Batı Trakyalı Türkler, kültürlerini, kurdukları derneğin çatısı altında Türk Sanat Müziği icra ederek yaşatmaya çalışıyor.
Türk kültürünü yaşatmayı, buradaki varlıklarını devam ettiren en önemli unsur gören Batı Trakya Türkleri, kurdukları derneklerle bu kültürün, nesilden nesle aktarılmasında önemli rol oynuyor.
Kültürlerinin parçası olan Türk Sanat Müziği’ni Batı Trakya’da yaşatmak adına yaklaşık 50 yıl önce kurulan Türk Sanat Müziği Korosu, Ağustos 2022’de Türk Sanat Müziği Dostları Derneği olarak faaliyet göstermeye başladı.
Dernek üyeleri, duvarında Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve eski Yunanistan Başbakanı Eleftherios Venizelos’un resimlerinin bulunduğu Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliğinin (BTTÖB) salonunda haftada bir gün toplanarak, ince belli bardaklarda yudumlanan çay eşliğinde Türk Sanat Müziği ruhunu Batı Trakya’da canlı tutmaya çalışıyor.
Her dönemde baş tacı edilen Türk Sanat Müziği’nin en sevilen şarkılarıyla dinleyicileri adeta zamanda yolculuğa çıkaran Batı Trakyalı sanatçılar, özellikle Türkiye ve Türk nüfusun yaşadığı Balkan ülkelerinde düzenledikleri konserlerle büyük beğeni topluyor.
Türk Sanat Müziği Dostları Derneği Başkanı Galip Galip, AA muhabirine yaptığı açıklamada, derneğin kuruluş amacının, Türk Sanat Müziği’nin Batı Trakya’da yaşatılması ve sevdirilmesi olduğunu belirterek, kendisinin 60 yıl önce koroya katıldığını söyledi.
“Ana dilimizdeki şarkıların yaşatılması için bir şeyler yapma hususunda kendimizi mecbur hissediyoruz”
Galip, “Anne, baba ve dedelerimizden duyduğumuz, radyolardan dinlediğimiz ana dilimizdeki şarkıların yaşatılması için bir şeyler yapma hususunda kendimizi mecbur hissediyoruz.” ifadesini kullandı.
Koronun ilk kurulduğu dönemlerde yerel radyolardaki programlara katılarak Türkçe şarkılar söylendiğini hatırlatan Galip, bölgede yaşayan Yunan ve Ermeni topluluklarla da konserler düzenlendiğini anlattı.
Galip, “Bu konserler büyük ilgi görüyordu. Doğru yolda olduğumuza inanıyorduk. Burada birlikte yaşayan insanlar olarak müzik icra ediyorduk.” dedi.
Koronun, dernekleşmeden önce Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği (BTTÖB) çatısı altında faaliyet gösterdiğini vurgulayan Galip, çeşitli zorluklarla karşılaşmalarının ardından dernekleşme kararı aldıklarını ifade etti.
Birçok müzik dernekleriyle de temas halinde olduklarını dile getiren Galip, korodaki üye sayısının zaman zaman 40 kişiye ulaştığını aktardı.
Galip, özellikle Türk nüfusun bulunduğu Balkan ülkelerinde başarılı konserlere imza attıklarını, gelecek günlerde Edirne ve Koşukavak’ta düzenlenecek bir etkinlikte konser vermek için davet aldıklarını kaydetti.
“İçinde Türk kelimesi bulunuyor diye derneklerimiz kapatıldı”
Yunan devletinin, Batı Trakya’da adında Türk kelimesi bulunan dernekleri kapatması ya da yasaklamasını değerlendiren Galip, şöyle konuştu:
“Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliğine bağlı olarak çalışmalarımıza başladık fakat birliğin adında Türk kelimesi geçtiği için yasaklandı ve kapatıldı. İçinde Türk kelimesi bulunuyor diye derneklerimiz kapatıldı, Batı Trakya’da Türk yokmuş, biz sadece Müslümanmışız gibi gerekçelerle. Bu konular Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) kadar götürüldü. Orada görülen davalar kazanıldı fakat Yunanistan hala bu konuda bir hassasiyet göstermiyor. Derneklerimiz yine faaliyet gösteriyor ama resmiyeti olmadan. Hemşerilerimizin gayretleriyle yine ayakta duruyorlar.”
Tüm üyeler koroda gönüllü olarak yer alıyor
Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliğinde asbaşkan ve genel sekreter olarak görev yapmış koronun kurucularından Emine Tahsin ise tüm üyelerin gönüllü olarak koroda yer aldığını, Türkiye ve Balkan ülkeleri başta birçok yerde konser verdiklerini söyledi.
Asıl mesleği mimarlık olan ve koroda kanun çalan İrfan Hüseyin de Türk müziği merakından dolayı gruba 50 yıl önce katıldığını vurgulayarak, “Kanun çalan bir lise öğretmenimiz vardı. O zamanlar kanunun sesi o kadar çok hoşuma gitmişti ki seneler sonra ben de bir kanun sahibi oldum. Eğitim almadan bu enstrümanı tek başıma çalmayı öğrendim.” diye konuştu.
Hüseyin, koronun çalışma yaptığı günü iple çektiğini sözlerine ekledi.a
AA
