İki günlük bir ziyaret kapsamında Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’ya gelen TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, 2004’te Türk ve Boşnak girişimciler tarafından kurulan Uluslararası Saraybosna Üniversitesi’nin 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni’ne katıldı.
TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar’ın da katıldığı törende “Yeni Bir Dünya Mümkün mü?” başlıklı bir konuşma yapan Kurtulmuş, Türkiye’nin daha hakkaniyetli ve daha adil bir dünya için çalıştığını vurguladı.
“Bosna Hersek’in birliği ve toprak bütünlüğü temel öncelik”
Konuşmasında Kurtulmuş, “Bosna Hersekli dostlarımızın da Türkiye’nin bu tarihi yürüyüşünde yol arkadaşı olduklarını ifade etmek isterim.” dedi. Türkiye’nin de her alanda her zaman Bosna Hersek’in yanında ve bütün problemlerin çözülebilmesi için Bosna Hersek’e destek olduğunu ifade eden Kurtulmuş, Bosna Hersek’in bu coğrafyadaki varoluş mücadelesine ve daha ileriye gitmesini desteklediklerini kaydetti. Kurtulmuş, Bosna Hersek’in uluslararası statüsü, toprak bütünlüğü ve bütünleşik ve tek bir devlet olarak varlığının Türkiye’nin temel öncelikleri arasında yer aldığını belirtti.
Bosna Hersek ve diğer Balkan ülkelerinde görülen genç neslin göç probleminin de ülke aleyhindeki önemli tehditlerden biri olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Bunun için bu üniversite gibi eğitim kurumlarının, Bosna Hersek’te var olması aslında Bosna’nın geleceğinin de, gençlerin burada tutunup var olmasının da garantisidir. Bu üniversitenin giderek güçlenmesini ve giderek daha kuvvetli hale gelmesini temenni ediyor, genç öğrencilerimize başarılar diliyorum” dedi.
Dünyanın zor ve kırılgan bir dönemden geçtiğine vurgu yapan Kurtulmuş, dünya kamuoyu, basın ve siyasetin sorunların sebeplerinden çok sonuçlarına odaklandıklarına dikkat çekti. Kurtulmuş, “Mesela, bugün dünyada hangi üniversiteye giderseniz gidin, küresel ısınma, çevre kirliliği, sanayi atıkları, uzayın artık bir uydu çöplüğü haline gelmiş olması araştırma konusudur. Ama hiç kimse dünya bu kadar bilimsel gelişme kaydetmiş olmasına rağmen kutuplardaki buzullar eriyor? Nasıl oluyor da Avrupa’nın bütün nehirleri zehir akıyor, yağmur ormanları yok oluyor diye sormuyor. Bunun ana nedeni insanoğlunun sınır tanımayan iştahı, vahşi kapitalizmle yoğrulmuş dünyaya hükmetme çabasıdır” dedi.
Göç meselesi sorunun sebeplerine de dikkat çeken Kurtulmuş, dünyada bir göç meselesinden konuşulduğunu fakat göçlerin temel nedenleri üzerinde müzakere edilmediğini ifade etti. Kurtulmuş, “Afganistan’ı önce Ruslar, sonra Amerikalılar işgal etmeseydi Afganlar göç eder miydi? Irak’taki savaş, Suriye’deki vekalet savaşları olmasaydı milyonlarca insan yerini terk edip Avrupa’ya gitmek için hayatını tehliyeke atar mıydı?” diye konuştu.
Türkiye’nin Balkan coğrafyasında istikrar hedeflediğini ve buradaki tüm milletlerin eşit ve özgür milletler olarak yaşamaları gerektiğine inandığını ifade eden Kurtulmuş, “Bosna Hersek’in egemenliği ve toprak bütünlüğünü sonuna kadar savunuyoruz. Kosova-Sırbistan geriliminin bir an önce sonlandırılması gerektiğini ifade ediyoruz” dedi.
“Gazze’deki katliamın failleri uluslararası mahkemelerde yargılanacak”
Konuşması sırasında Gazze’de belki onlarca bebeğin daha öldürülmüş olacağına vurgu yapan Kurtulmuş, “Gazze’de bugün yaşananlar, insanlığın suç defterinin bir kez daha açıldığını gösteriyor” dedi.
Auschwitz’te 20. asrın en büyük katliamlarından biri yaşanırken Yahudi ve Çingenelerin Avrupa’nın gözleri önünde fırınlara atılıp yakıldığını ve bunların sözde “medeni” Batı’nın gözleri önünde yapıldığını vurgulayan Kurtulmuş, “Srebrenitsa’daki törenlere üç defa katıldım. Her katılımımda insanların çığlıklarını hissettim. Srebrenitsa’da da aynı şekilde 9 bin kardeşimiz insanlığın gözleri önünde katledildi” dedi.
İnsanların bir kısmının bu katliamlara suç ortağı olduğunu, bir kısmının görmezden geldiğini ve bir kısmının da “ama onlar da…” diyerek zalimin yanında olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, Boşnak Müslümanlara yönelik katliamlara seyirci kalanların Srebrenitsa’daki törenlerde timsah gözyaşları döktüğüne dikkat çekti.
İki milyon insanın bulunduğu Gazze’de dünyada daha önce örneğine rastlanmamış derecede asimetrik bir güç kullanımı söz konusu olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, “Yaklaşık 10 bin insan hayattan koparıldı. Hastane yok, elektrik yok. Ağır yaralılara bakamıyorlar bile. Böyle bir durum içerisinde yine dünyada aynı tavır. Bir kısmı zalimin yanında yer alıyor, bir kısmı hiç görmüyor ve bir kısmı da bu utancın ortağı oluyor” dedi.
Kurtulmuş, “Nasıl Auschwitz ve Srebrenitsa’nın failleri uluslararası mahkemeye çıkmış ve yaptıklarının bedelini ödemişlerse, Gazze’deki katliamın failleri de uluslararası mahkemelere çıkacak ve bu yaptıklarının bedelini ödeyecektir. Bunu gönlüm böyle istediği için söylemiyorum. Tarih bunu gösteriyor” diye konuştu.
Balkan News