Kosova’nın en büyük ikinci kenti Prizren’de Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma kültürel ve mimari yapılar, yerli ve yabancı turistlerin gezi rotasının önemli noktaları arasında yer alıyor.
Sırbistan’dan ayrılarak 17 Şubat 2008’de tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Kosova’nın en büyük ikinci şehri Prizren, Osmanlı dönemine ait eserleri içinde barındırıyor.
Günümüze kadar ayakta kalmayı başaran bu tarihi yapılar, hem yerli hem de yabancı turistler için önemli gezi alanları oluşturuyor.
Sinan Paşa Camisi 408 yaşında
Osmanlı’nın Bosna Valisi Sinan Paşa tarafından 1615’te yaptırılan cami, ince ve yüksek minaresi, kurşun kaplamalı kubbesiyle kentte egemen bir görüntüye sahip.
Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığının (TİKA) desteğiyle 2008 yılında restore edilen cami, Osmanlı’nın Balkanlar‘da mimari anlayışını temsil ediyor.
Şehri ortadan ayıran Akdere adıyla da bilinen Bistriça Nehri üzerinde gerdanlık gibi duran Taş Köprü, kentin en güzel tarihi yapılarından biri.
Tarihi köprü, 1979’da yaşanan sel felaketinde yıkılsa da Osmanlı’nın mimari tarzına uygun olarak yeniden inşa edildi.
Prizren Kalesi, kentin uğrak noktası
İlk hisarları Roma dönemine dayanan ve Osmanlı zamanında alanı genişletilerek büyük bir kale haline getirilen Prizren Kalesi, kente gelen turistlerin uğrak noktalarından biri.
Prizren’e tepeden bakma imkanı sağlayan kale, görkemli yapısıyla dikkati çekiyor.
Osmanlı egemenliği döneminde inşa edilen Gazi Mehmet Paşa Hamamı, Balkanlar’ın en büyük hamamlarından biri olarak kabul ediliyor.
Osmanlı mimarisinin en nadide yansımalarından biri olarak bugüne ulaşan hamam, günümüzde kültür merkezi olarak hizmet veriyor.
İnşa edildiği 1713 yılından itibaren birçok kez restore edilen Halveti Tekkesi de kentin en çok ziyaretçi çeken başka bir tarihi yapısı.
Osmanlı’nın İslami geleneklerini yansıtan tekke, faaliyetlerine devam ediyor.
AA