Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, Türkiye ve Yunanistan arasında kültürel işbirliği alanı ve perspektifinin çok olduğunu söyleyerek, işbirliği inisiyatiflerinin iki ülkenin kültür bakanlıklarınca destekleneceğini belirtti.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ile Atina’da dün bir araya gelen Mendoni, Türk ve Yunan sanatçıların birlikte sahneye koyduğu tiyatro oyunu “Romeo ve Juliet” ile ikili ilişkilerde kültür sanat alanındaki işbirliği hakkında AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Mendoni, oyunun Yorgos Likiardopulos’un liderliğindeki “Likofos” Tiyatrosu, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ve Atina Megaro Musiki Kültür Merkezi işbirliğiyle yapıldığına işaret ederek, bu eseri sahneye koyanların dünyanın en sembolik tiyatro eserlerinden birini seçip her iki ülkeden katılımcılarla üç dilde sahneleme yoluna gittiklerini kaydetti.
Yunan Bakan sözlerine şöyle devam etti:
“İki ülkenin sanatçılarının işbirliğiyle ve eserde yapılan adaptasyonlarla, ortaya konan sembolizm daha güçlü ve net hale geldi. Süregelen çekişmeler, düşmanlıklar birer çıkmazdır ve bizim ilerlememizi engeller. Bu düşmanca tavırların sebebi çoğu kez eksik iletişimden kaynaklanan karşılıklı anlayış eksikliğidir. Buluştuğumuzda ve hatta işbirliği yaptığımızda birbirimizi daha iyi tanıyor, birbirimizi daha iyi anlayabiliyoruz.”
“Tiyatro ve sanat, iletişim kurma ve birbirini anlamanın yapıcı yolu”
Tiyatro ve sanatın, insanlığın ortak referans noktasını oluşturduğunu vurgulayan Mendoni, bunun insanlar arasında iletişim kurmanın, birbirlerini anlamanın yapıcı bir yolu da olduğunu ifade etti.
Türk ve Yunan sanatçıların birlikte sahneye koyduğu Romeo ve Juliet’i, İstanbul’da da Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ile izlemekten memnuniyet duyduğunu belirten Mendoni, “Ankara’daki Büyükelçimiz, oyunun başkent Ankara’da da izleyiciden büyük ilgi gördüğünü ve güzel eleştiriler aldığını aktardı.” dedi.
Bakan Mendoni oyuna ilişkin, “Bu inisiyatifin, kültür ve sanatın her alanında benzer ilham ve işbirlikleri için bir katalizör olmasını umuyoruz.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 7 Aralık 2023’teki Atina ziyaretinde Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan anlaşmaların, iki ülke arasındaki işbirliğinde temel oluşturduğunu vurgulayan Mendoni, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in 13 Mayıs’ta Ankara’ya yaptığı ziyarette Erdoğan ile buluşmasının da iki ülke arasındaki uzlaşı ortamını teyit ettiğini belirtti.
Mendoni, “Kültür alanında işbirliğinden bahsedecek olursak, hem perspektifinin hem de (işbirliği) alanın çok olduğunu söyleyebilir. Ülkelerimizden hukuk dışı yollarla çıkarılmış kültürel varlıkların ülkelerimize geri döndürülmesi, iklim krizinin kültürel miras üzerindeki etkileri, somut ve soyut kültürel mirasın tarihi ve evrensel boyutlarına saygı içerisinde çok boyutlu korunması ve tanıtılması, modern kültür sanat alanında alışveriş gibi konularda işbirliğinin zorunluluk arz ettiğini düşünüyorum.” diye konuştu.
Türkiye ve Yunanistan’ın ortak zorluklarla mücadele ettiğini ve iki ülke arasında geniş bir işbirliği marjı bulunduğunu belirten Mendoni, “Öte yandan, devletler arası işbirliğinin ötesinde, kültür öncelikli olarak insanlar arasında bir paylaşımdır ve bu, her iki ülkenin sanatçıları için de geçerlidir. Zira, kültür evrensel bir dildir. Romeo Juliet oyunu gibi her tür işbirliği inisiyatifi aktif destek ve dayanışmamıza sahip olacaktır.” dedi.
Bakan Ersoy, dün Mendoni’nin daveti üzerine Atina’ya gelmiş, iki ülke sanatçıların işbirliği ile sahnelenen Romeo ve Juliet oyununu birlikte izlemişti.
Romeo ile Juliet
William Shakespeare’in unutulmaz eseri “Romeo ve Juliet”in prömiyeri 26 Nisan’da Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) gerçekleştirilmişti.
Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye konulan eser, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle sanatseverlerle buluşmuştu.
Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında bir köprü kurmayı hedefliyor.
Proje, Shakespeare’in şiirsel yapıtını bugüne uyarlarken, diğer taraftan da Balkan şehrinde yaşayan iki aile üzerinden yeniden ele alıyor. Farklı kültür ve dinlere mensup insanlar, suç, günlük hayatın bir parçası haline gelen şiddet ve çılgınlıkların arka planında Türk Romeo ile Yunan Juliet’in aşk hikayesi filizleniyor.