Üsküp Yunus Emre Enstitüsü ve Makedonya Müzesi ortaklığında başkent Üsküp’te “Makedonya’da Osmanlı Dönemi Şehir Kadın Kıyafetleri Sergisi” düzenlendi.
Seyyid EMİN, Hakan ALİ / TİMEBALKAN
Makedonya’da Osmanlı Dönemi Şehir Kadın Kıyafetleri Sergisi Yunus Emre Enstitüsü ve Makedonya Müzesi ortaklığında, bu akşam Makedonya Müzesi Sergi Salonu’nda açıldı. Serginin açılışına T.C. Üsküp Büyükelçiliği temsilcileri, Maarif Vakfı Makedonya ülke Müdürü Mustafa Dillioğlu, Anadolu Ajansı Arnavutça ve Makedonca editörü Adnan İdriz, Halkbank A.Ş. Üsküp Bilal Sucubaşı, Üsküp Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Şemsettin Şeker, Makedonya Müzesi Müdürü Gordan Nikolov STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Bu sergiyi, Makedonya halklarıyla bizim ortak geçmişimizi tekrar gözler önüne sermek, dünden bugüne bir köprü kurmak için gerçekleştiriyoruz
Sergi açılışında konuşan Üsküp Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Şemsettin Şeker, “Yunus Emre Entitüsü olarak faaliyet sahamızın önemli bir cephesini kültürel diplomasi oluşturuyor. Bir yandan Turk ilim, kültür ve bilim sahasının zenginliklerini faaliyette bulunduğumuz ülkede tanıtmaya çalışırken, diğer yandan ilgili ülkenin kültür sanat birikimini kendi ülke vatandaşlarımızın dikkatine taşıyoruz” dedi. Üsküp Yunus Emre Enstitüsü olarak bu faaliyetleri gerçekleştirmek için Makedonya kurumlarıyla işbirliği yaptıklarını ifade eden Şeker, “Makedonya ile tarihten gelen çok derin ve köklü ilişkilerimiz var. İki ülkenin ortak tarihi ve ortak değerleri var. Bu ortak değerleri mimaride, dilde, kültür ve sanatta ekonomik, insani ilişkilerde yakından müşahade ediyoruz. Bu ortak kültürel değerlerin yaşatılması ve geliştirilmesi fevkalede önemdedir. Bugün de bu anlayış içerisinde 1 ay süreyle açık kalacak bu sergiyi düzenledik. Giyim ve kuşam toplumların fikri ve ahlaki anlayışlarıyla inanç dünyalarının aynası hükmündedir. Kıyafetler üzerinden bir toplumun dününü bugününü hatta geleceğini görebiliriz. Bu manada kültürel değişimin en iyi giyim alanında görüldüğünü söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.
Henüz yeterli ilgi ve araştırmaya mazhar olmasa da Osmanlı asırlarında bu topraklardaki estetik algıyla dini ve toplumsal yapının belirlediği çok zengin bir kıyafet hazinesiyle karşılaşıldığını belirten YEE Üsküp Müdürü Dr. Şemsettin Şeker, “Bu sergi vesilesiyle Makedonya kamuoyuna sunduğumuz Osmanlı devri kadın kıyafetlerinin ortak kültür ortak tarihin bir yansıması hükmünde olduğunu belirtmek isterim. Bu etkinliği Makedonya halklarıyla bizim ortak geçmişimizi tekrar gözler önüne sermek, dünden bugüne bir köprü kurmak için gerçekleştirdiğimizi belirtmek isterim. Türk, Makedon, Arnavut, Boşnak, Sırp gibi farklı unsurların kiyafetler üzerinden nasıl bir ortak kültür havzasından beslendiğinin görebileceği serginin müşterek değerlerimizi yeniden hatırlatmasını ve özellikle de geçmişe dair önyargıları ortadan kaldırmasını ümit ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“Osmanlı geleneği, Makedonya gelenek ve kültüründe silinmez izler bırakmıştır”
Sergi açılışında bir konuşma gerçekleştiren Makedonya Müzesi Müdürü Gordan Nikolov, düzenlenen serginin Makedonya ve Türkiye arasındaki derin dostluk ve kardeşlik ilişkilerinin nişanesi olduğunu söyledi. Makedonya gelenek ve kültüründe silinmez izler bırakmış olan Osmanlı geleneğini tanıtma amaçlı düzenlenen sergide geçmişten günümüze dönemin ismiyle Ala Kapı olarak değerlendirilen Osmanlı İmparatorluğunun burada bırakmış oldu izleri tanıtmayı amaçladıklarını ifade eden Nikolov, “Bu topraklardaki moda veya giyimde özellikle şehir yaşamında Türkiye’nin Ala turka ismiyle isimlendirebileceğimiz geleneğin etkisi büyük olmuştur ve bu etki 19. yy ikinci yarısına kadar devam etmiştir. Akabinde ise özellikle batının etkisiyle “alafranga” akımının bu topraklarda etkili olduğu görülmüştür. İki tarz arasındaki dans olarak nitelendirebileceğimiz bu uyum ilk olarak doğu ve batının birbirini etkileşimi ile başlamış olup daha sonra batının üstünlüğüyle devam etmiştir. Bizler de bu sergiyle bu topraklarda bu dansın en güzel en nezih nişanelerini sizlerle paylaşmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.
Makedonya’da Osmanlı medeniyetinin kültürel zenginliğini yansıtacak sergi, 1 ay boyunca ziyarete açık olacak.
