çıkarılma süreçleri ise çevreye ve insanlara zarar veriyor.
Uzmanlar, 2030 itibarıyla Çin, Avrupa ve ABD’deki araçların yaklaşık yüzde 60’ı elektrikli olduğunda dünyanın yetersiz lityum arzıyla karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulunuyor.
Çin’in lityum işleme fabrikaları ve pil üretimi açısından dünya pazarında baskın durumda olduğu, pazarı besleyecek lityum kaynaklarının gün yüzüne çıkarılmaması halinde tedarik zincirinin çökelebileceği uyarıları yapılıyor.