Psikoloji Öğrencilerinin Sık Yaptığı Hatalar

Özellikle son yıllarda popülerliği artmış bir alan olarak, psikoloji bölümü çoğu gencin üniversite tercihleri arasında yer alabiliyor. Başta bazıları izledikleri dizilerden etkilenerek, kendi deneyimlerine çözüm bulmaya çalışarak veya bir yakınına yardım etmeyi düşünerek bu yolculuğa çıkmaya karar verebiliyor; fakat yıllar geçtikçe bunların aslında bu kadar kolay olmadığını görebiliyoruz. Bu süreç içerisinde, benim de daha önce yapmış olduğum ve bu sebepten diğer psikoloji öğrencilerinin de bu konularda uyarılması gerektiği birkaç yapılan hatayı ele almak istiyorum:

  1. Etiketlendirme: Bazen ilk öğrendiklerimizin heyecanı ile biri bize bir şey sorduğunda ”hmm, sende galiba obsesif kompulsif bozukluk var” gibi iç veya dış sesimizle böyle bir tanıyı karşı tarafa söylemiş olduğumuz olabiliyor. Fakat her durum ve olayın kişiye özel olduğunu ve bir tanı koymak için birçok etik kodların ve belirli prosedürlerin takip edilmesi gerektiğini unutmayalım. Tanı koyabilmek belirli bir süre, deneyim ve uzmanlık gerektirir. Bireylerin sağlığı söz konusu olduğundan, yanlış yönlendirmekten kaçınmalı.
  • Psikolojiyi klinik psikolojiden ibaret sanma: Her psikoloji mezunu eşittir terapist demek değildir. Psikoloji çok geniş bir alandır. Psikoloji mezunu olduktan sonra, birey isterse sosyal psikolog, deneysel psikolog, evrimsel psikolog, örgütsel psikolog vb. alanlarda uzman olabilir.
  • Bilimsel dayanağı olmayan, kişisel tavsiyeler verme: Çevrenize psikoloji okuduğunuzu söylediğinizde haliyle kişiler kendileri veya çocukları hakkında sizlere soru sorabilir. Böyle durumlarda bilimsel dayanağı olmayan tavsiyeler vermekten kaçınmalı ve ‘bilmiyorum’, ‘buna cevap vermem mesleki açıdan etik değil’, ‘bir uzmana görünmeniz daha sağlıklı olacaktır’ gibi geri bildirimlerde bulunabilmeyi öğrenmeli.
  • Mesleki kimliği ile kişisel kimliği arasında sınır koyamama: Bu her ne kadar bir hata olmaktan ziyade bir kişisel tercih olarak gibi görünse de, dışarıda arkadaş ve aile ortamında birey mesleki kimliğini geride bırakmalı, analiz, gözlem ve yorumlamaktan kaçınmalı; aksi takdirde bu hem çok yorucu olacak hem de kişi etik ihlali yapmış olacaktır.

Yapmamamız gereken şeylere değindiğimize göre, çok keyifli, okudukça daha çok heyecanlanacağınız psikoloji bölümünde hem yeni tercih yapan üniversitelilere hem de hala bu yolculukta olan meslektaşlarıma başarılar diliyorum.

Kendinize ve zihninize iyi bakın.

Read Previous

Kosova’da günlük vaka sayısındaki düşüş sürüyor

Read Next

Son 24 saatte 142 yeni vaka, 5 ölü